DHA YURT BÜLTENİ-6

Terör örgütü PKK/PYD-YPG Afrin\'de \'kıyafet\' değiştiriyor 

Türk Silahlı Kuvvetleri\'nin Afrin\'deki PKK/PYD-YPG terör örgütüne ait barınak ve sığınakları vurmasının ardından örgütün Afrin\'deki üst düzey yöneticilerinin mevzilerdeki teröristlere sivil halkmış gibi görünmeleri için kıyafet değiştirmeleri talimatı verdikleri tespit edildi. 
Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından 19-20 Ocak 2018 tarihlerinde PKK/PYD-YPG terör örgütü tarafından Afrin bölgesinden açılan taciz ateşlerine meşru müdafaa kapsamında mukabelede bulunuldu. PKK/PYD-YPG terör örgütü mensuplarınca kullanılan barınak ve sığınakların vurulmasının ardından Afrin\'deki örgütün üst düzey yöneticilerinin mevzilerdeki teröristlere  sivil halkmış gibi görünmeleri için kıyafet değiştirmeleri talimatı verdiği ortaya çıktı.  Yerel kaynaklardan alınan bilgilere göre;  Terör örgütü yöneticilerinin Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından yapılan  atışlarla verilen zayiatı sivil halkmış gibi gösterme gayreti içinde olduğu belirtildi. 
Fırat Kalkanı Harekatı\'nda El Bab\'ın DEAŞ\'tan temizlenmesi sırasında sivil halkın zarar görmemesi için büyük bir hassasiyet gösteren Türk Silahlı Kuvvetleri\'nin  Afrin operasyonun da bölgede yaşayan sivilleri zarar görmemesi için  büyük bir çaba sarfettiği öğrenildi.

Görüntü Dökümü
------------------------
-HATAY - KİLİS (ARŞİV) 
-Afrin bölgesinden çekilen görüntüler  

Haber: Murat VAROL / ANKARA, (DHA) -

==========================================

Erzincan\'da kar ve tipi nedeniyle 32 köyün yolu kapandı

ERZİNCAN\'ın yüksek kesimlerinde etkili olan kar yağışı nedeniyle 32 köy yolu ulaşıma kapanırken, İl Özel İdaresi\'ne bağlı karla mücadele ekipleri kapalı köy yollarındaki çalışmalarını sürdürüyor.
Erzincan\'ın yüksek kesimlerinde iki gündür etkili olan yağışlı hava köylerde ulaşımı olumsuz etkiliyor. Refahiye\'de 14, Tercan\'da 10, Çayırlı’da 3, Üzümlü\'de 3, İliç ve Kemaliye’de 2 olmak üzere toplam 32 köy yolu ulaşıma kapandı. İl Özel İdaresi kapalı köy yollarının yeniden ulaşıma açılabilmesi için 8 greyder, 2 dozer, 4 bıçaklı kamyon, 5 kepçe olmak üzere 25 ekiple karla mücadele çalışmalarını sürdürüyor. 
Yoğun kar yağışı altında Üzümlü ilçesi\'ne bağlı Büyükköy\'e ulaşan karla mücadele ekiplerini köylüler sevinçle karşıladı. Senenin ilk karının yağdığı yaklaşık 2 bin metre yükseklikteki köyde kapanan yollar greyder yardımı ile açıldı. Köylüler özel idare ekiplerine teşekkür ederek, bu yıl kar yağışın az olması nedeniyle kuraklık yaşanmasından korktuklarını söylediler.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Köy yollarında karla mücadele çalışması
-İş makinelerinin çalışmasından genel detay görüntü
-Köylülerin açıklaması

Haber Kamera: Coşkun MENEK/ Erzincan/ DHA)

================================================

Karlıova\'da 20 kilometre uzaklıktakaki köyde yaşayan 2 hastaya 4 saate ulaşıldı

BİNGÖL\'ün Karlıova ilçesinde etkili olar kar yağışı nedeniyle yolu kapanan Bahçe köyünde yaşayan kalp hastası Sabiha Şahin ile diyaliz hastası Bayram Şahin\'e, sağlık ve İlçe Özel İdare ekiplerinin 4 saat süren çalışmadan sonra ulaşıldı.
Karlıova ilçesine 20 kilometre uzaklıkta bulanan Bahçe köyünde yaşayan 47 yaşındaki kalp hastası Sabiha Şahin ile 50 yaşındaki diyaliz hastası Bayram Şahin\'in fenalaşmaları üzere yakınları tarafından sağlık ekiplerine haber verildi. Karlıova Devlet Hastanesi\'nde bulanan paletli ambulans ile İlçe Özel İdaresi ekipleri, Bahçe köyündeki 2 hastaya ulaşmak için hareket etti. İlçe Özel İdare ekipleri, karla mücadele araçlarıyla 1\'i paletli olmak üzere 2 ambulansın geçmesi için yol açma çalışması yaptı. 4 saat süren çalışmanın ardından Bahçe köyüne gelen sağlık ekipleri, kalp hastası Sabiha Şahin ile diyaliz hastası Bayram Şahin\'i, burada yaptıkları ilk müdehalanin ardından Karlıova Devlet Hastanesi\'ne getirerek tedavi altına alındı.
Köy sakinleri zor şartlar altında köye ulaşan sağlık ve İlçe Özel İdare ekiplerine teşekkürlerini iletti.

Görüntü Dökümü:
-Paletli ambulanstan görüntü
-Ekiplerin yol açma çalışmaları
-Sağlık ekiplerin köye ulaşmaları
-Hastalaların ambulansa alınmaları
-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Serkan BİNGÖL/KARLIOVA (Bingöl), (DHA)- 

===================================================

Başbakan Yardımcısı Işık\'tan RTÜK açıklaması: Modern yönetim anlayışında ceza kesmek en son çare olmalı

BAŞBAKAN Yardımcısı Fikri Işık, RTÜK\'ü herkesin ceza kesen, asık suratlı bir kurum olarak gördüğünü belirterek, \"Aslında bu doğru değil, modern yönetim anlayışında ceza kesmek en son çare olmalı. Rehberlik esas amaç olmalı\" dedi.
RTÜK\'ün \'Radyo ve Televizyonlarda Doğru, Güzel ve Anlaşılır Türkçe Kullanımının Yaygınlaştırılması Projesi\" kapsamında Kocaeli\'nin Başiskele ilçesinde bulunan bir otelde düzenlenen RTÜK Marmara Bölge Toplantısı\'na Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, RTÜK Başkanı Prof Dr. İlhan Yerlikaya, Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürü Mehmet Akarca, bölgedeki radyo ve televizyon temsilcileri ile çalışanları katıldı. RTÜK\'ün çok değerli çalışmalar yaptığını söyleyen Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, \"RTÜK\'ün sadece ceza kesen bir kurum olmadığını, sadece insanların elinde sopa gördüğü, sopasından korkulan bir kurum olması bizim arzu ettiğimiz bir şey değil. Biraz evvel sosyal medyada da RTÜK\'teyiz diyince, \'Ne oldu, ceza mı yediniz?\' diye esprileri ben gördüm. Doğrusu RTÜK diyince herkes ceza kesen, asık suratlı bir kurum olarak görüyor. Aslında bu doğru değil, modern yönetim anlayışında ceza kesmek en son çare olmalı. Rehberlik esas amaç olmalı. RTÜK\'ün bu alanda yaptığı çok değerli çalışmalar var. Ben bu çalışmaların bundan sonra da artarak süreceğine inanıyorum. Bu toplantıda aslında radyolarımızda, televizyonlarımızda Türkçenin daha doğru güzel ve anlaşılır kullanılması için çok önemli ve rehberlik ve yönlendirme çalışması. RTÜK şunu rahatlıkla yapabilir, \'Sen Türkçeyi doğru kullanmıyorsun, sana şu maddeden şu cezayı kesiyorum\' diyebilir. Bunu yapmak yerine sorun nerede, eksik nerede, bu sorunu giderebilmek için ne yapabiliriz? anlayışından hareketle bu toplantılar düzenleniyor. Ben bu toplantıları çok nemli ve değerli görüyorum\" dedi.

DİLİMİZ GELECEĞİMİZDİR
Diline sahip olmayan bir ülkenin geleceğine sahip olma şansı olmadığını belirten Işık, konuşmasını şöyle sürdürdü:
\"Dilimiz kimliğimizdir, dilimiz aynı zamanda da geleceğimizdir. Diline sahip olmayan bir ülkenin geleceğine sahip olma şansı da yoktur. Dilimize ne kadar hakimseniz, ne kadar güzel kullanıyorsanız inanın geleceğe o kadar sağlam adımlarla bakabilirsiniz. Eğer bir ülkeye husumet besliyorsanız, bir ülkeye bir grup veya bir yapı husumet besliyorsa uzun vadede sonuç alacağı en büyük saldırı dile yönelik saldırıdır. Çünkü dil bozulursa, kültür çok ciddi zarar görür. Kültürün zarar görmesi medeniyet değerlerinin aşınmasına sebep olur, medeniyet değerlerinin aşınması da bir milletin hiç kuşkusuz beka sorunu ortaya çıkar. Dile yönelik saldırıyla aslında düşman ordularının sınırdan bir ülkeye saldırısı arasında çok da bir fark yoktur. Bir dönem Türkçe maalesef Fransızcanın tahakkümü altındaydı. Biraz da özentiden kaynaklanan Fransızca kelimeleri kullanmak bir farklılık alameti olarak görülüyordu. Şimdi maalesef sadece Türkçe değil, pek çok dünya dili İngilizcenin tasallutu altındadır. Bazen özenti, bazen dikkatsizlik, bazen bilmemezlik dilimizi maalesef İngilizcenin ciddi şekilde tasallutu altına girmesine sebep oldu. Buna karşı direnmeliyiz, dilimizi özellikle bizdeki çok güzel kelimeleri bırakıp da İngilizce kelimeleri kullanma hastalığından kurtarmamız gerekiyor. Sosyal medyada gördüm \'plaza dili\' diye birçok güzel bir parodi var. Şu anda bu Türkçe için geçerli değil, sadece pek çok dünya dilleri için aynı sorunlar yaşanıyor ama buna karşılık ülkelerin çok önemli tedbirleri de var. Bu tedbirlerin alınması konusunda sizler çok önemli ve kritik bir konumdasınız. Ak Parti\'nin ilk yıllarında bizim dış ticaretten sorumlu devlet bakanımız Çin\'e gidiyor ve fındık satacak. Çin\'de ilgili mevkidaşıyla görüşme yapıyor, fındığı tanıtıyor. Tabi her Çinli bir fındık yese ne kadar fındık satılır muhabbetleri falan yapılıyor. Çinli bakan müsteşarını çağırıp talimat veriyor, önce fındığa Çince bir isim bulun sonra da ithalatını serbest bırakın. Şimdi milletçilik bu, biz Türkler sözde dünyanın en milliyetçi insanlarından bir tanesiyiz ama iş icraata döndüğünde maalesef hepimiz bir tarafa yan çiziyoruz. Bu noktada özellikle televizyon dilin düzgün kullanılması açısından çok önemli bir fonksiyona sahiptir\"

TÜRKÇE KURALLARINA UYGUN KULLANILMALIDIR
RTÜK Başkanı Prof Dr. İlhan Yerlikaya radyo ve televizyon yayınlarında Türkçenin iyi bir şekilde kullanılmasının her zaman önem taşıdığını ifade ederek, şöyle konuştu:
\"Yayınlardaki dil yanlışları kısa sürede tüm topluma yayılmakta, televizyon sunucularının, reklam yıldızlarının, dizi kahramanlarının kullandıkları ifadeler toplumun diline yerleşmekte. Hatta bazen pelesenk olmakta. Gündelik hayatta da bunu sık sık kullanmaktayız. Radyo Televizyon Üst Kurulu\'nun talebi üzerine Türk Dil Kurumu 1999 yılında hazırlanan bir raporda dilin özensizce ve keyfi kullanmanın radyo ve televizyon yayınları aracılığıyla toplumun dilini etkilediği ve iletişimi zorlaştırdığı belirlenmiştir. Yayınların bir çoğunun dilin yozlaşmasına yol açtığını yerli film ve dizilerde toplum içerisinde söylenmesi çirkin olan görgü kurallarına ters düşen pek çok kaba kelimenin sarf edilmesine dikkat çekilmiştir. Yayın kuruluşlarında Türkçenin kullanımını konusunda bir denetleme mekanizmasının bulunmadığı, ancak bizim isteğimiz kurumların içerisinde böyle bir denetleme mekanizmasının olması. Ancak böyle bir şeyin olmadığını belirtiyorlardı önceki toplantılarda. Fakat şimdilerde yavaş yavaş bunu yapmaya başladılar. Pek çok sunucunun imla kılavuzu, sözlük gibi kaynakları kullanmadığı anlaşıldığı ve yayınlarda kullanılan sözcük sayısının 500 ile bin kelime arasında değiştiği ifade edilmiştir. Radyo ve televizyon yayınlarında Türkçenin kurallarına uygun olarak kullanılması toplumu oluşturan bireylerin dili doğru kullanmaları açısından önem taşımaktadır. Bizim sorumluluk alanımız olmasa da sosyal medyada da Türkçenin doğru ve güzel kullanımıyla ilgili başka çalışmaların yapılması gerektiği kanaatindeyiz\"

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Başbakan Yardımcısı Fikri Işık\'ın konuşması
-RTÜK Başkanı Yerlikaya\'nın konuşması
-Salondan detaylar

HABER:ERGÜN AYAZ-ALİŞAN KOYUNCU-BAŞİSKELE- (DHA)

============================================

Pedagog Orhan: Öğrenciler, bilgisayarda vakit geçirirse beyin hücreleri hasara uğrar

KONYA\'da Uzman Pedagog İshak Orhan, sömestirde öğrencilere sosyal aktiveler yaptırılması gerektiğini belirterek, \"Çocuklar evde bilgisayar, telefon ve televizyonla vakit geçiriceklerse çocuklarımız yorgun okula başlayacaklar ve beyin hücrelerini hasara uğratacaklar\" dedi.
Uzman Pedagog İshak Orhan, öğrenci ve velilerin sömestiri nasıl geçirmesi gerektiği konusunda tavsiyelerde bulundu. Başarılı öğrencilerin karne ödülününde abartıya kaçılmamasına dikkat çeken İshak Orhan, şöyle dedi:
\"\'Başarılı çocuklarımızı elbetteki ödüllendirebiliriz ama abartılmamalıdır. Başarısız çocuklarımıza da kızılmamalı. Onlar başarısızsa, biz başarısızız demektir. Biz yeterince ilgilenmediğimiz için başırısızlardır.\"
Sömestirde öğrencilere sosyal aktiveler yaptırılması gerektiğini belirten Uzman Pedagog Orhan, şunları söyledi:
\"Çocuklarımızın 4 ay boyunca ders çalıştı. 15 gün boyunca çocuklara spor, müzik, gezi gibi farklı alternatifler bulmak zorundayız. Bu alternatifler sağlanabilirse sorun yok. Ancak çocuklar evde bilgisayar, telefon ve televizyonla vakit geçiriceklerse çocuklarımız 15 gün bittiğinde tamamen yorgun bir şekilde okula başlayacaklar ve beyin hücrelerini hasara uğratacaklar. Çocuklara ödev verilecekse kendilerini geliştirebilekleri şekilde ödevler verilmeli. Bunlar zorunlu değil, çocukların da istediği gönüllü şeyler olmalı.\"
4 AYDA ÖĞRENDİKLERİNİ 15 GÜNDE UNUTABİLİRLER
Çocukların anne ve babalarıyla iyi zaman geçirmeleri gerektiğini de belirten Orhan, aksi takdirde çocukların 4 ayda öğrendiklerini 15 gün içerisinde unutacaklarını söyledi. Orhan, \"İmkanları varsa, çalışan anne-babalar mümkünse birisi işinden izin alsın. Çocuklarıyla ciddi bir şekilde ilgilensin. Programlar yapsın. Bu arada farklı şehirlere gidilebilir. Bulunduğu şehirdeki güzel yerler gezilebilir. Çocuklarıyla kaliteli zaman geçirsinler. Spora göndersinler çocuklarını. Özel yeteneklerini geliştirebilecek aktiveteler yaptırsınlar. Bu çocukların zihinlerini daha da geliştirecek, onları daha da dinlendirecektir.\"

Görüntü dökümü:
------------------------------
-İshak Orhan röp
-İshak Orhan detaylar
-Karne alan çocuklar

Haber-Kamera:Tolga YANIK/KONYA,(DHA)

============================================

Konferansta sesi duyulan yavru kedi, düştüğü yerden kurtarıldı

ANTALYA\'da Muratpaşa Belediyesi\'nin çatısından kültür merkezinin havalandırma boşluğuna düşen yavru kediyi konferans sırasında fark edenler, kurtarmak için seferber oldu. Belediye personeli tarafından kurtarılan kedinin tedavisi yapıldı, sütle beslendi.
Soğuk havalarda sokak hayvanlarının girişine izin verilen Muratpaşa Belediyesi\'nin çatı kısmına çıkan kedi, burada doğum yaptı. Yavrulardan biri çatıdan kültür merkezinin havalandırma boşluğuna düştü. Kültür merkezindeki konferans sırasında kedi sesi duyanlar, çevreyi araştırdı. Sesin, havalandırma boşluğundan geldiği tespit edildi. Bunun üzerine belediye görevlerine haber verildi. Etkinlik devam ederken teknik görevliler duvardaki paneli sökerek yavru kediyi bulunduğu yerden kurtardı.
Düşmenin etkisiyle hafif yaralı olduğu belirlenen kedi, belediyenin girişindeki Turunç Masa\'ya götürüldü. Belediye personeli tarafından süt verilerek beslenen kedinin bir gözünün iltihaplandığı belirlendi.
Veteriner İşleri Müdürlüğü\'nde gözünün yanı sıra yaralarına müdahale edilerek tedavisi yapılan kedi, bir süre gözetim altında tutulacak.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------------
Personelin duvardaki tahtadan bölümü sökerken görüntüsü
Yavru kedinin düştüğü yerden çıkartılması
Personelin kediyi severken görüntüsü
yavru kediye süt verilmesi
Veteriner işleri ekibinin yavru kediyi alıp gitmesi

Haber-Kamera: Mehmet ÇINAR/ANTALYA,(DHA)

=============================================

Ekmeğin içinden çıkan madde şaşkınlık yarattı

DENİZLİ\'de Merkezefendi ilçesi Hallaçlar Mahallesi\'nde yaşayan Abdullah Çağdaş\'ın sabah kahvaltısı için bakkaldan aldığı ekmeğin içinden çay kaşığı çıktı. Çağdaş, çektiği videoyu sosyal medya hesabında paylaşırken, Fırıncılar Odası da inceleme başlattı.
Hallaçlar Mahallesi\'nde oturan Abdullah Çağdaş, geçen çarşamba günü mahalle bakkalına giderek sabah kahvaltısı için ekmek aldı. Evine giden Çağdaş, kahvaltıyla birlikte ekmeği yemek için böldüğü sırada içinden çay kaşığı çıktığını görünce şok yaşadı. Kaşıklı ekmeğin vidosunu çeken Çağdaş, sosyal medya hesabında paylaştı. Paylaşımın ardından ilginç yorumlar gelmeye başladı. Videoyu izleyenlerin; \'Birde çatal, bıçak koyaydın, bu kadar cimri olma fırıncı\', \'Bakarsın altın bile çıkabilir, almaya devam\', \'Ağabey hayırlısı olsun, almaya devam et takımı düzersin\', \'Ekmeğin gerisini de alın da kaşığın takımı tamamlansın\', \'İnşallah tabağı başka sefere bol şans tebrikler\' ve \'Ekmeği oradan al devamlı takım yaparsın\' yorumları dikkat çekti.
Denizli Fırıncılar Odası Başkanı Bekir Karadaban, konuyla ilgili inceleme başlattıklarını söyledi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
- Çekilen videoda kaşıktan görüntü
- Abdullah Çağdaş\'ın ekmek aldığını anlatması
- Ekmeğin içinden kaşık çıktığını anlatması

Haber: Ramazan ÇETİN / DENİZLİ, (DHA)

===================================================