Gündem

Erdoğan erken seçime kapıyı kapattı mı: Anayasa değişikliği 2019 Kasım seçimlerinde yürürlüğe girecek

"Erken seçimle ilgili konuşmak istemiyorum, yarın görüşeceğiz"

17 Nisan 2018 14:43

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin erken seçim çağrısının ardından açıklamalarda bulundu. Konuşması boyunca Bahçeli'nin erken seçim çağrısına değinmeyen Erdoğan, 'cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi'nin 3 Kasım 2019'da yapılacak seçimlerin ardından yürürlüğe gireceğini vurguladı. 

16 Nisan 2017'de yapılan halk oylamasında yüzde 51.4 "evet" oyuyla kabul edildiği açıklanan anayasa değişikliğinin 17'nci maddesinde cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçiminin 3 Kasım 2019'da yapılacağı belirtiliyor ancak parlamentonun erken seçim kararına da "Meclisin seçim kararı alması halinde, 27’nci Yasama Dönemi milletvekili genel seçimi ve Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır" hükmüyle açık kapı bırakıyor. Erdoğan'ın buna rağmen seçimlerin Kasım 2019'da yapılacağını vurgulaması, "Şu an için erken seçim kararı vermediği" yorumlarını da gündeme getirdi. 

Anayasa değişikliğinin 17'nci maddesi şöyle:

A) Türkiye Büyük Millet Meclisinin 27’nci Yasama Dönemi milletvekili genel seçimi ve Cumhurbaşkanlığı seçimi 3/11/2019 tarihinde birlikte yapılır. Seçimin yapılacağı tarihe kadar Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri ve Cumhurbaşkanının görevi devam eder. Meclisin seçim kararı alması halinde, 27’nci Yasama Dönemi milletvekili genel seçimi ve Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır.

 

Grup toplantı girişinde kısa bir açıklama yapan Erdoğan, 26 Ağustos için erken seçim çağrısı yapan MHP lideri Devlet Bahçeli ile yarın bir görüşme yapacağını söyleyerek, "Erken seçimle ilgili konuşmak istemiyorum, yarın görüşeceğiz" dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 3 Kasım 2019'da yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinin bu yıl içinde gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi. Daha önce parti olarak Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ı destekleyeceklerini açıklayan Bahçeli, seçimlerin Malazgirt Meydan Muharebesi'nin yıl dönümü olan 26 Ağustos 2018'de yapılmasını önerdi. 

Erdoğan konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

"Gerçekten ama gerçekten zorlanıyoruz"

Bu örgütün ayıklanmasında gerçekten ama gerçekten zorlanıyoruz. FETÖ'cülerin sürekli işleri tersine çevirmenin peşinde olduklarının farkındayız. Sürekli iftiralarla insanların hayatlarını karartmak için fırsat kolluyorlar. Adil Öksüz haininin nasıl serbest bırakıldığını, kimin parmaklarınınn olduğunu unutmuş değiliz. Teröristle hareket edenlerin bizim nazarımızda teröristten farkı yoktur. Yanlışa düşen olursa hiç kusura bakmasınlar, vakti saati geldiğinde kendilerini mahkemelere hesap verirken bulacaklar. FETÖ'nün yurtiçi ve yurtdışındaki kritik adamlarını adalete veriyoruz.


Afrin Harekatı'nda son sayıyı açıklayan Erdoğan, " Afrin'de etkisiz hale getirilen terörist sayısı 4 bin 205'e ulaşmıştır" diye konuştu.


"Pensilvanya'daki terörist başının sonu da farklı olmayacak"

Pensilvanya'ya kaçarak kurtulduğunu sanan terörist başının sonu da farklı olmayacaktır. Er ya da geç onu da alacağız. Bu millete ihanet eden herkes hakettiği cezaya maruz kalacaktır.

Birileri petrol için, maden için, sırf çıkarları için, yardım kavramının da içini boşaltabilir. Biz bunu yapmayacağız. Bir kısmı küresel düzeyde operasyon yürütme kabiliyetindeki kuruluşlarımızla mazlumların elinden tutmaya devam edeceğiz.

"İç içe büyüdük, aynı camilerde saf tuttuk"

Benim doğup büyüdüğüm Kasımpaşa'da da Roman kardeşlerimiz vardır. İç içe büyüdük, aynı camilerde saf tuttuk. Biz insanları hiçbir zaman kökenlerine, dillerine, renklerine göre tasvip edenlerden olmadık. Biz yaradılanı yaradandan ötürü sevdik. Fransa, AB'nin de tam aksine, Romanları derdest etti. AB üyesisin. AB bunun hesabını sordu mu, hayır. Biz rabbimizin yarattığı herkese kalbimiz açtık ve açmaya da devam edeceğiz. 

Kongreler konusunda asla taviz veremeyiz, rehavet hiç mi hiç olmamalı. İstanbul'da iki önemli ulusal kongreye katıldım. Yüzü aşkın ülkeden gelen misafirlerle bir arada dolduk. Türkiye ekonomisinin geldiği noktayı hatırlattık. CHP'den biri çıkıyor, 'Türkiye'ye gelmeyin.' diyor. Tam aksine onlar 'gelmeyin' dedikçe küresel girişimciler dünyanın her yerinden Türkiye'ye gelerek yatırım adımı atıyorlar. Tüm yatırımcı ve girişimcileri ülkemize davet ettik.

16 Nisan'daki Anayasa değişikliği inşallah 2019 Kasım seçimlerinde tamamıyla devreye girecek. 
Bizim bu konudaki görüşlerimiz, niyetimiz, tutumumuz bellidir. Ancak yönetim sistemi değişikliği gibi çok önemli bir kararın tek bir partinin kararı olarak hayata geçmesi mümkün değildir. Milletimizin 15 Temmuz'da sokakta yaptığı ittifakı MHP ve bize destek veren diğer partilerle siyaset sahasında hayata geçirerek bu önemli adımı attık.

Tabii ki AK Parti olarak MHP'yle birlikte 7 Ağustos sürecine sadık kaldık. Ama sözde ana muhalefet oraya daveti kabul etmeyip son anda geldi. Ve oradaki konuşmayı da fırsat bilip, o konuşmadan sonra da hemen aleyhte konuşmalara başladı. Çünkü akşam başka, sabah başka. Fakat bu süreç MHP'yle AK Parti'yi cumhurun ittifakına taşıdı. Şimdi inşallah yeni bir dönem başlayacak. Milletimizin gönlüyle yaptığı bizim de halk oylamasıyla teşmil ettiğimiz bu ittifakı da inşallah 2019'daki cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimine taşıyoruz.

"İsmini vermeyeceğim, orada bir üniversite var"

Bugün 25. vefat yıldönümü olan 8. Cumhurbaşkanımız siyaset ve millet adamı Turgut Özal'ı rahmetle yad ediyor, mekanı cennet olsun diyorum. Gelin, sayın Özal'ın ruhuna birer Fatiha okuyalım. İsmini vermeyeceğim oradaki üniversitenin öğrenci sayısı fazla, onu ikiye böleceğiz ve Turgut Özal Üniversitesi'ni kuracağız.

"Sen teröristin parkasını giyersin"

Ana muhalefet olmakla yeminli muharız olmayı tercih eden bu zatla ülkemizin bağı giderek zayıflamaktadır. Milletimiz ülkenin ana muhalefet partisinin bakışını tarihe not düşmüştür. Terör örgütünün yandaşı partinin eski genel başkanını partililerden daha çok CHP'liler ziyaret etmiştir. Allah aşkına bu neyin aşkıdır. Biz bu yüzden ana muhalefet partisi, anahıyanet partisi oldu diyoruz. Terörist sevicilikten başka birşeyi olmayan partinin sabık eski genel başkanına gösterilen bu hassasiyetle CHP'nin gideceği yer ancak Kandil olur. O Kandil'i de yakında başlarına teröristlerin yıkmaya gideceğiz. Cudi'de, Tendürek'te ne yaptıysak aynısını yapacağız. Afrin'e girmeyin çağrısı yapmıştı. Kahraman Mehmetçik ve ÖSO oraya girdi. Ne oldu Bay Kemal? Teröristler kuyruklarını kıstırıp kaçmıştı.

Millet kendisini rezil rüsva etmiş olacak ki, kalktı Hatay'a gitti. Bizim ziyarette giydiği kamuflaja hayran kaldı herhalde, laf attı. Kendisine postal ve parka gönderme teklifinde bulundum .Öğrenciliğimden beri postal ve parka giyiyorum dedi. Nihayet kabul etti. Siz teröristin parkası ve postalını giyersiniz. Biz Mehmetçik'in kamuflajı ve postalını giyeriz, aramızdaki fark bu.

"CHP binde 3'e talipse diyecek bir şey yok"

Bu partinin İstanbul il yöneticisi ve bazı yöneticilerinin BTÖ borazanlığı yapıyor. Ülkede ne kadar FETÖ, PKK, DHKP-C'li varsa CHP'nin eylemlerine katılıyor. CHP'nin böyle marjinalize edilmesine yüreğimiz el vermiyor. Bizim için muhalefet de iktidar kadar güçlü olmalıdır. Binde 3'lük partilerin ağzıyla siyaset yapılmaz. İktidar olmak için en az yüzde 50'ye talip olmalısınız. CHP binde 3'e talipse diyecek yok. Ülkede iktidar değişimi ile ilgili bir değişim beklentisi yoktur ancak ana muhalefetle ilgili beklenti var.


Erdoğan grup toplantısı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, "Şu anda söyleyecek bir şeyim yok, söyleyeceklerimi grup konuşmamda söyledim" dedi.