Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılan "Gençlik Buluşması" programında konuştu.
Erdoğan, konuşmasında, "Son yıllarda ekonomi ve sosyal yapımızı tahrip üzerinden yürütülen kampanyaları akamete uğratacağız. Milletimizin her ferdinin, bilhassa gençlerimizin dirayeti ve kararlılığıyla Türkiye’yi yaşanmaz hale getirmeye niyetlenenlerin foyalarını ortaya dökeceğiz" ifadesini kullandı.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
"Edirne'den Şemdinli'ye, Mersin'den Rize'ye, kuzeyinden güneyine, doğusundan batısına ülkemizin her köşesini temsil eden gençlerimizle bugün buradayız.
Burada Türkiye'nin her ilinde her ilçesinde temsilciliği olan gençlik hareketi temsilciliğinden söz ediyoruz. Sizler teşkilatlanma yaygınlığı ile dünyanın en güçlü gençlik teşkilatının mensuplarısınız. Rabbime bana sizler gibi dava arkadaşları verdiği için hamd ediyorum.
Ziyaret ettiğimiz tüm illerimizde gençlerimiz ile bir araya gelmeye önem veriyoruz. Gençlere arka bahçemiz olarak bakmadık, tam tersi emaneti teslim edeceğimiz arkadaşlarımız olarak gördük.
Gençlerimizi küresel bataklığa çekmeye çalışanların oyunlarını bozduk. Saatlerce sohbet ettiğimiz ortamlarda kendimizi yabancı hissetmedik. 1 saatlik programda 3 saatte zor ayrıldığımızı hatırlıyorum. Gençlerimize tepeden bakarak faşist dayatmalara, genel başkanlara şahit olduk. Biz gençlere böyle bir yaklaşım sergilemedik. Hiçbir zaman gençlere tıpış tıpış gidip şunu yapacaksınız demedik. Hayatın her alanında gençlere alan açmanın, ülkenin milletin hayrına olmalarının gayreti içinde olduk ve bunun için eğitimi en başa aldık.
Biz artık sizin zamanınızın misafirleriyiz. Vakti geldiğinde siyasette de yönetimde de ülkeye hizmet etme sorumluluğunu sizlere bırakarak kendi köşemize çekileceğiz, torunlarımızı seveceğiz. Kendinizi her alanda en iyi şekilde yetiştirerek bu kutlu emaneti teslim alarak daha ileriye taşıyacaksınız. Gençlerimizi siyasetin nesnesi değil, öznesi yapma sözümüzü yerine getirdiğimize inanıyorum.
"Türkiye'nin son iki asrı sürekli bir kavga, kayıp ve bedel ödemeyle geçmiştir"
Milletimizi başka türlü alt edemeyeceğini görenlerin uzun zamandır değerlerimize saldırması bu yüzdendir. Açık konuşmak gerekirse Türkiye'nin son iki asrı sürekli bir kavga, kayıp ve bedel ödemeyle geçmiştir. Çanakkale'den Milli Mücadele'ye kadar her cephede canını dişine takan milletimiz bedellerin en büyüğünü ödemiştir. Bugün olduğu gibi o günün mandacıları da boş durmuyordu. Mandacılara rağmen Milli Mücadele zafere ulaşmıştır.
Terör örgütlerinin sayısız oyununu bozduk. Ekonomi oyununu da bozacağız. Son yıllarda ekonomi ve sosyal yapımızı tahrip üzerinden yürütülen kampanyaları akamete uğratacağız. Sahip olduğumuz değerlere sahip çıkacağız. Bu konuda en büyük gücümüz milletimizden aldığımız destektir. Birileri milletimizin umudunu kırmaya çalışmak için yalan iftira çarkını sürdürmeyi sürdürüyor olsa da bu asla sizi rehavete sürüklemesin. Türkiye'yi yaşanmaz bulanlar Türkiye'yi yaşanmaz kılanlardır."
"Her fırsatta bize saldırarak kendi iç işlerindeki kavgayı gizlemeye çalışıyorlar"
Seçim öncesi mandacı zihniyetin aynı heveslerine bir kez daha şahit olduk. Yüzde 52'lik zaferi bile gölgelemekten geri durmuyorlar.
Utanmadan sıkılmadan yüzde 52'lik oranı bile, 'yüzde 52 ile kazanmak kazanmak değildir' diyecek kadar bunlar arsız. Her fırsatta bize saldırarak kendi iç işlerindeki kavgayı gizlemeye çalışıyorlar. Bu çapsızların sözlerinin de bir hükmü kalmadığı için biz kendi işimize bakıyoruz. Bu salonda biz beraberiz, 6'lı masanın altından tekme oyunları yapmıyoruz. Biz beraberiz, kardeşiz, Türkiye'yiz ve geleceğe yürüyoruz.
"Gençlerin de bir numaralı partisi biziz"
Şimdi önümüzde yeni bir mücadele var. Türkiye'de her kesim gibi gençlerin de bir numaralı partisi biziz. Gençlerin teveccühü olmasaydı Cumhur İttifakı ve şahsımız olarak seçimlerde o muhteşem zaferi kazanabilir miydik? Gençlerimizin kararı belli.
Sizlerden şimdiden mahalli seçimler için hazırlanmaya başlamanızı istiyorum. AK Parti'nin gerçek belediyecilik vizyonunu anlatın. Gençlerimizle bir araya gelmeyi sürdüreceğiz. Şimdi Kızılcahamam'da kampa gireceksiniz. İşaret fişeğini ateşlemiş olacaksınız. Rabbim yolunuzu bahtınızı açık etsin."
