Gündem

Emine Erdoğan: İsraftan kaçınmak, ölçülü yaşamak, yeme içmeden tutun doğal kaynakların kullanımına kadar İslam, bize sürdürülebilir bir yaşamın sınırlarını çizer

18 Şubat 2020 17:21

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, "İsraftan kaçınmak, ölçülü yaşamak, yeme içmeden tutun doğal kaynakların kullanımına kadar İslam, bize sürdürülebilir bir yaşamın sınırlarını çizer" dedi.

Sputnik’in haberine göre; Emine Erdoğan, kadın il müftü yardımcıları ve baş vaizlerle Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen öğle yemeğinde bir araya geldi.

Programda yaptığı konuşmada Erdoğan, çevre krizi konusuna dikkati çekerek, israftan kaçınmanın ve ölçülü yaşamanın önemini şöyle savundu:

"Çevre krizinin hazırladığı hazin sonun etkilerini şimdiden hepimiz tecrübe ediyoruz. Tüm dünya, bu konunun anlaşılması ve kötü gidişatın tersine çevrilmesi için çareler arıyor. Avrupa Birliği Çevre Programı ve birçok büyük uluslararası kuruluş, dinlerin çevre kriziyle mücadelede ne kadar önemli bir rol oynadıklarının farkına varmış durumda. O nedenle din alimlerini ve inanç liderlerini çevre politikalarına dahil etmeye çalışıyorlar. Bizim dinimiz, insanın tabiatla olan ilişkisini en iyi anlatan ve en hassas biçimde düzenleyen dindir. Bugün hayatımıza yeni bir tanım olarak giren, sürdürülebilir yaşam kriterleri, aslında İslam'ın özüdür. İsraftan kaçınmak, ölçülü yaşamak, yeme içmeden tutun doğal kaynakların kullanımına kadar İslam, bize sürdürülebilir bir yaşamın sınırlarını çizer."

"Kadın hakları konusunda ne yazık ki İslam mahkum ediliyor"

Emine Erdoğan, toplumun doğru bilgilendirilmesi gereken birçok konu olduğuna da işaret ederek şu ifadeleri kullandı: 

"Çağın vebası haline gelen İslamofobinin en kuvvetli argümanlarından birisi kadınlar üzerinden yürütülüyor. Kadın hakları konusunda ne yazık ki İslam mahkum ediliyor. İslam'ın kadına verdiği değeri ne yazık ki etkili şekilde anlatamıyoruz. İslam tarihinin yaşanmış örnekleri, koskoca bir dinin değer dünyası, medya çarpıtmaları ile gölgede kalıyor. Hakikatin dilini konuşturamıyor, modern tabirle iletişimini yapamıyorsak, durup bir düşünmemiz gerekir. Özellikle Diyanet mensuplarının, her şeyden önce insan hakkı perspektifiyle kadına dair konuları çok rafine bir dil ile konuşması gerekir." 

TIKLAYIN - 50 kişinin katıldığı Genç Müslüman Kadınlar için Liderlik Programı'na 1 milyon lira harcandı