Gündem

'Doğan Holding'e 4,6 milyar vergi cezası kesilebilir, vatan haini emrindeki paralel medya gayrimeşru!'

Yeni Şafak yazarı: Vergi olayını Aydın Doğan ve devletin başında az sayıda insan biliyor

12 Ekim 2014 16:11

Yeni Şafak yazarı Cem Küçük, 2009 yılında 6,5 milyar lira vergi ve ceza hesaplanan, uzlaşma komisyonunda 1,2 milyar lira ödemesine karar verilen Doğan grubuna 4,6 milyarlık yeni bir "vergi cezası" hesaplandığını öne sürdü. Küçük, "Aydın Doğan'ın yuları Türk devletinin elindedir. Aydın Bey biliyor ki bu devlet tamamen hukuka uygun şekilde şu an tam 4.6 milyar TL vergi cezasını Doğan Holding'e kesebilir. Hemen yarın pazartesi bu hukuki ceza kesilebilir. Cezanın gerekçelerini gören hiç kimse de itiraz edemez. Bu 4.6 milyar TL olayını bir Aydın Doğan bir de bu devletin başındaki sınırlı sayıda insan bilir" dedi.

Fethullah Gülen'in de Milli Güvenlik Kurulu kararıyla "vatan haini" ilan edileceğini öne süren Küçük, "Paralel örgüt de bir numaralı tehdit olarak Kırmızı Kitab'a girecek. Bir vatan haininin emrindeki yayın organları da gayrimeşrudur. 7-8 Ekim olaylarının arkasındaki baş güçlerden biri Pensilvanya'dır. Pensilvanya medyası da ölü sayısı daha da artsın diye sistematik yayın yaptı her gün" ifadesini kullandı.

Cem Küçük'ün "Bu satırların yazarının yazdığının çıktığını da kimse unutmasın" iddiasıyla biten "Türk medyasının Julian Assange'ları ağır bedel ödeyecekler!" başlıklı yazısı (12 Ekim 2014) şöyle:

Vatana ihanet tüm dünyada en büyük suçtur! Batı dünyasının iki dev ülkesi ABD ve Britanya vatana ihanet durumlarıyla yakın zamanda karşılaştılar ve bu ihanetin bedelini ağır ödettiler. İğrenç yayınları yüzünden insanların ölmesine sebep olmuş sözde gazeteci Julian Assange'ı medeni ölüme mahkum ettiler. Wikileaks adlı yayın organında çalışan herkesin medya hayatını bitirdiler. Aynı şekilde casus Snowden'ın sızıntılarını sorumsuzca yayınladığı için İngiliz hükümeti The Guardian'ı kapatmakla tehdit etti ve İngiliz istihbaratı gazeteyi bastı. Guardian yönetimi açıkça özür diledi. Bizzat Guardian çalışanları kendi bilgisayarlarını ellerinde matkaplarla imha ettiler. Bu olayın görüntüleri 2014 Ocak ayında YouTube'a düştü. Türk medyasının tüm mensupları o görüntüleri izleyip ibret almalıdır. Hem ABD hem Britanya doğru ve meşru olanı yaptılar.

Türkiye Cumhuriyeti de 33 vatandaşımızın haince katledildiği bu 8 Ekim provokasyonundan sonra bu konuda daha sert olacak. Tıpkı ABD ve Britanya gibi meşru hakkını kullanacak. Paralel örgütün gayrimeşru medyasına şu ana kadar aşırı derecede tahammül edildi. Pensilvanya yakında MGK kararıyla vatan haini ilan edilecek. Paralel örgüt de bir numaralı tehdit olarak Kırmızı Kitab'a girecek. Bir vatan haininin emrindeki yayın organları da gayrimeşrudur. 7-8 Ekim olaylarının arkasındaki baş güçlerden biri Pensilvanya'dır. Pensilvanya medyası da ölü sayısı daha da artsın diye sistematik yayın yaptı her gün.

Akın İpek'in medyası bunda başı çekti. Akın İpek vatana ihanetin bedelsiz kalacağını sanıyorsa yanılıyor. Yakında malum paralel banka battığında İpek'in usulsüz ilişkileri ortaya çıkacak ve TMSF hukukun gereği olarak ne yapması gerekiyorsa onu yapacak. Hain yayınlarda sınır tanımayan Zaman cephesinde Ekrem Dumanlı ise malum fizyoterapist meselesi yüzünden Türk mahkemelerinden önce muhtemelen Pensilvanya tarafından yargılanıp ceza yiyecek. Paralel idam sehpası çoktan Dumanlı için kuruldu. O fizyoterapiste gidip bülbül gibi ötmeyecektin Dumanlı.

Aydın Doğan medyası da vatana ihanet çemberinin dışında kalamıyor. Doğan hala Türk Julian Assange'larını barındırmaya devam ediyor ve ihanet konusunun ciddiyetini sanırım anlayabilmiş değil. Doğan Medya'nın Julian Assange'i Ahmet Hakan Coşkun adlı şahıstır. İtibarı ve gücü sıfıra kadar inen ve hayattaki tek dayanağı Aydın Doğan'ın tetikçiliği olan bu şahıs önce 17-25 Aralık sürecinde Türkiye devletine yapılan saldırılarda Pensilvanya'nın yanında durdu. Türk devleti Pensilvanya'ya tarihin gördüğü en büyük tokadı atıp yere serince de şimdi Kandil teröründen medet umuyor. Ahmet Hakan dün paralel örgüt terörünü destekliyordu. Bugün ise 33 vatandaşımızın –bunların içinde polislerimiz de var –katledilmesinin sorumlularından biri olan Selahattin Demirtaş'ı aklıyor, adeta Kandil'e selam çakıyor. 7-8 Ekim'de çıkan terörizm vesilesiyle acaba Erdoğan ve Davutoğlu düşer mi diye boş hayale kapılıyor. Bak Ahmet Hakan, her türlü Erdoğan'dan nefret edebilirsin. Bu doğal hakkındır ama Erdoğan gitsin diye Türkiye'ye açıkça savaş ilan edenlerin safında olursan bunun bedelini ödersin. Aydın Doğan'ın tetikçisi olduğun için Doğan seni korur diye boşuna bekleme. Senin yuların Pensilvanya'nın elinde olabilir ama Aydın Doğan'ın yuları da Türk devletinin elindedir. Aydın Bey biliyor ki bu devlet tamamen hukuka uygun şekilde şu an tam 4.6 milyar TL vergi cezasını Doğan Holding'e kesebilir. Hemen yarın pazartesi bu hukuki ceza kesilebilir. Cezanı gerekçelerini gören hiç kimse de itiraz edemez. Bu 4.6 milyar TL olayını bir Aydın Doğan bir de bu devletin başındaki sınırlı sayıda insan bilir. Doğan hükümete muhalif yayınlar yapabilir ve yapmalıdır da ama bu devlete ve vatana ihanet eden bir yayın çizgisi ne ABD'de ne de AB'de kabul edilemez.

 Türk medyasındaki bir diğer Julian Assange ise Fatih Altaylı'dır. Daha düne kadar Fatih Saraç'ın karşısında iki büklüm olan, hükümet lehine anketlerde manipülasyon yapmaya kalkan ve 'En yandaş medya biziz. Bunun rantını yememiz lazım Sayın Saraç' diye utanmadan söyleyebilen bu Fatih Altaylı bugün hükümet muhalifi olmaya kalkıyor ve herkes de bu duruma bir yeriyle gülüyor. İnternet sözlüklerine girerseniz Altaylı'nın solcusundan sağcısına Kemalistinden İslamcısına herkesin gözünde itibarsız bir adam haline geldiğini görürsünüz. Toplumun hiçbir katmanında itibarı kalmamış, nerdeyse 77 milyonun tamamının nasıl adam olunmaz örneği olarak verdiği bu kişi şimdilerde de PKK sempatizanı oldu. Bu çıkan olaylar için adeta göbek atıyor.

Altaylı'nın Serap Çil olayının tüm detayları Pensilvanya'nın elindeki kasetlerde olduğu için paralel örgüte gebe olduğunu bilmeyen yok. Hadi onu anladık da Kandil-PKK terörünün kuklası olmak da yeni hobin mi Fatih Altaylı? Yoksa Erdoğan düşmanlığından Türkiye'nin mahvolmasını isteyecek kadar vatan haini haline mi geldin? Her ne koşulda olursa olsun bu ihanetinin ve geçmişte canını yaktıklarının bedeli sana çıkacak. 'Turgay Ciner beni atamaz. Elimde Ciner'le ilgili çok şey var' diye atıp tutuyorsun ama konu devlet güvenliği olduğunda senin şantajların hiçbir işe yaramaz. Bilesin. Bu satırların yazarının yazdığının çıktığını da kimse unutmasın.