Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, tarım ekonomisine ilişkin olarak, "Eskilerin güzel bir sözü var tarlada izi olmayanın harmanda gözü olmaz. Biz bugünden hazırlıklarımızı yapacağız. Toprak nazlıdır, ona hakettiği değeri vermezsek bize küser" dedi.
Erdoğan, Türkiye Ziraat Odaları Birliği tarafından Büyük Anadolu Otelde düzenlenen 26. Olağan Genel Kurulu Toplantısı'nda konuştu.
‘O’na hakettiği değeri vermezsek bize küser’
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
Türkiye'nin milletin oylarıyla işbaşına gelmiş cumhurbaşkanı olarak bu süreçte bir kenarda durmam beklenemez. Ülkemin geleceği ile ilgili görüşlerimi gerek toplu açılış vesilesiyle gerek katıldığm diğer programlarda düşüncelerimi, tekliflerimi paylaşıyorum. Herhangi bir siyasi parti için değil milletim için neyi hedefliyorsam onu söylüyorum. Aldığım sorumluluğu yerine getirmekle mükellefim, milletim bana bu sorumluluğu bunun için verdi. Yeni Türkiye için de yeni Anayasa'ya ve bununla birlikte başkanlık sistemine ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Kimse bu tekliflerimden rahatsız olmamalı, ben şahsım için değil ülkemin geleceği için istiyorum."
Hedefimiz 2023'te tarımsal milli gelirimizi 150 milyar dolara, ihracatımızı da 40 milyar dolara çıkarmaktır. Türkiye'nin gelecek planlamalarında çiftçilerin çok büyük yeri var. Bu hedeflere uygun bir çalışma temposu ortaya koymamız gerekiyor. Eskilerin güzel bir sözü var tarlada izi olmayanın harmanda gözü olmaz. Biz bugünden hazırlıklarımızı yapacağız. Toprak nazlıdır, ona hakettiği değeri vermezsek bize küser.
‘Tarımda Avrupa lideri olmak...’
Ülkemizde mazot desteğiyle birlikte 52 ayrı destek sağlandı. Ülkemizde 12 yılda üreticilerimize verilen nakit hibe desteği tam 70 milyar lira. Tarımsal üretimde Avrupa lideri böyle desteklerle olunuyor. Tarım arazilerinin toplulaştırılması başta olmak üzere çiftçimizin üretimini arttırmak için çok sayıda düzenleme yapıldı.
‘Tohum üretimine tank üretimi kadar önem veriyoruz’
Sulanabilir nitelikteki 85 milyon dönüm arazimizi ekonomimizin hizmetine sunmak istiyoruz. Aynı şekilde tohum meselesini milli bir dava haline getirdik. Yerli tohum üretimini çok önemli görüyoruz, tank üretimi kadar önemli görüyoruz. Bu çerçevede yapılan çalışmalar sonucu 776 bin ton tohum üretiyoruz. Kendi ihtiyaçlarımızın tamamını karşılamalı ve dünyanın en önemli üreticisi haline gelmeliyiz. Ziraat Bankası biz göreve geldiğimizde yüzde 59 faizle çiftçiye kredi veriyordu. Biz attığımız adımlarla bugün gelinen nokta yüzde %0-%8,5 arasındadır.
‘Yeni anayasa ülkemiz için zorunlu hale geldi’
Seçim sonuçları şimdiden tüm Türkiye için hayırlı olmasını diliyorum. Ben gittiğim programlarda düşüncelerimi milletimle paylaşıyorum. Önümüzdeki dönemin de Türkiye için önemli bir dönem olarak görüyorum. Yeni anayasa artık ülkemiz için zorunlu hale geldi. Parlamenter sistem artık miladını doldurmuş oldu.
‘Sistemimizi reforme etmemiz lazım’
Dünyanın ileri ülkeleri başkanlık sistemi ile yönetiliyor. Bizim sistemimizi reforme etmemiz lazım. Bu fikirler tartışılsın, birileri acaba başkanlık sistemine geçilirse biz iktidar yüzü görebilir miyiz düşüncesiyle başkanlık sistemi olmaz diyor. Bir köşesinden tutalım diyorlar. Sıkıntı bundan kaynaklanıyor. Başkanlık sistemi ve yeni anayasa teklifimi ben sizlerle de paylaşıyorum.
