Suriye tarafından vurularak, Suriye karasularına düşen Türk jetinin enkazı çıkarıldı. Çıkarılan parçalar üzerinde yapılan incelemede, füze ya da uçaksavar izine rastlanmadı. Jetin düşürüldüğüne dair tek somut kanıt Suriye'nin 'Biz düşürdük' bildirimi kaldı.
Radikal gazetesinden Deniz Zeyrek'in "Tek kanıt 'düşürdük' itirafı" başlığıyla yayımlanan (10 Ağustos 2012) yazısı şöyle:
Tek kanıt 'düşürdük' itirafı
Ankara’da günlerdir Suriye karasularında enkazı bulunan ve yoğun bir çabayla önemli bölümü çıkarılan RF-4 uçağıyla ilgili söylentiler dolaşıyor. İddialar arasında hükümet tarafından açıklanan ve Genelkurmay’ın radar verilerine dayanan rota ile ABD’nin verdiği radar bilgilerinin uyuşmadığı da var. Ancak kesin olan şu: Çıkarılan parçalarda yapılan araştırmalarda uçağın vurulduğuna dair bir bulguya rastlanamadı. Uçağın Suriye tarafından düşürüldüğüne dair en güçlü kanıt, Suriye’nin Ankara’ya resmen ‘düşürdük’ bildirimi.
Salı akşamı, Sabah gazetesinin bazı çalışanları Twitter’da, çarşamba günü yayımlanacak bir haberin Türkiye gündemini değiştireceğini iddia etmişti. Haberin haftalardır konuşulan bir konuda olduğu belirtilmişti. Ancak çarşamba sabahı Sabah’ın manşetinde Başbakan Tayyip Erdoğan’ın AK Parti İl Başkanlığı iftarında yaptığı konuşmanın İran’ı eleştiren bölümü yer aldı.
Twitter Sabah’ın haberi konusunda çalkalanırken, gazetelerin ve televizyonların Ankara temsilcileri CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun iftar yemeğinde buluşmuştu. Herkesin ortak kanaati, sözü edilen haberin Suriye açıklarında düşen uçakla ilgili olduğu yönündeydi. Nitekim, Ankara kulislerinde YAŞ toplantısının başladığı 1 Ağustos tarihinden bir hafta önce Hava Kuvvetleri’yle ilgili bazı iddialar konuşuluyordu. İddiaya göre YAŞ’ta Hava Kuvvetleri’nin üst yönetimi değiştirilebilirdi. Çünkü, düşen uçak konusunda komutanları zora sokacak bazı sonuçlara ulaşılmıştı.
Yetkililere uçak konusundaki araştırmaların son durumunu sordum. Kesin olan bilgiler şunlar:
* Suriye karasularında sürdürülen uçağın enkazını çıkarma çalışmaları tamamlanmış.
* Deniz dibinden aralarında 1200 kiloluk kanat ve kuyruk parçalarının da bulunduğu 20’ye yakın kritik parça çıkarılmış.
* Çıkarılan parçalar üzerinde Jandarma Kriminal Laboratuvarı’nda fiziki ve kimyasal analizler yapılmış.
ABD’den gelen radar bilgileri, Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın radar bilgileri ile karşılaştırılmış.
* Pilotların son telsiz konuşmaları deşifre edilmiş.
* Bütün bu araştırmaların sonunda kapsamlı bir rapor hazırlanmış.
Üst düzey bir yetkiliye göre çıkan parçalar üzerinde füze ya da uçaksavarla düşürüldüğüne dair bir bulguya rastlanamamış. Elde edilen bazı veriler, uçağın virile girerek (vida gibi dönerek) denize çakıldığına ilişkin ihtimali de düşündürüyor. Uçakla düşmeden önce radar ve telsizle kurulan iletişime ilişkin veriler de uçağın düşmeden önceki son dakikalarında rota açısından bir ‘anormallik’ olduğunu gösteriyor.
Netice itibariyle kesin olan şu: Uçağın düşürüldüğüne dair en ciddi kanıt, Suriye’nin itirafı. Nitekim Suriye Dışişleri Bakanlığı’na resmen “Uçağı biz düşürdük” bildiriminde bulunmuş. Konuyla ilgili Ankara kulislerinde konuşulan diğer iddialar, belgesi olmadan yazılacak türden değil ama son derece ciddi. Genelkurmay’ın ya da Milli Savunma Bakanlığı, konuyla ilgili soruları yanıtsız bırakıyor.