Gündem

Dün Taner Kılıç'ın tahliyesine karar veren mahkeme, bugün tutuklu yargılanmasına hükmetti!

Kılıç: Hâlâ açıklanmayan ByLock mağdurları içinde yer alıyorum

01 Şubat 2018 16:30

Büyükada'da gerçekleştirdikleri toplantı sırasında gözaltına alınan 11 insan hakkı aktivistinin yargılandığı davanın tek tutuklu sanığı Af Örgütü Türkiye Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı avukat Taner Kılıç, dün hakkında tahliye kararı verilmesinin ardından cezaevi çıkışında yeniden gözaltına alındı. Bir gün önce tahliye kararı veren 35. Ağır Ceza Mahkemesi, savcının itirazı üzerine tahliyeyi durduran 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararının bağlayıcı olduğunu gerekçe göstererek kararını değiştirdi. 

Büyükada’da katıldıkları bir toplantı sırasında 5 Temmuz 2017 günü gözaltına alınan 10 hak savunucusuyla dosyaya sonradan eklenen Af Örgütü Türkiye Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Kılıç’ın yargılandıkları davanın üçüncü duruşması, 31 Ocak 2018 günü İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

35. ACM tahliye verdi, 36. ACM savcının itirazını kabul etti

Duruşma sonunda mahkeme heyeti davanın tek tutuklu sanığı Kılıç’ın tahliyesine karar verdi. Ancak Kılıç’ın tahliyesi beklenirken gece geç saatlerde savcının tahliye kararına itiraz ettiği haberleri geldi.Tahliye kararı veren heyetin kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulmaması nedeniyle itiraz, aynı gün bir üst mahkeme olan İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nce incelendi. Savcının talebini kabul eden 36. Ağır Ceza Mahkemesi, Kılıç’ın tutuklanmasına yönelik yakalama emri çıkarılmasına karar verdi ve Kılıç tutuklu bulunduğu İzmir Aliağa Şakran Cezaevi çıkışında gözaltına alındı.

Bugün ise dosya ve İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği tutuklamaya yönelik yakalama kararı yargılamayı yürüten İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi’nce görüşüldü. Kılıç, duruşmaya dün olduğu gibi yine İzmir’den SEGBİS’le bağlandı ve mahkemenin bir gün önce verdiği tahliye kararında direnmesini istedi. Ancak 35. Ağır Ceza Mahkemesi üst mahkemenin kararının bağlayıcı olduğunu belirterek Taner Kılıç’ın tutuklu yargılanmasına karar verdi.

Davada şimdiye kadar neler yaşandı?

İstanbul Büyükada'da stres, travma ve digital güvenlik konuları üzerine gerçekleştirdikleri toplantı sırasında gözaltına alınan, aralarında yabancı temsilcilerin de bulunduğu 11 kişinin,  "silahlı terör örgütlerine yardım etme" ve "silahlı terör örgütüne üye olma” suçlamalarıyla yargılandığı davanın üçüncü duruşması, 31 Ocak'ta İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Kılıç: Hâlâ açıklanmayan ByLock mağdurları içinde yer alıyorum

Uluslararası Af Örgütü’nden bir heyetin de takip ettiği ve tutuksuz yargılanan 7 sanığın da katıldığı duruşma, gazeteciler ve hak savunucularının da salona alınmasıyla saat 11.00 civarında başladı.

Duruşmada, toplantının yapıldığı ve polislerce basılan Büyükada'daki otelin müdürünün dinlendi. Otel müdürü şöyle konuştu:

“Gerek Özlem hanım gerek diğer katılımcıların bize özel veya gizli bir toplantı yeri talepleri olmadı. Toplantı süresince otel personelinin toplantı yapılan yere girmemesi yönünde bir talepleri de olmadı. Toplantının yapıldığı yer rutin olarak başka kişilere de tahsis ettiğimiz bir toplantı odasıydı. Normal otel müşterileri gibi havuza giriyorlardı, yemek yiyorlardı.”

'Gizli' tanık: Siyasi bir şey konuşulmadı, karakoldaki haritayı toplantıda görmedim

Duruşmada ifadesi alınması beklenen gizli tanık duruşmada hazır edilmedi. Talimatla alınan ifadesinde toplantı konusunun bilgisayar, veri güvenliği ile kişisel verilerin korunması olduğunu, siyasi bir şeyin konuşulmadığını söyledi. Gizli tanık, karakolda kendisine bir harita gösterildiğini ancak toplantıda böyle bir harita görmediğini belirtti.

Taner Kılıç’ın avukatları, ByLock konusunda gereken incelemenin 8 aydır yapılmadığını belirterek, bu haliyle yargılamanın adil olmadığını savunurken; tutuklu bulunduğu İzmir Şakran Cezaevi’nden SEGBİS’le duruşmaya bağlanan Kılıç, “Hâlâ açıklanmayan ByLock mağdurları içinde yer alıyorum. Biz şimdiye kadar sunduğumuz raporlarla suçsuz olduğumuzu kanıtladık” dedi. 

Hakkında tahliye kararı verilmesine rağmenİstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi Kılıç'ın yeniden tutuklu yargılanmasına hükmetmişti.