T24 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İsmail Eren Spor Tesisleri'nde düzenlenen AK Parti Bitlis İl Gençlik Kolları Kongresi'nde yaptığı konuşmada, KCK operasyonlarının hükümetin değil yargının bir kararı olduğunu ve KCK'nın masum olmadığını dile getirdi. Erdoğan, "Birileri gençlerin eline taş tutuştururken, Molotofkokteyli verirken, biz gençlerin eline kalem kağıt veriyor, bilgisayar veriyor, gençleri en iyi şekilde eğitmenin mücadelesini yürütüyoruz" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na da seslenen Erdoğan, ''Dersim Katliamıyla ilgili ne zaman konuşaksınız, tarihinizle ne zaman yüzleşeceksiniz'' diye sordu. Başbakan Erdoğan CHP'nin Abdülmecid'i ucuz bir polemik haline getirdiğini de dile getirerek, '' CHP, tenezzül edip Abdülmecit dönemine bir baksa, aslında orada kendi tarihini de görecek'' dedi.
Erdoğan, ''Bir tarafta gençlere dağı gösterenler var. Bir tarafta eşkıyalığı övenler, eşkıyalığı teşvik edenler var. Bir tarafta gençlere sokağı gösteren, gençleri silahlandıran, gençleri ölüme sevk edenler var. Diğer tarafta ise yaşatmaya çalışan bir AK Parti var. Bir tarafta, gençler ölmesin öldürmesin, anneler gözyaşı dökmesin diye adeta çırpınan, elini, bedenini, yüreğini ortaya koyan bir AK Parti, diğer tarafta ise terörle arasına mesafe koyamayan, terörün vesayetinde, terörün emrinde ve gölgesinde siyaset yapmaya çalışan korkaklar var'' diye konuştu.
'Benim için öldürme demelisiniz'
''Masum sivilleri öldürmek, askere polise kurşun sıkmak, katillerin, canilerin, en önemlisi de korkakların işidir. Yaşatmak ise kahramanların işidir. Öldürmek değil, yaşatmak bir marifettir. Yıkmak, yakmak, kalp kırmak, ocakları söndürmek alçakların; yapmak, inşa etmek, kalpler, gönüller kazanmak ise cesurların işidir. Şunu hiçbir zaman unutmayın: Korkaklar, tarih boyunca hiç bir zaman zafer anıtı dikememiştir. Tarih, zalimleri değil, kahramanları, cesurları hatırlar ve hayırla yad eder. Bitlis’in gençlerinden tüm gençlerden, artık öldürenlerle, sahte kahramanlarla gerçek kahramanları ayırt etmelerini istiyorum. Yeter artık demelerini, “Benim adıma öldürme artık” demelerini bekliyorum. Sizden tüm gençlere, saygıyla, sabırla, tatlı dille yaklaşmanızı istiyorum. ''
'Kürtler Zerdüşt değil, İslamdır'
Erdoğan, ''Bu milletin üzerinde ne oyunlar oynamışlar, ne tezgahlar kurmuşlar görüyor musunuz? Niye? Bölmek için. Adam ne diyor? 'Kürtlerin dini, zerdüştlüktür' diyor. Nerede? Apo'nun kitabında, açık net'' dedi. Başbakan, "Birilerinin dediği gibi Kürtler Zerdüşt değildir, İslamdır" dedi.
'KCK operasyonları hükümetin değil yargının kararı'
Erdoğan, ''KCK operasyonu, diğer operasyonlar hükümetin değil, yargının kararını verdiği operasyonlardır. Bu operasyonlarda tutuklananlar, hükümetin tutukladığı değil, yargının delillere, bilgilere belgelere göre tutukladığı kişilerdir. Hiçbir tutuklama keyfi değildir, delilsiz değildir, mesnetsiz değildir. KCK'yı masum bir sivil toplum örgütü, sivil oluşum gibi görenler ortaya çıkan delillere lütfen göz atsınlar, ne kadar yanıldıklarını görsünler'' dedi.
'CHP tarihine baksa Abdülmecid'i de görür'
Bugün, Sultan Abdülmecit'i ucuz bir polemik konusu haline getirmek isteyen CHP, tenezzül edip Abdülmecit dönemine bir baksa, aslında orada kendi tarihini de görecek. Ama bunların tarih anlayışı maalesef reddi miras anlayışı üzerine kuruludur. CHP, Gazi Mustafa Kemal'in, Milli Şefleri İsmet İnönü'nün, birer Osmanlı subayı olduklarını da görmüyor, bilmiyor. İşte onun için onları bile anlamakta güçlük çekiyor. CHP'ye, eğer parti içi muhalefetten fırsat bulurlarsa bolca tarih kitabı okumalarını şiddetle tavsiye ediyorum. Açsınlar Anadolu tarihini okusunlar, Selçukluları öğrensinler, Osmanlı'yı öğrensinler. Eğer tarih okurlarsa belki bu milletin ruh kökünü, bu milleti var eden dinamikleri daha iyi görürler.
Buradan CHP'ye aynı şekilde kendi tarihiyle de artık yüzleşmesini tavsiye ediyorum. Bundan daha iyi bir fırsat olabilir mi? CHP'nin Genel Başkanı, Tuncelili yani Dersimli. CHP, Dersim katliamıyla bu dönemde yüzleşmeyecek de ne zaman yüzleşecek? CHP'nin Genel Başkanı, Dersim katliamıyla ilgili bu dönemde konuşmayacak da Allah aşkına ne zaman konuşacak? Ama o ne yapıyor? Önce Dersim'de 'analar tabii ki ağlayacaktı' diyen arkadaşına, 'gereğini yapsın' dedi. Sonra ne oldu? Çark etti, arkadaşına sahip çıktı. Zaten millet de boşu boşuna sıfatına çark ilave etmedi. İşte şu anda da Dersim katliamını sorgulayan Tunceli milletvekilini linç etme girişimine tepkisiz kalıyor. CHP'nin, sadece Dersim katliamıyla değil Milli Şef dönemiyle ilgili de hesaplaşması gerekir.''