İstanbul ve Diyarbakır'da eylem hazırlığındayken, üzerindeki patlayıcı düzenekle yakalanan terör örgütü PKK'nın canlı bombası O.A. tıp fakültesini bırakarak terör örgütüne katılmış.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, sanık O.A'nın tıp fakültesi öğrencisiyken, okuldan ayrılarak terör örgütüne katıldığı belirtildi.
Sanık O.A'nın 1996 yılında girdiği üniversite sınavlarında Çapa Tıp Fakültesi'ni kazandığı ve aynı dönemde okula kayıt yaptırdığı kaydedildi.
İstanbul'da katıldığı yasa dışı bir gösteri nedeniyle tutuklanan sanık O.A'nın 9 ay cezaevinde kaldıktan sonra tahliye olduğu ve eğitimine devam ettiği belirtilen iddianamede, sanığın bu kez lise yıllarında karıştığı bir olay nedeniyle arandığını öğrendiği ve bu nedenle okulu bırakıp, sahte bir kimlikle yaşamaya başladığı bildirildi.
2002 yılında sahte kimlikle yakalanan O.A'nın ceza evinde bir süre kaldıktan sonra terör örgütü PKK'ya katılmaya karar verdiği anlatılan iddianamede, sanığın İran üzerinden Irak'ın kuzeyindeki Hakurk kampına geçtiği belirtildi.
Burada özellikle bomba ve sabotaj eğitimi alan O.A'nın terör örgütünün özel kuvvetler birimine seçildiği kaydedildi.
İlk hedef İstanbul
Sanık O.A'nın metropol kentlerde ses getirecek bombalı eylemler yapmak üzere görevlendirildiği kaydedilen iddianamede, bir süre sahte kimlik temin edemeyen sanığın eylem yapmayı planladığı İstanbul'a gitmeden önce Diyarbakır'a geldiği belirtildi.
Burada üniversitede birlikte okuduğu doktor B.S'den yardım istediği belirlenen sanık O.A'nın daha sonra eylem için İstanbul'a gittiği bildirilen iddianamede, burada eylem için yeterli patlayıcı bulamadığı için tekrar Diyarbakır'a geri döndüğü kaydedildi.
Sanık O.A'nın üzerinde canlı olarak ele geçmemek için sürekli patlamaya hazır patlayıcı düzeneği bulundurduğu anlatılan iddianamede, sanığın, B.S'nin kullandığı araçta polisin yaptığı yol kontrolleri sırasında yakalandığı belirtildi.
Bomba yüklü aracı hazırlamış
Terör örgütünün “Hakkı” kod adlı bölge sorumlusunun O.A'ya bombalı bir eylem yapmak üzere talimat verdiği anlatılan iddianamede, örgütün “Rubar” kod adlı Diyarbakır sorumlusunun da aynı görev için “Botan” kod adlı Erdal Polat'ı görevlendirdiği belirtildi.
Yedi kişi ölmüştü
Bombalı eylem yapmak için görevlendirilen iki terör örgütü üyesinin Diyarbakır'da tesadüfen karşılaştığı ve ortak bir eylem yapmaya karar verdikleri ifade edilen iddianamede, sanık O.A'nın hazırladığı uzaktan kumandalı bomba düzeneğini, 3 Ocak 2008 tarihinde 6'sı öğrenci 7 kişinin yaşamını yitirdiği olayda patlatılan araca yerleştirdiği kaydedildi.
İddianamede, patlamanın ardından sanık O.A'nın Diyarbakır'dan ayrıldığı, Erdal Polat'ın ise yakalandığı belirtildi.
8 kez ağırlaştırılmış müebbet istemi
İddianamede, sanık O.A hakkında, “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak” suçundan 1, “Patlayıcı madde kullanmak suretiyle kasten adam öldürme” suçundan da 7 kez olmak üzere toplam 8 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle cezalandırılması istendi.
Sanık O.A'nın ayrıca “bomba kullanmak suretiyle genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması” ve “örgütün faaliyetleri kapsamında tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması” suçlarından da 37 yıla kadar hapsi istendi.
Sanık B.S'nin de “Terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek” suçundan 10 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi.
Sanıkların yargılanmasına önümüzdeki günlerde ağır ceza mahkemesinde başlanacak.