Diyarbakır Barosu, 57 gündür süresiz dönüşümsüz açlık grevi eylemi yapan HDP Hakkâri Milletvekili Leyla Güven'in sağlık durumunun kritik eşikte olduğunu açıkladı. Baro "Başta adalet bakanı olmak üzere, tüm yetkilileri sağduyuya davet ediyoruz" çağrısında bulundu.
Yaklaşık bir yıldır Diyarbakır Cezaevi'nde bulunan HDP Milletvekili Güven, "Abdullah Öcalan'ın üzerindeki ağır tecrit koşulları olduğunu" belirterek bunların kaldırılması talebiyle başlattığı süresiz dönüşümsüz açlık grevi eylemi 57'inci gününde.
Diyarbakır Barosu, cezaevlerinde devam eden açlık grevlerine ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Güven'in yargılama süreciyle ilgili bilgi paylaşılan açıklamada "Son olarak 30 Aralık tarihinde yapılan bu ziyarete, Leyla Güven, sağlık durumunun ağırlaşması nedeni ile katılamamış, bunun üzerine aynı odada kalan mahpuslar ile görüşülmüştür. Bu mahpuslar tarafından bizlere iletilen bilgilere göre Güven’in; kilo kaybı, ses ve ışığa hassasiyet, baş ağrıları ve baş dönmesi, yürümekte ve konuşmakta zorluk, halsizlik, tansiyon ve mide krampları yaşadığı belirtilmiştir. Belirtiler de göstermektedir ki bugün itibariyle açlık grevinin 57. gününe giren Güven için kritik eşiğe gelinmiştir" denildi.
Açıklamada, 8 Kasım’da yapılan ilk görüşmede Güven'in, açlık grevinin gerekçesini baroya şu şekilde ilettiği kaydedildi: “Bu kararı kendim hür iradem ile aldım. Türkiye’de tüm tutuklu ve hükümlülerin tabi olduğu bir dizi yasalar bulunmaktadır. Bu yasalar çerçevesinde tutuklu ve hükümlülerin hak ve yükümlülükleri de yasa ile belirlenmiştir. İmralı Cezaevinde tutulan Abdullah Öcalan, uzun süreden bu yana tecrit altında tutulmaktadır. Geçmiş dönemlerde de görüldüğü üzere, Öcalan’ın Kürt Halkı ve örgüt üzerinde önemli etkisi bulunmaktadır. Bu nedenle kendisi ile görüşmenin, Kürt Meselesinin demokratik yöntemlerle çözümü konusunda önemli bir katkı sunacağını düşünüyorum. Son olarak çocuklarımıza ve tüm topluma daha iyi bir gelecek sağlanması için bu eyleme başladım. Avukatları, kendisi ile görüşüp bu konuda kamuoyuna bilgi verene kadar bu eyleme devam edeceğim.”
Bir çok cezaevinde Güven'e destek amacıyla açıklık grevi eylemi yapıldığı belirtilen açıklamada "Baromuza yapılan bazı başvurularda ve kamuoyuna yansıyan bazı bilgilere göre açlık grevine giren mahpusların temel haklarına saygı gösterilemediği, yeterli miktarda su, şeker, tuz ve vitamin desteği sağlanmadığından şikayet edilmektedir" denildi.
Tutukluların avukat ve yakınlarıyla görüşmesinin temel bir hak olduğu vurgulanan açıklamanın devamında şöyle denildi: "Başta Sayın Güven olmak üzere diğer tüm mahpusların yaşamlarının daha fazla tehlikeye girmemesi için bu ayrımcı uygulamadan vazgeçilmesini, başta Adalet Bakanlığı olmak üzere ilgili diğer kurumları ulusal ve uluslararası mevzuatın gereğini yerine getirmeye davet ediyoruz."