Gündem

Er Uğur Kantar’ın davası başlıyor

7 Sivil toplum örgütünden ortak açıklama: Başka Uğur Kantar’lar bir hiç uğruna ölmesin. Davanın takipçisiyiz...

17 Kasım 2011 02:00


Hülya Karabağlı / T24


KKTC’de askerlik yaparken maruz kaldığı şiddet nedeniyle hayatını kaybeden Er Uğur Kantar’ın davası 18 Kasım günü başlıyor. Dava öncesi, 7 sivil örgüt  ortak bir basın açıklaması yaparak,  davanın takipçisi olduklarını bildirdi. “ Başka Uğur Kantar’lar bir hiç uğruna ölmesin” açıklamasına, Asker Hakları İnisiyatifi, Çağdaş Hukukçular Derneği, Genç Siviller, Helsinki Yurttaşlar Derneği, İnsan Hakları Derneği, Mazlumder, Türkiye İnsan Hakları Vakfı imza koydu.
Ortak açıklamada, asker hakları sitesine son 7 ayda ‘disko’ diye tabir edilen disiplin odasında iddete maruz kaldıklarını iddia edenlerin sayısı 65 olarak verildi.



Toplum örgütlerinin ortak açıklamaları şöyle:


Er Uğur Kantar ne için öldürüldü?

Doğrusu Uğur Kantar bir hiç uğruna öldürüldü.

Gençliğinin baharında hiç tanımadığı bir memlekete “zorunlu askerlik hizmeti” için gönderilen ve saatlerce güneş altında elleri kelepçeli bir şekilde bırakılıp, ölesiye dövülerek öldürülen Uğur Kantar Genelkurmay’ın zabıtlarına “zayiat” olarak geçirildi.

Genelkurmay Başkanlığı yaptığı açıklamalarla askerliğini tamamlamış her vatandaşın bildiği bir gerçeğin üzerini örtmeye çalışıyor, diskolarda yaşanan vahşete gözlerimizi yummamızı istiyor. Adeta bizlerin zekâsıyla alay edercesine, bu olayın “münferit” olduğuna inanmamızı istiyor. (Hâlbuki sadece www.askerhaklari.com sitesine son yedi ayda diskoda kötü muameleye maruz kaldığı iddiasıyla 65 başvuru yapıldı.)

İşkence ve kötü muameleyi onlara öğretildiği gibi diskoda uygulayan iki gardiyanı tutuklayarak kimse temize çıkamaz. Herkes biliyor ki, komutanlarının izni olmadan hiçbir asker başka bir askere böyle bir işkenceyi yapamaz. Genelkurmay TSK’da işkencenin sistematik olmadığını ispat etmek istiyorsa bağımsız ve sivil denetime açık bir denetleme sisteminin kurulmasına engel olmaktan vazgeçmelidir.

Genelkurmay Başkanlığı TSK komuta kademelerinde görev yapan tüm personelin “insan haklarına ve özgürlüklerine son derece saygılı” olduğunu ve “baba-ağabey şefkatiyle” görev yaptığını belirtiyor. Sizin için Er Uğur Kantar 700 bin kişi içinde tek bir asker olabilir, fakat o anne ve babası için dünyalara bedel bir evlattır. İşte Genelkurmay'ın "baba" şefkatiyle, gerçek "baba" şefkati arasındaki fark budur.

18 Kasım’da yani yarın Uğur Kantar davası Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde başlıyor. Biz aşağıda imzası bulunan sivil toplum kuruluşları bu davanın takipçisi olacağız.

Başka Uğur Kantar’lar bir hiç uğruna ölmesin diye…