Gündem

Doğa Derneği: Ağacı betonla, insanı dumanla, vicdanı güçle örtseniz de buradayız

Doğa Derneği, Taksim Gezi Parkı'ndan başlayıp tüm Türkiye'ye yayılan direnişin ardından bir manifesto yayımladı

05 Haziran 2013 13:03

Doğa Derneği'nden yapılan açıklamada, "Ağacı betonla, insanı dumanla, vicdanı güçle örtseniz dahi, biz sizin için de buradayız. Sizin kökleriniz, aslında bizim renklerimiz" denildi.

Doğa Derneği, Taksim Gezi Parkı'ndan başlayıp tüm Türkiye'ye yayılan direnişin ardından bir manifesto yayımladı.

Doğa Derneği'nin Taksim Manifestosu'nun tam metni şöyle:

"Size göre bu dünya kendi haliyle güzel değil. Amacınız onu yeni baştan inşa etmek.

Bizse doğanın insanlarıyız. Dünyamızı sırf var olduğu için, var olduğu gibi seviyoruz.

Siz bilimi ve vicdanı birbirinden ayırdınız. Öyle olduğu için bizi inandırmaya çalıştığınız gerçeklerin hepsi ölü.

Bizim için doğru, vicdanımızın sesi ve doğanın kendisi, doğası ve vicdanı öldürülmüş biliminiz değil.

Siz bir tohumun patentini alıp satmaktan hoşlanıyorsunuz. Bizse tohumun filiz vermesini izlemekten.

Sizin hayallerinizde gökdelenler ve alışveriş merkezleri var. Bizim hayallerimizde ise ağaçlar ve doğa.

Siz derelerin boşa aktığına inanıyor, üzerine barajlar kuruyorsunuz. Biz onları yaşam enerjimiz kabul ediyoruz.

Sizin için hayat kapalı odalarda ve televizyonda. Biz meydanları, zeybeği, halayı, horunu, sanatı ve birbirimize sımsıkı sarılmayı seviyoruz.

Sizin mutlu olmak için fethetmeniz, savaşlar kazanmanız, insanlara diz çöktürmeniz gerek.

Bizim evimiz ise bütün dünya. Onunla birlikte döndükçe ve savruldukça mutluyuz.

Yeryüzünün tüm renkleri, ayrılmaz bir parçamız. Doğadan geldik, doğaya gidiyoruz.

Ne tuhaf ki, bunca farka rağmen, ne kadar çabalasanız da bizden kopamıyorsunuz.

Borularınızdan fışkıran tazyikli suyu, boşa akıyor dediğiniz derelerimize borçlusunuz.

Üzerimize sıktığınız gazın biberi, kapatmaya çalıştığınız köylerimizde üretildi.

Parklar, ormanlar, ağaçlar olmasa, alacak tek bir nefesiniz yok.

Anlayacağınız, hakikatte siz biz yok.

Taksim ise artık sadece Taksim değil.

Taksim, tüm Anadolu. Hasankeyf, Loç, Alakır, Sinop, Karadeniz, Burdur.

Taksim, tüm dünya. Amazon, Ganj, kutuplar ve Afrika.

Ve konuşan biz... Artık biz değiliz. Dünyanın ta kendisiyiz.

Ağacı betonla, insanı dumanla, vicdanı güçle örtseniz dahi, biz sizin için de buradayız.

Sizin kökleriniz, aslında bizim renklerimiz.

Renklerimizi vermeyeceğiz!

Köklerinizi vermeyeceğiz!"