Hürriyet yazarı Vahap Munyar, CHP'li tutuklu Milletvekili Enis Berberoğlu'nu cezaevinde ziyaretini anlattı. Munyar, ziyaretinde Berberoğlu'nun yazdığı kitapla ilgili olarak, "Bu kitap bir küfürname değil. Yani, kızgınlıklarımı kitaba yansıtmadım. Siyaset manifestosu da yazmadım. “Ben kimim?”, onu yazdım. Kitapta babam ve geçmişten referanslar var" dediğini aktardı.
Munyar'ın "Küfürname yazmadım" başlığıyla yayımlanan (9 Ekim 2017) yazısı şöyle:
GEÇEN ayın ikinci yarısında Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) New York’taki Türk Ticaret Merkezi açılışında Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ile karşılaşınca tutuklu gazetecileri ziyaret konusunu açtım:
- Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin Başkanvekiliyim. Mesleki dayanışma çerçevesinde, tutuklu meslektaşlarımızı ziyaret başvurularımız vardı. Bir süredir izin çıkmıyordu. Sizin göreve gelmenizin ardından bir bölümüne izin çıktı.
Ardından bu konudaki bir dileğimi ilettim:
- TGC yönetiminden 3-4 kişilik bir ekiple Enis Berberoğlu’nu da ziyaret etmek istiyoruz. Biz siyasetçi değil, gazeteci Enis Berberoğlu’nu ziyaret edeceğiz. İzin verirseniz seviniriz.
Gül, yanıtladı:
- Başvurunuzu yapın, gereğini yaparız.
TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş, geçen hafta başında aradı, Adalet Bakanlığı’ndan alınan izni bildirdi:
- 5 Ekim 2017 Perşembe günü Maltepe 2 No’lu 1. Tip Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda bulunan Enis Berberoğlu’nu ziyarete gidiyoruz.
Enis’le arkadaşlığımız, dostluğumuz, kardeşliğimiz 1981 yılına uzanıyor. Bizi Nisan 1981’de tanıştıran Dünya Gazetesi’nin o dönemki Genel Yayın Müdürü Cahit Düzel’di:
- Enis Berberoğlu, Avusturya Lisesi ve Boğaziçi Üniversitesi mezunu. Birlikte çalışmanızı istiyorum.
Beni de şöyle tanıttı:
- Vahap, en başarılı muhabirlerimizden biri.
Enis’in benim meslek hayatıma önemli dokunuşları oldu. 1984 başlarında Tercüman’dan Hürriyet’e ilk geçişimde, 1992 sonbaharında Hürriyet’e yeniden dönüşümde, daha sonra 15 yıl süren Ekonomi Müdürlüğü görevini üstlenmemde Enis’in büyük payı vardı.
Gün geldi, tam Hürriyet’ten ayrıldığı sırada CHP’den siyasete girme teklifi aldı. Eminim hiç aklında yokken, kader O’nu siyasete, CHP Genel Başkan Yardımcılığı, İstanbul Milletvekilliğine sürükledi. Derken “MİT TIR’ları” davasında, “casus”luk iddasıyla yargılandı, müebbetten 25 yıl hapse çevrilen ceza kararıyla tutuklandı.
Maltepe’ye giderken düşündüm:
- Kaderde Enis’i özel izinle cezaevinde ziyaret etmek de varmış.
Ziyaretimiz sırasında cezaevinin ikinci müdürü bize refakat etti. Avukatların açık görüş yaptıkları odanın önünde kuralı bildirdi:
- Görüşme tek tek olacak.
Odaya önce TGC Başkanı Turgay Olcayto girdi. İkinci müdür bize bekleme sırasında ofisinde çay içme teklifinde bulundu. Sibel Güneş’le görüşme odasının kapısında beklemeyi yeğledik.
Odaya ikinci giren ben oldu. Enis’le aramızdaki bankoya aldırmadan hasretle sarıldık. Enis, konuşma açlığıyla bir çırpıda dava sürecini, yaşadığı haksızlığı, adaletin mutlaka tecelli edeceğine olan inancını anlattı.
Sonra cezaevinde yazdığı, “Siz Yürürken, Ben Yatarken Yazı-Yorum” adlı kitabına değindi:
- Genel Yayın Yönetmenliğine kadar birçok kademede gazetecilik yaptım. Ancak, birçok insan benim adımı müebbetten 25 yıla dönen hapis cezasıyla, bu davayla duydu. Bu nedenle kitapta kendimi anlatmayı seçtim.
Kitabın cevzaevi günlüğü olmadığını belirtti:
- Bu kitap bir küfürname değil. Yani, kızgınlıklarımı kitaba yansıtmadım. Siyaset manifestosu da yazmadım. “Ben kimim?”, onu yazdım. Kitapta babam ve geçmişten referanslar var. Kitap şu an baskıda.
Dava dosyasını hazırlayanlar, bir kez daha düşünün, elinizi vicdanınıza koyun...
Enis’ten “casus” olmaz...
14 gazete okuyorum
ENİS Berberoğlu’yla görüşme sırasında cezaevindeki günlük yaşamını anlatmasını istedim:
- Sayım nedeniyle sabah 07.00’de kalkıyorum. 37 ekran televizyonumdan o sabah haber programlarını izliyorum.
- Kanal kısıtlaması var mı?
- Bütün yaygın kanalları izlemek mümkün. Sabahları Flas TV izliyorum. Çünkü, gazetelerin birinci sayfalarını en uzun süre orada sabah yayını yapan arkadaş ekranda tutuyor.
Gazetelerin birinci sayfalarını önce TV’de gördüğünü vurgulayıp, ekledi:
- Daha sonra günlük gazetelerim geliyor. Onları okuyorum.
- Gazete konusunda kısıtlama var mı?
- Bana her gün 14 gazete alınıyor.
Özgürken hemen hiç yapmadığı bir detayı aktardı:
- Televizyon dizilerini hiç izlemezdim. Şimdi izliyorum.
Haftada 3 gün kütüphanedeyim
ENİS Berberoğlu’na kitabı nasıl yazdığını sordum:
- İlk kitabı el yazımla yazdım. Kızım Dilara Berberoğlu avukat. Kendisinde vekaletim var. Kitabın bilgisayara girişini o yaptı.
Zamanla bilgisayar kullanmasının önünün açıldığını belirtti:
- Haftada 3 gün, 2’şer saat kütüphaneye gidip çalışıyorum. Yeni bir kitap için de hazırlıklara başladım.
Havalandırma alanımda 3-4 kilometre dönüyorum
ENİS Berberoğlu, normalde 6 kişinin kalabileceği koğuşta tek olduğunu belirtti:
- Havalandırma avlum da ayrı. Her gün havalandırma alanımda 3-4 kilometreyi bulacak şekilde tur atıyorum. Spor yapmaya özen gösteriyorum.
- Beslenme konusunda bir sıkıntın var mı?
- Biliyorsun, ben yemek seçmem. Burada çıkan yemekleri yiyorum.
- Kasık fıtığı sıkıntın vardı, ne oldu?
- Çok ciddi bir sorun değil. Yakında ameliyat olacağım.