Emek Sineması'nın yıkımının durdurulması için 7 Nisan'da aralarında sinema sanatçılarının da bulunduğu bir grup, Beyoğlu İstiklal Caddesi'nde protesto yürüyüşü yapmıştı. Basın açıklamasının ardından gruptan bazı kişiler, Emek Sineması'nın bulunduğu Yeşilçam Sokağı'na girmek istemiş ancak polis engeliyle karşılaşmıştı. Eylemcilere biber gazıyla müdahale eden polis, yaşanan arbede sonrası Berke Göl, Hazar Berk Büyüktunca, Özgür İpek ve Mehmet Ferit Aka'yı gözaltına almıştı.
Cumhuriyet Savcısı Gökalp Kökçü tarafından hazırlanan iddianamede, şüphelilerin eski Emek Sinemasına girmek isteyen 250 kişilik grup içerisinde yer aldığı ve kolluk güçlerinin megafonla yaptığı 'basın açıklamasının ardından dağılın' uyarılarına uymayarak ellerinde bulunan soda şişelerini ve etraftaki saksıları kolluk güçlerine fırlatarak 'görevi yaptırmamak için direnme' suçunu işledikleri ve kolluk güçlerine zor kullanılarak yakalandıkları belirtildi. Sinema Yazarları Derneği üyesi Berke Göl ve diğer üç kişi hakkında, "görevi yaptırmamak için direnme" ve "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" suçlarından 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Cem Tursun ve Selahattin Günday'ın Doğan Haber Ajansı'na aktardığına göre, Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan İstanbul 31. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasına tutuksuz sanıklar Berke Göl, Hazar Büyüktunca, Mehmet Ferit Aka ve Özgür İpek ile avukatları katıldı. Sanıkların kimlik tespitinin ardından savunmalarının alınmasına geçildi.
'Barışçıl bir yürüyüş tertip edilmişti'
Sanıklardan Mehmet Berke Göl, 7 Nisan 2013 günü İstanbul Film Festivali'nin kutlandığı bir gün olduğunu belirterek, Festivalde jüri üyesi olduğunu ve o sebeple İstiklal Caddesi'nde bulunduğunu ifade etti. Göl, savunmasına şöyle devam etti:
"Emek Sineması'nın yıkılışı uzun zamandan beri gündemde idi. Biz sinemaseverler ve sanatçılar olarak yıkılmasını istemiyorduk. Bu amaçla o gün tamamen barışçıl amaçlar ile bir yürüyüş tertip edilmişti. Ancak emniyet birimleri sokağın başını kapattığı için içeriye giremedik. Ben arka tarafta olduğum için içeriye giremedim ve neler konuşulduğunu duymadım. Kimseye mukavemet etmedim, taş sopa kullanmadım. Olay yeri kalabalık olduğu için polisin anonsunu da duymadım"
'Şiddet kullanmadık, şiddete maruz kaldık'
Sanık Hazar Berk Büyüktunca da, yıkım kararını protesto etmek amacıyla orada olduğunu belirterek eylemde şiddet kullanmadığını ancak polisin şiddetine maruz kaldığını iddia etti. Sanıklardan Özgür İpek ve Mehmet Ferit Aka da savunmalarında sadece protestoya katıldıklarını ifade etti. 4 sanık da beraatlerine karar verilmesini talep etti. Mahkeme sanıklara ve sanık avukatlarına yazılı savunmalarını mahkemeye sunabilmeleri için süre vererek duruşmayı 24 Ekim 2013 tarihine erteledi.
Emek bizim, İstanbul bizim
Duruşma öncesi ise aralarında sanatçıların da bulunduğu Emek Bizim İnisiyatifi üyeleri Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nın önündeki basın açıklamasına izin verilen alanda toplandı. Grup adına açıklamayı okuyan Oyuncu Tülin Özen, Emek Sineması için verdikleri mücadelenin 2009'dan beri devam ettiğini belirterek, "Kamuya ait olan Emek Sineması'na sahip çıkarak sadece bir kültür varlığına ve hafızasına değil, aynı zamanda kentin müşterek alanlarına ve bu alanlar üzerindeki söz hakkımıza sahip çıkıyoruz" dedi. Özen, açıklamasına şöyle devam etti:
"Sermayeyle el ele veren iktidar, sesimizi kısmak, kent hakkımızı elimizden almak için 4 yıl süresince çok uğraştı. 7 Nisan'da yapılan Emek Sineması eyleminde devletin kolluk güçlerinin, sinemasına sahip çıkan insanlara karşı nasıl sermayeyi koruduğunu hep beraber gördük. Hem hukuka aykırı hem de insanların nezdinde gayrimeşru olan bir yapıya 'zarar gelmesin' diye, Yeşilçam Sokağı hukuksuz bir şekilde bizlere kapatıldı, biber gazı ve tazyikli suyla şiddet uygulanmak suretiyle anayasal hakkımız gasp edildi. Bununla da yetinilmedi, göstericilerden dördü gelişigüzel gözaltına alındı. Bugün gözaltına alınan arkadaşlarımız Berke Göl, Hazar Berk Büyüktunca, Mehmet Ferit Aka ve Özgür İpek hakkında toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefetten altı yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davanın ilk duruşması görülüyor. Dört yıl boyunca sinemasına sahip çıkan; gösteri ve yürüyüş yaparak hakkını arama 'suç'unu bu dört arkadaşımızla paylaşan herkes bugün burada. Adalet yerini bulduğunda hep birlikte beraat edeceğiz. Bu daha başlangıç, mücadeleye devam! Emek bizim, İstanbul bizim!"
Büyüktunca için arkeologlar açıklama yaptı
Fatih Yağmur'un radikal.com.tr'deki haberine göre, Arkeologlar Derneği İstanbul şubesi ise, Arkeoloji öğrencisi Hazar Berk Büyüktunca’nın eğitim gördüğü bilimsel alandan kaynaklı sorumluluklardan biri olarak, bir kültür varlığının savunulması için mücadele ederken başına gelenlerden dolayı yargılanmasını kınadı. Derneğin açıklaması şöyle:
"7 Nisan’da kentimizin önemli bir kültürel ve kamusal varlığı olan Emek Sineması’nın yıkımının durdurulması için düzenlenen eylemde gözaltına alınan Berke Göl, Mehmet Ferit Aka, Özgür İpek ve arkeoloji öğrencisi Hazar Berk Büyüktunca hakkında toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefetten 6 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
Duruşması 12 Eylül ’de Çağlayan Adliyesi’nde görülecek olan davada Arkeoloji öğrencisi Hazar Berk Büyüktunca’nın eğitim gördüğü bilimsel alandan kaynaklı sorumluluklardan biri olarak bir kültür varlığının savunulması için mücadele ederken başına gelenlerden dolayı yargılanmasının son derece talihsiz bir durum olduğunu belirtmek isteriz. Arkeologlar Derneği İstanbul Şubesi olarak arkeoloji öğrencisi Hazar Berk Büyüktunca ve bu davada yargılanan tüm arkadaşlarımızın yanında olduğumuzu belirtmek ister, değerli üyelerimizin bilgisine sunarız."