Dışişleri tavrını değiştirdi, özüre karşı çıktı

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Burak Özügergin, “şehitlerine sahip çıktığını” vurgulayarak, bir grup aydın tarafından başlatılan “Ermenilerden özür dileme” kampanyasını “yanlış bir girişim” olarak gördüğünü bildirdi.

Özügergin, önceki gün konuyla ilgili değerlendirmesinde “Türkiye’de her konu rahatlıkla konuşulabilmeli” demişti.
Özügergin, konuyla ilgili soru üzerine dün yaptığı yazılı açıklamada, “Şehitlerimize sahip çıkıyoruz” dedi. Bakanlığın Ermeni iddiaları hakkındaki görüş ve düşüncelerinin bilindiğini belirten Özügergin, Dışişleri Bakanı Ali Babacan’ın bu hususları ifade ettiğini hatırlattı. 

Dışişleri: Her konu konuşulabilmeli

Sözcü: Yanlış bir girişim

Özügergin, “Bu kapsamda bir grupça başlatılmak istenen ‘özür dileme’ kampanyasını yanlış bir girişim olarak görüyoruz” diye konuştu.
Özügergin önceki günkü basın toplantısında, Türkiye’de her konunun rahatlıkla konuşulabilmesi gerektiğini belirterek, kamuoyunun olumlu ya da olumsuz tepki ve görüşlerinin, Türk dış politikasının oluşmasında dikkate alınması gerektiğini belirtmişti.
Brüksel’de dün bir basın toplantısı düzenleyen Dışişleri Bakanı Ali Babacan da, “Ermenilerden özür dileme” kampanyasıyla ilgili olarak, “Bu tür tartışmaların, hele hele (Ermenistan’la) müzakere sürecinin devam ettiği böyle bir dönemde hiç kimseye faydası yoktur, üstelik müzakere sürecine zarar verebilecek tartışmalardır” dedi.

Babacan: Faydası yok

Dışişleri Bakanı Ali Babacan da, kampanyaya bakışının sorulması üzerine şunları söyledi: “Biliyorsunuz bu konunun farklı boyutları var. 1915 olaylarıyla alakalı perspektiften bakarsanız Türkiye olarak kendimizle barışık, tarihimizle barışık bir ülkeyiz, bizim tarihimizden çekinecek, korkacak hiçbir şeyimiz yok. Bu anlayışla biz 2005’te tarih komisyonu önerisini bunun için istedik.
Dedik ki ‘bu tartışmaları öyle bilen bilmeyen insanlar yapmasın, bu tartışmalar dünyada farklı parlamentolarda parlamenterlerin evet, hayır oylarıyla yürümesin, tarihi tarihçiler yazsın.’ Bu görüşümüzde, bu teklifimizde hâlâ aynen durmaktayız.”