Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut "15 Temmuz darbe teşebbüsünde olağanüstü hal (OHAL) uygulamasının devletin en doğal tepkisi" olduğunu söyleyerek "Şu an yürürlükte olan OHAL'in ihtiyaç bittiğinde, makul bir sürede kaldırılacağını umuyoruz, OHAL'in millete deği,l hainlere karşı ilan edildiği ifadesi çok önemlidir" dedi. 80'li ve 90'lı yıllarda da OHAL uygulamalarının yaşandığını hatırlatan Aşut "Ben OHAL'in başka alanlarda uzun süreli uygulanması taraftarıyım" dedi. Aşut, eğitim, teknoloji, ekonomi ve sanayi alanlarında OHAL ciddiyetiyle daha detaylı, daha odaklanarak sorunları çözmek zorunda olunduğunu dile getirdi.
"Eğitimde OHAL"
Basın açıklamasında Aşut sözlerine şunları ekledi:
"Örneğin, ülkemizdeki eğitim sisteminin acilen ciddi bir olağanüstü hal uygulamasına ihtiyacı var. Evet, eğitimde OHAL acil ihtiyacımızıdır. Çünkü sıradan tedbirlerle, geleneksel uygulama ve metodlarla eğitimde arzu edilen sıçramayı yapamayacağımız aşikâr. Ancak, eğitimi kutsallaştırıp, içini boşaltarak slogan haline getirip, içeriğine bakmadan yeter ki eğitim olsun da nasıl olursa olsun mantığı ile bir başarı sağlayamayız. Temelinde pozitif bilim olmayan, sorgulama olmayan, analitik düşünce olmayan bir eğitimin insanlığa bir yararı olmadığını görüyoruz. Bundan dolayı tek zenginliğimiz olan insan kaynağımızı daha nitelikli, daha beceri sahibi, daha yaratıcı hale getirecek olan doğru eğitimin tesisi için eğitimde gerçek anlamda OHAL uygulanmalıdır."
"Teknolojide OHAL"
"80 milyona yaklaşan Türkiye'nin ekonomik anlamda tüm vatandaşlarına refahı sağlayabilmesi ve bu zenginliği homojen şekilde dağıtabilmesi için tek çaresi üretmektir. Ancak katma değerli bir üretim yapmadan, ar-ge ve inovasyona odaklanmadan, yüksek teknolojili bir üretim sistemini kurmadan, ekonomik anlamda arzu edilen büyümeyi sağlayamayacağımız belli. Bunun için ekonomide, ihracatta, yüksek teknolojili üretimde bir olağanüstü hal uygulamasına, işte bu alanda bir OHAL'e ihtiyacımız vardır."
"Ekonomi ve sanayide OHAL"
"Olaya daha bütüncül baktığımızda, ekonomimizi, her anlamdaki gelişmişlik durumumuzu bütüncül düşündüğümüzde, aslında bu anlamda yeni bir OHAL yorumuna ihtiyacımız var gibi görünmektedir. Yani, ekonomiyi, eğitimi, bilimi, üretimi, ihracatı, ar-ge’yi ve ilgili birçok konuyu OHAL ciddiyeti ile daha ciddi, daha detaylı, daha odaklanarak geliştirmek ve sorunlarımızı çözmek zorundayız. Çünkü ülkemiz yeni bir milenyumun ve yeni bir sanayi ve ekonomi devriminin ilk döneminde bulunmaktadır. Daha 3. Sanayi devrimini konuşurken, Sanayi 4.0 ortaya çıktı. İlk 3 sanayi devrimini kaçıran Türkiye’nin Sanayi 4.0 ‘ı ıskalama lüksü yoktur. Çünkü bu seferki devrim var olma meselesidir. Merkezinde internetin, yazılımın, robotik ve siber teknolojilerin, akıllı üretim tesislerinin, yapay zekanın olduğu bu yeni sanayi devrimi, aslında sanayinin çok çok ötesinde, ekonominin her alanını, her sektörünü eş derecede kapsayan bir yeniliktir. İşte böylesi büyük dönüşümleri yaratacak bir devrime sadece makine alt yapısı ile hazır olmak yetmez, buna uygun insan kaynağını yetiştirmek zorundayız. Bu insan kaynağını yetiştirecek eğiticileri eğitmek zorundayız. Bu eko sistemi sağlayacak alt yapıyı kurmak zorundayız. İşte Mersin Ticaret ve Sanayi Odası olarak önümüzdeki süreçlerde bu konuya odaklanacağız."