Türkiye'de yeni eğitim-öğretim yılı bugün başladı. Diyarbakır'da, çocuklarının öğretmenlerinin açığa alındığını öğrenen annelerin, "Peki şimdi ne olacak?" soruları ise yanıtsız kaldı.
Binlerce okulun olduğu Diyarbakır ve ilçelerinde, 15 Temmuz'daki darbe girişiminin ardından 3 bin öğretmen açığa alındı.
İlde, 10 bini ğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) üyesi 18 bin öğretmen görev yapıyor.
Diyarbakır'ın nüfusu en kalabalık ilçelerinden olan merkez Bağlar'da 12 ilkokul, 14 ortaokul, 11 lise var.
Beş Nisan Mahallesi'nde bulunan Yahya Kemal Beyatlı İlkokulu, 4 bin 300 öğrencisiyle ilçenin en kalabalık okullarından biri. Okulda üçü idareci, Eğitim-Sen üyesi 40 öğretmen açığa alınmış durumda.
Yeni eğitim-öğretim yılının ilk gününde gittiğim Yahya Kemal Beyatlı İlkokulu'nun duvarında bilgilendirme ilanları var. Ancak her gelen soluğu müdür yardımcısının odasında alıyor. Oda tıklım tıklım dolu.
Çocuğunun sınıfını öğrenmeye çalışan annelerin çoğu, okulda 40 öğretmenin açığa alındığından bihaber. Durumu öğrendiklerinde ise hepsinde aynı şaşkın ifade beliriyor.
Müdür yardımcısının önünde liste, başında büyük bir kalabalık. Odada her veliden ne olacak sorusuna büyük bir sabırla aynı cevabı veriyor:
"40 öğretmenimiz açığa alındı, bir haftaya kadar ne olacağı belli değil, siz her gün gelip sorun."
Odada bulunduğum yarım saat içinde müdür yardımcısı bu cevabı en az 200 veliye tekrarlıyor.
Biraz sonra odaya Ayşe, adında bir başka veli giriyor. İki çocuğu ile birlikte...
"Güneş Hoca'nın sınıfı hangisi?" diye soruyor. Müdür, öğretmenin açığa alındığını söylüyor.
"Ya Vasfiye Hoca?"
"O da açığa alındı."
Ayşe, öğretmenlerin akıbetini soruyor, ancak müdürün buna yanıtı yok.
Çocuklarını başka okula nakletmek istediğini söylüyor Ayşe. Ancak bunun çözüm olmadığını ve Diyarbakır'da birçok okulda aynı durumun yaşandığını öğreniyor. Bu cevap ne onu memnun ediyor, ne de diğer velileri.
"Ne olacak şimdi, biz de boykot mu yapalım?" diyor Ayşe ve tepki gösterip çıkıyor.
14 yıldır Yahya Kemal Beyatlı İlkokulu'nda görev yapan Güneş Hoca, açığa alınan öğretmenlerden. Tebligatı almaya gelmiş.
Öğrenci velileriyle karşılaşıyor, açığa alındığını söyleyince gözleri doluyor.
Bundan sonra nasıl bir sürecin yaşanacağını o da öngöremiyor ancak yerlerine ücretli öğretmenlerin alınacağını söylüyor.
Tebligatını alsa da hukuki süreçle ilgili kafasında bir sürü soru işareti var Güneş Hoca'nın. Ne yapacağına henüz karar verememiş daha.
Açığa alınan öğretmenlerin çoğu ise sendikaları aracılığıyla soruna çözüm bulmaya çalışıyor.
Diyarbakır Eğitim Sen merkezinde iki haftadır farklı eylemler yapılıyor. Oturma eylemi de onlardan biri.
Her gün açığa alınan yüzlerce öğretmen bu kararı boykot etmek için bir araya geliyor. Eyleme, açığa alınmayan arkadaşları da destek veriyor.
Görevleri iade edilmezse, bir hafta boyunca çok farklı protesto eylemleri gerçekleştireceklerini söylüyor, bu yanlıştan er geç dönüleceğine inanıyor açığa alınan öğretmenler.
Oturma eylemi bugün de sürüyor.
Şeyhmus adındaki bir öğretmen, geçen yılın son haftasında izinli olduğu için eyleme katılmadığını ve bu yüzden listede adı olmadığını söylüyor. Ama arkadaşlarına destek olmak ve bu kararın büyük bir yanlış olduğunu söylemek için her gün buraya geldiğini anlatıyor.
Açığa alınmadığına sevinemiyor Şeyhmus Hoca, aksine arkadaşlarına karşı mahçup olduğunu anlatıyor:
"O gün okulda olsam ben de savaşın, ölümlerin bitmesi için o barışçıl eyleme katılacaktım. Ancak tesadüfen izinliydim diye gitmedim. Ben bugün işbaşı yaptım ancak arkadaşlarımın çoğu açıkta. Vicdanen hiç rahat değilim."
Diyarbakır Valiliği'nden dün yapılan açıklamada ise bazı haber sitelerinde ve sosyal medyada yer alan ''Diyarbakır'da açığa alınan öğretmenler göreve iade ediliyor'' şeklinde haberlere atıf yapılmış, söz konusu öğretmenlerle ilgili soruşturmanın Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yürütüldüğü hatırlatılmıştı.
Açıklamada şu ifadeler yer alıyordu:
"Bu aşamada Bakanlık tarafından Valiliğimize ve İl Milli Eğitim Müdürlüğümüze iletilmiş herhangi bir liste bulunmamaktadır. Bu konuda Milli Eğitim Bakanlığımız tarafından başlatılan çalışmalar titizlikle yürütülmektedir.
"Halkımızın resmi makamlarca doğrulanmamış haberlere itibar etmemesi önem arz etmektedir."
