Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, hâkim ve savcı adayları kura törenine katıldı. Dönem birinci ile tanışmak isteyen Erdoğan, "Dönem birincisi istediği yere gidecek dimi? Bunun bir ödülü olması lazım" diyerek Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'e seslendi. "Ne yazık ki efendim kuraya tabi.." yanıtını alan Erdoğan'ın, "Olmaz bu ya" tepkisi üzerine Bakan Gül, "Düzeltiyoruz efendim" dedi.
Erdoğan ile Bakan Gül arasındaki diyalog şöyle gerçekleşti:
Erdoğan: Dönem birincisiyle bir müşerref olalım. Tebrik ediyorum. Dönem birincisi istediği yere atanacak değil mi?
Bakan Gül: Ne yazık ki efendim kuraya tabi..
Erdoğan: Olmaz bu ya... Bunun bir ödülü olması lazım Abdulhamit Bey.
Bakan Gül: Düzeltiyoruz efendim.
Erdoğan: Eğer benim bir takdir yetkim varsa dönem birincisinin bir ödülü olması lazım.
Bakan Gül: Çalışalım efendim... Teşvik performansa göre çalışalım efendim.
"Sizlerden vicdanınızı ve imzanızı asla hiçbir kimsenin hiçbir gücün emrine vermemenizi istiyorum"
"İç dünyasına hakka, hakikata ve bütün bunlarla kuşatılmış adalet anlayışına sahip olmayanlar için kağıt üzerindeki yazıların anlamı yoktur. Vasat bir kanunda iyi hâkim ve savcılar adaleti tesis edebilir ama vicdanı olmayan hâkim ve savcıların elinde en mükemmel kanunlar bile birer zulüm aracına dönüşebilir" diyen Erdoğan, hâkim ve savcı adaylarına, "Sizlerden vicdanınızı ve imzanızı asla hiçbir kimsenin hiçbir gücün emrine vermemenizi istiyorum" diye seslendi.
"İçinizde çok para kazanmak isteyen şan, şöhret peşinde olan varsa yanlış mesleği seçti"
Erdoğan sözlerinin devamında, "İçinizde çok para kazanmak isteyen varsa yanlış mesleği seçtiğini bilmelidir. Gidip iş adamı, girişimci, profesyonel üst düzey yönetici olmalıydı. İçinizde şan, şöhret peşinde olan varsa o da yanlış mesleği seçtiğini bilmelidir. Gidip sanatçı, sporcu, siyasetçi herhangi bir alanın fenomeni olmalıydı. Hâkim ve cumhuriyet savcısı olarak size düzen görev, şahsınıza emanet edilen adalet kulesini sessiz sedasız bir şekilde, tıpkı merhum şehit Mehmet Selim Kiraz savcımız gibi gerektiğinde hayatınız pahasına korumaktır" diye konuştu.
Öte yandan Erdoğan, Yargı İnfaz Paketi'ni hatırlatarak Meclis'in yeni yasama dönemine işaret etti, "İnşallah yeni reform paketleriyle milletimizin huzurunda olacağız" ifadesini kullandı.
Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
Sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Mesleğe kabulleri yapılan 23. dönem hâkim ve savcı kura döneminin hayırlı olmasını diliyorum. Görev yapacağınız mahkeme salonları ve adalet saraylarında yazan 'Adalet mülkün temelidir' sözü daima sizlerin rehberi olmalıdır. İnsanlığın varoluş mücadelesinin en temek unsurunun adalet olduğuna; dünyanın adalet üzre ayakta kaldığına inanmayan hiç kimsenin bu mesleği hakkıyla yapması mümkün değildir. Hâkim ve savcı elbette anayasa, kanunlar ve diğer mevzuata göre görevini icra eder. Ama unutmayınız hâkim ve savcının asıl murakıbı kendi vicdanıdır. İç dünyasına hakka, hakikata ve bütün bunlarla kuşatılmış adalet anlayışına sahip olmayanlar için kağıt üzerindeki yazıların anlamı yoktur. Vasat bir kanunda iyi hâkim ve savcılar adaleti tesis edebilir ama vicdanı olmayan hâkim ve savcıların elinde en mükemmel kanunlar bile birer zulüm aracına dönüşebilir. Adaletle zulüm arasındaki ince çizgiye dair kadim inançların temel kaynakları yanında pek çok filazof ve devlet adamının ikazları görüşleri vardır. İnsanların adalete güvenmediği bir toplumda ne huzur ve emniyet iklimi korunabilir, ne de devlet düzeni sağlanabilir. Türkiye geçmişte çeşitli dönemlerde maalesef bu sıkıntıları yaşamıştır.
Kimi zaman darbe ve vesayet güçlerinin kimi zaman FETÖ gibi terör örgütlerini etkisi altına giren adalet sistemimiz milletimizin gözünde epeyce örselenmiştir. Milletimizin hafızasında ve kalbinde rahmetli Menderes'in ve arkadaşlarının idamı da 12 Eylül yargılanmaları da FETÖ ihanet çetesinin kumpasları da acı izler bırakmıştır. Bunun için sizlerden vicdanınızı ve imzanızı asla hiçbir kimsenin hiçbir gücün emrine vermemenizi istiyorum.
Böyle ilkeli davrandığınızda hayatın sizin için daha zor olacağından şüpheniz olmasın. Ama gece başınızı yastığa koyduğunuzda içinizde hissedeceğiniz huzurun bedeli bu sıkıntıların hiçbiriyle mukayese edilemez. Evlatlarınıza bırakacağınız en büyük miras tüm ömrünü adalete adamış onurlu, saygın, tertemiz bir isim olacaktır. İçinizde çok para kazanmak isteyen varsa yanlış mesleği seçtiğini bilmelidir. Gidip iş adamı, girişimci, profesyonel üst düzey yönetici olmalıydı. İçinizde şan, şöhret peşinde olan varsa o da yanlış mesleği seçtiğini bilmelidir. Gidip sanatçı, sporcu, siyasetçi herhangi bir alanın fenomeni olmalıydı. Hâkim ve cumhuriyet savcısı olarak size düzen görev, şahsınıza emanet edilen adalet kulesini sessiz sedasız bir şekilde, tıpkı merhum şehit Mehmet Selim Kiraz savcımız gibi gerektiğinde hayatınız pahasına korumaktır. Görevinizi hakkıyla yerine getirdiğinizde sadece iyi bir hakim ve savcı olarak anılacaksınız. buna karşılık Hz. Mevlana'nın tarifiyle üzerinize düşenleri yapmadığınızda zalim sıfatıyla yaftalanacaksınız. Her birbirinizin bu mesleği seçerken üstleneceğiniz ağır yükün bilince olduğunu biliyorum. Bugün burada yaptığım hatırlatmaların sebebi fiilen mesleğe başlama aşamasında olan sizlere itimatımı sizlerden olan beklentimi ifade etmektir.
Fırat'ın kıyısında gezen kuzuların sorumluluğunu üzerinde hisseden yöneticilere ve bunun hakkıyla yapılıp yapılmadığını gözetecek adalet sistemine sahip olduğumuz sürece geleceğimize hep güvenle bakabiliriz.
Bu ülkenin cumhurbaşkanı olarak Anayasa'ya, kanunlara ve en önemli vicdanınıza göre attığınız her adımda yanınızda olacağımızdan şüpheniz olmasın. Rabbim sizleri de bizleri de utandırmasın:
Kamuoyuna açıkladığımız yargı reformu stratejisi çerçevesinde ülkemizdeki mevzuat ve uygulama standartlarını da yükseltmenin gayreti içerisindeyiz. İlk iki reform paketi yürürlüğe girdi. İnşallah Meclis'in yeni yasama döneminde yeni reform paketleriyle milletimizin huzurunda olacağız.