Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "2023’e giden süreçte CHP tıpkı 27 Mayıs darbesi öncesi gibi Türk siyasetini zehirlemekte, kirletmektedir" düşüncesini dile getirdi.
Erdoğan, partisinin Sakarya Genişletilmiş İl Danışma Toplantısı’nda konuştu.
Erdoğan’ın konuşmasından başlıklar şöyle:
"Şu karşımdaki topluluğa teşkilat denir. Zira, 3 gün içerisinde bu teşkilatımızı başta genel başkan yardımcımız Ali İhsan Bey olmak üzere, il teşkilatımızda bir araya gelerek, belediye başkanımız hep birlikte seferber oldular ve süratle gerek Arifiye organizasyonunu, gerek toplu açılışları, gerekse şu anda yaptığımız toplantıyı gerçekleştirdiler.
Bu teşkilat Allah’ın izniyle Sakarya’da çok şeyleri başarılı kılacaktır. Zira kuruluşundan bugüne kadar Sakarya teşkilatımızın farklı kademelerinde görev almış, bu davaya gönül vermiş, hizmet etmiş tüm kardeşlerime gayretleri, emekli, sadakatleri için teşekkür ediyorum.
AK Parti çatısı altında son 20 yıldır yürüttüğümüz büyük ve güçlü Türkiye mücadelemizde halen aramızda bulunanlar olduğu gibi maalesef nice kardeşimize de kaybettik. Bu dünya yolculuğunu tamamlayan tüm dava arkadaşlarıma Allah’tan rahmet diliyorum.
Emanetlerini namusumuz bilip AK Parti sancağını daha da yüceltmeye, davamıza, ülkemize, şehrimize aşkla hizmet etmeye devam edeceğiz.
İşte bugün Sakarya’da hepsi birbirinden önemli eser, proje ve hizmetlerin toplu açılışını gerçekleştirdik. Muhalefet milletin karşısına icraat diye temel atmama törenleriyle, musluk açılışlarıyla çıkarken, biz toplam bedeli 2 milyar 600 milyon lirayı bulan eğitimden, spora, ulaşımdan, sağlığa pek çok yatırımı Sakarya’ya sunduk. Açılışını yaptığımız eser ve hizmetlerin bir kez daha şehrimize ve siz Sakaryalı kardeşlerime hayırlı olmasını temenni ediyorum. Bu eserlerin Sakarya’ya kazandırılmasında emeği geçen tüm kurum ve kuruluşlarımızı kutluyor, gayretlerinin artarak devam etmesini diliyorum.
İhale, inşa ve yapım aşamasındaki diğer projelerimizi de yakın takibimizde tutarak inşallah en kısa sürede devreye alınmalarını sağlayacağız. Karşımda teşkilat dedim, teşkilatsız başarı olmaz. Teşkilat varsa başarı vardır, kazanmak vardır, zafer vardır.
İşte ben de şu anda karşımda ana kademesiyle, kadın kollarıyla, gençlik kollarıyla bir teşkilat görüyorum. Bizim siyasetimiz hep söylediğim gibi eser ve hizmet siyasetidir. Biz siyasette başkaları gibi makam ve mevki elde etmek için değil millete ve memlekete hizmet etmek için bulunuyoruz. Biz bu millete efendi olmaya değil hizmetkâr olmaya geldik.
Bu iddiamızı da sadece lafta bırakmıyor, icraatlarımızla, eserlerimizler, vizyon projelerimizle ispat ediyoruz. Bugün elini vicdanına koyan herkes eski Türkiye ile yeni Türkiye’nin arasındaki farkı görüyor, kabul ediyor. Bir yandan şehirlerimizi güzelleştirirken çok büyük yol projelerini, enerji projelerini, konut projelerini devreye alıyoruz. Bir yandan maruz kaldığımız onca saldırıda ekonomideki istikrarı korurken diğer taraftan da ihracatta, üretimde, sanayide rekorlar kırıyoruz. Bugün açıklanan haziran ayı ihracat rakamları Türkiye’nin üretim kapasitesini ve özel sektörün dinamizmini bir kez daha ortaya koymuştur. Haziran ayı ihracatımız geçen yılın aynı ayına göre yüzde 47 artışla 19,8 milyar dolara yükseldi. Bay Kemal, sen vergi memuruydun değil mi? Hesaptan anlıyorsan bak ben sana resmi rakamları veriyorum. Yanında hesaptan anlayanlar da var, onlarla da bir görüşüver.
İhracat rakamları
6 aylık ihracatımız ise geçen yıla oranla yüzde 40 artarak 105 milyar doları buldu. 12 aylık ihracat değerimizde de 199 milyar 567 milyon dolar gibi rekor bir seviyeyi yakaladık. Bu altı ayın rakamıdır. Bu gidişle yıl sonuna biz rekoru kıracağız. Böylece aylık, çeyreklik ve 6 aylık bazda cumhuriyet tarihinin en yüksek ihracat rakamlarına ulaştık. Buradan bir kez daha çalışarak, üreterek, ihraç ederek, Türkiye’nin gücüne güç katan firmalara ve ihracatçılara teşekkür ediyorum. Önümüzdeki 6 ay da bu ivmeyi daha da arttırarak 2021 senesini özellikle dış ticarette ülkemiz için bi rekorlar yılı haline dönüştüreceğiz.
Her bir vilayetimizde hizmetlerimiz kat kat artarken küresel ölçekte de güçlü, itibarlı, sözünün ağırlığı olan ülke konumumuzu perçinliyoruz. Ülkemizi ve iktidarımızı hedef alan sayısız iç ve dış operasyona, gizli açık vesayet girişimine rağmen hamdolsun milletin emanete halel getirmedik, ileri demokrasi ve kalkınma hedefimizde asla vazgeçmedik. Sadece son 1,5 yıldır devam eden Koronavirüs sürecinde yaşananlar dahi ülkemizin 2002’den beri kat ettiği mesafeyi göstermesi açısında yeterlidir.
"Türkiye son bir asrın en büyük sağlık krizi diye nitelenen bu salgını hamdolsun dünyada en başaralı şekilde yöneten ülkelerden biri olmuştur"
Türkiye son bir asrın en büyük sağlık krizi diye nitelenen bu salgını hamdolsun dünyada en başaralı şekilde yöneten ülkelerden biri olmuştur. Sağlık hizmetlerinden tedarik zincirine, kamu düzeninden sosyal destek programlarına, üretimden, eğitime kadar hiçbir alanda, boşluk ya da kaos oluşmasına izin müsaade etmedik.
İlacından, testine, ambulansından, diğer tedavi araçlarına her türlü hizmeti vatandaşlarımıza ücretsiz bir şekilde sunduk. Bakan çok enteresan bugün İngiltere, 100-150 sterlinle aşı yapıyor, biz ise ücretsiz aşı yapıyoruz.
“Çünkü biz halkından aldığını halkını iade eden bir iktidarız”
Aramızdaki fark bu, Almanya’ya gidiyorsun bakıyorsun 100-150 avro ama bizde böyle bir şey yok. Çünkü biz halkından aldığını halkını iade eden bir iktidarız.
Aynı şekilde salgına karşı en etkili silah olan aşı konusunda erken vaziyet alarak önemli bir başarıya imza attık. Dünya genelinde halen 100’e yakın ülkenin ilk doz aşıya dahi ulaşamadığı bir tabloda biz 52 milyon doz aşıyı vatandaşlarımıza uyguladık. Kılıçdaroğlu başta olmak üzere, CHP’lilerin israf diyerek, ne gerek var diyerek sürekli eleştirdikleri şehir hastanelerimiz salgınla mücadelenin adeta lokomotifliğini yaptı. Sadece salgın döneminde ülkemize kazandırdığımız sağlık tesislerimizin sayısı 11 ek hizmet binasıyla birlikte 36’yı buluyor.
Salgının sebep olduğu sıkıntıyı hafifletmek amacıyla her kesimden vatandaşlarımıza sağladığımız teşvik, hibe ve destekleri verdik.
Olağanüstü dönemler ülkelerin gücünü, siyasetçilerin ufkunu, kabiliyetini koyan adeta mihenk taşlarıdır. Bu süreçte bizim gibi milletimiz de AK Parti ve Cumhur İttifakı ile muhalefet arasındaki vizyon, zihniyet ve gündem farkını görmüş oldu. Biz ülkemizi salgın musibetinden en az zararla çıkartmanın mücadelesini verirken onlar kısır siyasi hesaplarının peşinde gittiler. Biz plan üretir, proje üretir, milletimizin sorunlarına çare üretirken onlar sadece iftira ve yalan üretmenin derdindeydiler. Son 1,5 yıllık dönemi gözünüzün önünden geçirin. Bu dönemde CHP genel başkanı ve ittifak ortaklarının bir tek adımı oldu mu?
Ülkemizin salgınla mücadelesine katkı yapacak bir tek adım attılar mı? Atmadıkları gibi bizim hayata geçirdiğimiz projeleri de sabote etmeye kalktılar. Suriye'de PYD'li teröristlere arka çıktılar. Libya'da darbecilerin yanında saf tuttular. Arifiye'den, Katarlı öğrenciler meselesine, Merkez Bankası rezervlerine Kanal İstanbul'a, Doğu Akdeniz'den terörle mücadelemizde yerli ve milli duruş sergilemediler.
"2023'e giden süreçte CHP tıpkı 27 Mayıs'a giden süreçteki gibi Türk siyasetini zehirlemeye çalışıyor"
Ağzılarını her açtıklarında tüccarı, bürokratı, hâkimi savcıyı, iş adamını, yatırımcıyı tehdit etmeye başladılar. Türkiye kalkınmasın, ekonomi büyümesin, uluslararası yatırımcı gelmesin diye her gün tehditlerin dozunu biraz daha arttırıyorlar. Bilinçaltlarına işlemiş ne kadar pislik varsa bizde de görmek istiyorlar. 2023'e giden süreçte CHP tıpkı 27 Mayıs'a giden süreçteki gibi Türk siyasetini zehirlemeye çalışıyorlar. Kuklayı da, kuklacıyı da görüyoruz. CHP genel başkanın son dönemde pervasızlıkların sebebini gayet iyi biliyoruz.
"CHP’nin bizi çekmek istediği tezgâha asla gelmeyecek, kardeşliğimizden asla taviz vermeyeceğiz"
Hiçbir tahrik, provokasyona pabuç bırakmayacak hiçbir saldırıya da boyun eğmeyeceğiz. Biz bu yola istiklal ve istikbal mücadelemizi zaferle taçlandırmak için çıktık. Bizim yolumuz demokrasi, hukuk, adalet yoludur. Son 29 yıldır olduğu gibi bugün de, yarın da sabırla, itidalle, sağduyu ile hareket edeceğiz. Tüm enerjimizi ülkemiz ve milletimiz için hizmet ve eser üretmeye devem edeceğiz.
Gençler dirayetli olursak, sağlam durursak, hakkın rızası için halka hizmet etmeyi sürdürürsek Allah'ın izniyle hiçbir güç bizi yolumuzdan alıkoyamaz. Ben bu konuda sizlere güveniyorum. Dik duracağız, dikleşmeyeceğiz, kapı kapı dolaşarak anlatacağız. Rabim yar ve yardımcınız olsun diyor, sizleri saygıyla selamlıyorum, Allah'a emanet ediyorum, kalın sağlıcakla."