Gündem

Erdoğan, balkondan 'bölgesel güç' olacağını ilan etti

Erdoğan, Türkiye'nin 'model ülke' olacağını vurgulayarak, dış politikada daha etkin bir yol izleyeceği mesajını verdi.

13 Haziran 2011 03:00

T24- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AKP'nin üçüncü defa tek parti iktidarı olmasının  ardından Türkiye'nin önümüzdeki dönemde, "bölgesel güç" ve "model ülke" olacağını vurgulayarak, dış politikada  daha etkin bir yol izleyeceği mesajını verdi.

Seçimi kazanmasının ardından dün akşam AKP Genel Merkezi'nin balkonundan yaptığı konuşmasının başında Türk  halkına seslendikten sonra Erdoğan, "Gözlerini Türkiye'ye çevirmiş, Türkiye'den gelecek haberleri büyük bir  heyecanla takip eden, Bağdat, Şam, Beyrut, Amman, Kahire, Tunus, Saraybosna, Üsküp, Bakü, Lefkoşa ve diğer tüm  dost ve kardeş ülke başkentlerini, dost ve kardeş halkları da buradan muhabbetle selamlıyorum" dedi.
  
Ortadoğu Teknik Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Hüseyin Bağcı, Erdoğan'ın bölge  halklarına da seslenen konuşmasını "Türkiye'nin son dönemde edindiği özgüvenin bir yansıması" olarak  nitelendirerek, "Burada verilen mesaj biz Türkiye olarak güçlendik, artık daha fazla sesimizi duyuruyoruz  mesajıydı" dedi.

"Diğer mesajı da Avrupa Birliği'ne, ABD'ye ve Rusya'ya verdi. Bunu verirken de şunu söyledi: Ben artık eski  Türkiye değilim, ben artık önemli bir küresel oyuncuyum. Bundan sonraki politikalarınızda benimle konuşurken bütün  bu saydığım ülkelerdeki insanların da bize baktığını görerek bizimle politika yapın mesajıdır. Yani bir nevi etki ve güç  gösterimidir. Ben güçlendim, güçlüyüm; bundan sonra beni siyasal hesaplamalarınızda daha fazla dikkate alın  mesajıdır."

Erdoğan'ın konuşmasındaki dış politika vurgusunun AKP'nin bugüne kadar izlediği politikalarla doğrudan  bağlantılı olduğunu belirten Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Soli Özel, "İçeride  ne kadar güçlü olurlarsa, dışarıda da o kadar güçlü olacaklarının mesajını sık sık verdiler. Ben onun bir devamı  olarak görüyorum başbakanın konuşmadaki vurgusunu. AKP iç politikada yapmak istediği şeyler için dış politikayı  pek çok zaman ön plana çıkardı" dedi.

Dünkü parlamento seçimlerinin resmi olmayan sonuçlarına göre AKP yüzde 50, CHP yüzde 25.9, MHP yüzde 13 ve  bağımsız adaylar yüzde 6.6 oranında oy aldı. Bu oy dağılımına göre AKP'nin milletvekili sayısı 326, CHP'nin 135,  MHP'nin 53 ve bağımsızların milletvekili sayısı 36 oldu.

Erdoğan, bu seçim sonuçları ile sadece Türkiye'nin kazanmadığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bugün, küresel ölçekte, mazlumların, mağdurların umudu kazanmıştır. İstanbul kadar Saraybosna kazanmıştır;  İzmir kadar Beyrut kazanmıştır; Ankara kadar Şam kazanmıştır; Diyarbakır kadar Ramallah, Nablus, Cenin, Batı  Şeria, Kudüs, Gazze kazanmıştır. Bugün Türkiye kadar Ortadoğu, Kafkasya, Balkanlar, Avrupa kazanmıştır. Bugün,  demokrasi kadar, özgürlük kadar, barış, adalet, istikrar kazanmıştır."

 Erdoğan'ın konuşmasında bu başkentleri ve kentleri saymasının bir tesadüf olmadığını belirten Özel, "Bu  doğrudan doğruya 'Türkiye bir bölgesel güçtür, bu bölgeden biz sorumluyuz' mesajıdır. Bu herkes tarafından da  böyle biline mesajı vermiş olduğunu düşünüyorum" dedi.

Erdoğan'ın yüzde 49.9 oranında destekle seçilmesinin ardından yaptığı ilk konuşmada özellikle Ortadoğu ve  Balkanlara yönelik mesajlar vermesini de değerlendiren Bağcı, "Başta Arap Baharı olmak üzere, bütün bu sözü geçen  ülkelerde demokratikleşme ve reform çabalarının Türkiye örneğinde olduğu gibi devam edeceği mesajını, yani bu  ülkelerin Türkiye'yi örnek aldığı mesajını verdi, ki bu doğru. Bu ülkeler Türkiye'ye bakıyorlar ve Türkiye'deki  siyasal istikrarın devam etmesi bu ülkeler ve bu bölgeler için çok önemli" dedi.

Erdoğan'ın üçüncü dönem için ve büyük bir destekle seçilmesinin dış politikaya etkilerini değerlendiren Özel de  "Türk seçmeninin tercihi Türkiye'nin bölgedeki gücünü çok da artıracak ya da bugüne kadar yapamadığını  yaptıracak bir şey değil, ama Türk başbakanının eşine ender rastlanan bir destekle seçilmiş olmasının, gücü  konusunda muhataplarına verdiği bir mesaj vardır. Dolayısıyla öngörülebilir bir gelecekte muhatap kendisidir. Ama  onun ötesinde AKP'nin yüzde 50 ile üçüncü kez seçilmesi Şam'daki Beşar Esad rejimini bugüne kadar izlediği feci  politikadan uzaklaştıracak anlamına gelmiyor" dedi.