DHA YURT BÜLTENİ-2

1)ERZURUM\'DA İNSAN KAÇAKÇILARINA ŞAFAK OPERASYONU; ÇOK SAYIDA GÖZALTI

ERZURUM\'da polis ekipleri, şafak vakti insan kaçakçılarına yönelik operasyon düzenledi. Baskınlarda çok sayıda insan kaçakçısı ve kaçak yakalandı. Erzurum Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele şubesi ekipleri, bugün saat 05.30 sıralarında insan kaçakçılarına yönelik operasyon düzenledi. Özel Harekât polislerinin de destek verdiği yaklaşık 100 polis, önceden belirlenen 12 eve eş zamanlı baskın yaptı. Polis ekiplerinin kapıları kırarak girdiği baskınlarda, insan kaçakçıları ve kaçaklar yataklarında yakalandı. Merkez Yakutiye ilçesinin Mahallebaşı Semti\'nde bir apartmana düzenlenen operasyon sırasında kaçaklar, yanlarında bulunan 2 tabancayı pencereden bahçeye attı. Yaklaşık 15 dakika süren operasyonda polis, çok sayıda insan taciri ve kaçağı gözaltına aldı.
Operasyon, Emniyet Müdürlüğü\'nün foto film şubesi tarafından drone ile de havadan görüntülendi.  İnsan tacirleri ve kaçaklar, Emniyet Müdürlüğü\'ne götürüldü.

Görüntü Dökümü
---------------------
-Polislerin emniyet müdürlüğünden çıkışı
-Özel Harekat timleri evlere girerken
-Evlerde yakalanan kaçakcılar ve gocmenler
-Bahçeye atılan iki tabancalar
-Baskını evlerinin penceresinden izleyen atandaşlar
-Drone ve drone görüntüleri

Haber-Kamera: Turgay İPEK / ERZURUM, (DHA)

=========================================================

2)KÜÇÜK SEÇKİN UYGUN İLİĞİ BEKLİYOR

İZMİR\'de tedavi gören kemik iliği yetmezliği \'fankoni aplastik anemi\' hastası 11 yaşındaki Seçkin Taşdemir, 4 yıldır nakil için bekliyor. Sağlığına kavuşup sokakta oynamak istediğini söyleyen Seçkin Taşdemir, \"Hasta olduktan sonra sokağa çıkamıyorum. Enfeksiyon kapma riski var. Sağlığıma kavuşursam her sağlıklı çocuk gibi arkadaşlarımla oynamak istiyorum\" dedi. 
Manisa\'nın Köprübaşı ilçesinde yaşayan ve çiftçilik yapan 32 yaşındaki Metin Taşdemir ile ev hanımı 31 yaşındaki Birgül Taşdemir çiftinin 2 çocuğundan büyüğü 11 yaşındaki Seçkin Taşdemir\'in kemik iliği yetmezliği rahatsızlığı olan \'fankoni aplastik anemi\' hastası olduğu anlaşıldı. Sünnet için 4 yıl önce yapılan kan tahlilinde hastalık ortaya çıkınca aile tedavi için hastanenin yolunu tuttu. İzmir Dr. Behçet Uz Hastanesi\'nde tedavisine başlanan Seçkin Taşdemir\'e ilik nakli yapılması gerektiği belirtildi. Ancak aile yakınlarından alınan doku örnekleri uyumlu çıkmadı. 4 yıl boyunca ayda 4 kez Manisa\'dan İzmir\'e gelen Taşdemir çifti, çocuklarının tekrar sağlığına kavuşması için vatandaşlardan hastaneye gelerek bağışçı olmalarını istedi. 
Seçkin Taşdemir\'in dedesi 52 yaşındaki Yüksel Taşdemir, \"4 yıl önce torunumun kemik iliği yetmezliği hastası olduğu, ilik nakli yapılması gerektiği ortaya çıktı. Vatandaşlarımızı ilik nakli için kan bağışında bulunmaya çağırıyorum. Kan verip torumuza umut olabilirler. Yardım için herkese çağrıda bulunuyorum\" dedi. Seçkin Taşdemir\'in babası Metin Taşdemir ile anne Birgül Taşdemir de 4 yıldır Manisa\'dan İzmir\'e gidip geldiklerini, maddi durumlarının kötü olduğunu belirtip, \"Tek isteğimiz çocuğumuzun tekrar sağlığına kavuşması. Bir türlü uygun ilik bunamadı. Vatandaşlara sesleniyoruz. Lütfen hastaneye gelip ilik için bağışçı olsunlar\" çağrısı yaptı.  
Yaşıtları gibi sokağa çıkmak isteyen Borlu Gazi Ortaokulu 6\'ıncı sınıf öğrencisi Seçkin Taşdemir ise, \"Hasta olduktan sonra sokağa çıkamıyorum. Enfeksiyon kapma riski var. Sağlığıma kavuşursam her sağlıklı çocuk gibi arkadaşlarımla oynamak istiyorum\" dedi. Büyüyünce polis olmak istediğini söyledi.
--- KUTU ---
FALCONİ APLASTİK ANEMİSİ NEDİR?
Falconi aplastik anemisi, doğuştan bozuklukların olduğu genetik kökenli bir kemik iliği yetersizliğidir. Damarlarda dolaşan kanda bulunan alyuvarlar (dokulara oksijen taşırlar), akyuvarlar (savunma hücreleridir) ve kan pulcukları (pıhtılaşmada görevlidirler) sürekli olarak ölürler ve yenilenirler. Bu hücreler kemiklerin orta boşluğundaki kemik iliğinde yapılırlar. Aplastik anemi denilen kansızlık türünde kemik iliğinin tümüyle yetersiz çalışması ile alyuvarların yanı sıra akyuvarlar ve kan pulcukları da azalır. Böylece vücudun savunma sistemleri çalışmadığından kansızlık ile birlikte enfeksiyonlara eğilim artar ve kanama eğilimi artar. 

Görüntü Dökümü
---------------------------:
- Seçkin Taşdemir ve annesi  Birgül Taşdemir görüntü
- Seçkin Taşdemir konuşma 
- Genel ve Detay görüntü

Haber: Kadir ÖZEN- Kamera: İZMİR, (DHA)

=========================================================

(ÖZEL)

3)ERKEK KUAFÖRÜ KADINLARDAN, SAÇ VE SAKAL TIRAŞI

İZMİR\'de erkek kuaförlüğü yapan Ayla Yücel ile Gülcan Aşkoroğlu, meslektaşlarının tahtını salladı. Saç, sakal, manikür, pedikür gibi birçok işlemi yapan erkek kuaförü kadınlar, işlerinde oldukça iddialı. İzmir Berberler Esnaf ve Sanatkarlar Odası\'nın desteğini de alan kadın berberler, müşterilerden zaman zaman \'Çirkin kesmezsiniz değil mi\' gibi ilginç tepkiler aldıklarını söyledi.  İzmir\'in Konak ilçesinde erkek kuaförlüğü yapan Ayla Yücel ile Gülcan Aşkoroğlu, görenleri şaşırtıyor. Gülcan Aşkoroğlu, 18 yıldır bu işi yapıyor. Erkek kuaförü olarak çalıştırılan işyerini devraldığında burayı kadın kuaförüne çevirmek istediğini söyleyen Gülcan Aşkoroğlu, daha sonra bu fikrinden vazgeçtiğini anlattı. Erkek kuaförü olarak hizmet vermeyi sürdürdüğünü ve mesleğini severek yaptığını, ayrıca bu işten para kazanarak evinin geçmini sağladığını ifade eden Gülcan Aşkoroğlu, 2 oğlunun olduğunu ve onların tıraşlarını da kendisinin yaptığını söyledi. Aşkoroğlu, \"Beni gören ve şaşıran çok fazla insan var. Ama daha sonra alışıyorlar. Dükkana giren ve beni gören müşterilerden bazıları direk \'Çirkin kesmezsiniz değil mi\' diye soruyor. Ben de \'Canınız sağ olsun, ücret almayız\' diyorum. Tıraşını olduktan sonra da daimi müşterim oluyor\" dedi. 
Türkiye\'de kadınların bu mesleği yapmasını çok istediğini söyleyen Gülcan Aşkoroğlu, erkeklerin kadın kuaförlüğü yaptığını anımsatarak, \"Kadın neden erkek kuaförlüğünü yapmasın? Aslında hassas, nazik bir iş. Bu işi kadınların yapması lazım\" diye konuştu. Avrupa ülkelerinde bu mesleği genelde kadınların yaptığını söyleyen Gülcan Aşkoroğlu, ancak Türk kültüründe bu tür durumların yadırgandığını vurgulayarak şunları söyledi: 
\"Türkiye\'de kadınların berber olma durumu yadırgandığı için ben de örnek olmaya çalışıyorum. İşimi severek yapıyorum. Bütün müşterilerim de beni destekliyor. Desteklekleri için şanslıyım.\" 
Bazı kadınların kendisini gördüğünde şaşırdığını, kimilerinin ise mutlu olduğunu ve tebrik ettiklerini kaydeden Aşkoroğlu, \"Bu işi nasıl yaptığımı soran kadınlar da oluyor. Kadınları yanıma alıp yetiştirmek istiyorum. Ama bu da yetenek işi, kadın veya erkek çok fark etmiyor. Ben işimde çok titizim o nedenle müşterilerim memnun kalıyor\" dedi.  
\"EN BÜYÜK DESTEKÇİM AİLEM\"
Ayla Yücel de uzun süredir erkek kuaförlüğü yapıyor. \"Beni yadırgayanlar da oluyor takdir edenler de\" diyen Yücel, genelde olumlu tepkiler aldığını belirtti. Hafta sonları asker müşterilerin geldiğini, ancak kendisini gördüklerinde içeri girmekte tereddüt ettiklerini belirten Yücel, daha sonra ise önyargıların kırıldığını söyledi. Zaman zaman \"Burada ne işin var, evinde otur. Sizin gibiler yüzünden bu ülke bu halde\" diyenlerin olduğunu, fakat işini titizlikle yaptığını gördüklerinde kendisine saygı duyduklarını kaydeden Yücel, en büyük destekçisinin ise anne ve babası olduğunu ifade etti. Yücel, erkek kuaförü olmasındaki nedenleri de şöyle paylaştı: 
\"Normalde kadın kuaföründe manikürcü olarak çalışıyordum. Müşterilerim genelde yurt dışına giden insanlardı. Bana \'Manikür ve pedikür ile kalma, Avrupa\'da bütün berberler kadın\' dediler. Ben de çevremdekilerin verdiği cesaret ile burayı alarak çalışmalara başladım. En büyük destekçim babam ve annem.\" 
Kadınların iş ayrımı yapmamasını ve bu mesleğe girmesini istediğini söyleyen Ayla Yücel, hemcinslerinin kendilerini göstermelerini ve hayata bir yerden başlamaları gerektiğini kaydetti.
KADIN BERBERLERİ TERCİH EDİYORLAR
Kadın kuaförlerde saç ve sakal tıraşı olan Mustafa Varda, buraya gelen arkadaşlarından çok olumlu şeyler duyduğunu, o nedenle kadın berberleri tercih ettiğini söyledi. Kadınların bu işi yapmasına normal gözle bakılmadığını fakat çok normal ve güzel bir durum olduğunu vurgulayan Varda, bundan sonra da kadın kuaföre gideceğini belirtti. Yine müşterilerden Enes Erciyas da kadın kuaförleri destekleyerek, \"Ablamızı tebrik ediyorum. Kadınlara örnek olacak bir iş yapıyor. Cidden çok başarılı mesleğinde. Biz de uzun süredir tıraş olmak için sıra bekliyoruz\" dedi. 
\"ONLARLA GURUR DUYUYORUM\"
İzmir Berberler Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Şükrü Bilgin, odaya kayıtlı 3 bin üyenin bulunduğunu ama Yücel ile Aşkoroğlu\'nun kendileri için özel bir yere sahip olduğunu söyledi. Kadın üyelere ihtiyaçlarının olduğunu belirten Şükrü Bilgin, \"Müşterilere güleryüzlü davrandıkları için herkes onlardan çok memnun. Biz de arkadaşlarımızdan son derece memnunuz. Mesleği severek yapıyorlar. Esnaf olmak çok zor. Hele cadde üzerinde mekan çalıştırmak daha da zor. Bunun zorluklarına göğüs gerdiler. Kendileri ile gurur duyuyoruz. Erkek üyelerimiz bile bu cadde üzerinde dükkan açmaya cesaret edemediler. Üyelerimizi ilk önce bizim sahiplenmemiz lazım\" dedi. Kadınların bu işi yapmak istediklerini duyunca şaşırdıklarını diye getiren Bilgin, daha sonra üyelerine destek verdiklerini kaydetti. 

Görüntü Dökümü
-------------------------
-Erkek kuaförü kadınlarla röp.
-Müşterilerle röp.
-İzmir Berberler Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Şükrü Bilgin ile röp. 
-Kadınların erkekler, müşterilere saç tıraşı yaparken görüntü
-Detay ve genel görüntü

Haber: Umut KARAKOYUN- Kamera: Tekin GÜRBULAK /İZMİR, (DHA)

========================================================

4)SELİMİYE\'NİN KENTSEL TASARIM PROJESİ, \'YEMİŞ KAPANI HANI\'NA TAKILDI

EDİRNE Belediye Başkanlığı\'nın Selimiye Camii önündeki Yemiş Kapanı Hanı\'nın Koruma ve Konservasyon Projesi\'nde Edirne Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu\'nun aldığı Yemiş Kapanı Hanı\'nın korunması kararı Kültür Varlıklar Yüksek Kurulu\'nda iptal edildi. Vakıflar Genel Müdürlüğü\'nün hanı yeniden ihya etmek istediğini söyleyen Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, \"Eğer bu han ihya edilirse, Selimiye Camii\'nin önünde 14 metre yüksekliğinde yeni bir yapı olursa Selimiye Camii\'nin UNESCO Dünya Mirası Listesi\'nden çıkarılması tehlikesi bulunuyor\" dedi. Edirne Belediye Başkanlığı, UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi\'nde bulunan Selimiye Camii Meydanı\'nı yeniden düzenlemek için 15 ay önce proje hazırladı. Yapılan çalışmalar sırasında yaklaşık 4 bin metrekarelik alanda 100 odalı olan ve Osmanlı döneminde \'meyve-sebze hali\' olarak kullanıldığı bilinen han kalıntıları ile duvarları toprak altından çıkarıldı. Edirne Belediye Başkanlığı han duvarlarının ve Mimar Sinan\'ın su yolu bulunan meydanın korunması için arkeo-park projesi hazırladı. Edirne Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu da alan için koruma kararı verdi.
\'SELİMİYE\'NİN SİLUETİ BOZULUR\'
Vakıflar Genel Müdürlüğü ise hanı yeniden ihya etmek için koruma kararını Kültür Varlıklar Yüksek Kurulu\'na götürerek itiraz etti. Yüksek kurul itirazı kabul etti ve koruma kararını kaldırdı. Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, hanın yeniden ihya edilmesinin Selimiye Camii\'nin önünde 14 metrelik bir yapıyla silueti bozacağını ayrıca UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi\'nden çıkarılabileceğini söyledi. İtiraz ve kararların alınmasının 8 ay sürdüğünü ifade eden Gürkan, \"Selimiye\'nin 2011\'de UNESCO Dünya Mirası Listesi\'ne alınmış olması nedeniyle hem Türkiye\'den hem de yurt dışından ziyaretçi geliyor. Edirne\'de yılda 3 milyon turist geliyor, bunlardan 2 milyonu Selimiye Camii\'ni ziyaret ediyor. Edirne\'ye gelen herkesi de bu kötü görüntüyle karşılaştırmak zorunda kalıyoruz. Vatandaşlar haklı olarak tepki gösteriyorlar. Edirne Belediyesi olara elimiz kolumuz bağlı. Vakıflar Genel Müdürlüğü hanın restorasyonu projesinin yapılmasını istiyorlar. Bu hanın ihya edilmesi demek. Görüştüğümüz bütün uzmanlar, Selimiye Camii\'nin siluetinin kaybedilmemesi görüşündeler. Eğer bu han ihya edilirse, Selimiye Camii\'nin önünde 14 metre yüksekliğinde yeni bir yapı olursa, yapılacak olan da replika olacak, orijinal olmayacak. Bu takdirde Selimiye Camii\'nin UNESCO Dünya Mirası Listesi\'nden çıkarılması tehlikesi bulunuyor\" dedi.
\'DÜNYA MİRAS LİSTESİNDEN ÇIKARILABİLİR\'
Mimar Sinan\'ın \'ustalık eserim\' dediği Selimiye Camii gibi bir eseri bu durumda bıraktıkları için üzgün olduklarını kaydeden Gürkan, \"Bütün insanlardan da bu nedenle özür diliyoruz. İki projemiz var burasıyla ilgili. Burası yaya bölgesi olacak, Selimiye\'nin araçların egzozdan ve yarattığı titreşimden etkilenmemesi için tamamen yaya bölgesi haline getirmek istiyoruz. Bu projemiz onaylandı, yine projeyle bağdaşık olarak ikinci aşamada da Edirne Belediyesi olarak kurtarma kazısını yapmış olduğumuz Yemiş Kapanı Hanı\'nın kalıntılarını koruyarak geleceğe taşımak istiyoruz. Edirne\'nin neresinde olursa olsun, yapılara silueti koruyarak karar veriyoruz. Hemen dibinde bir repkila yapıya sıcak bakılmaması mümkün değil. Sayın Cumhurbaşkanımızın da İstanbul\'un siluetiyle ilgili yakınmalarını ve şikayetlerini, üzüntüleri biliyoruz. Buradan Edirne Belediye Başkanı olarak, Selimiye Camii\'nin siluetinin kapanmaması için sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere bütün insanlığa çağrı da bulunuyorum. Lütfen Selimiye Camii\'nin siluetini korumaya devam edelim. Bu hepimizin tarihi görevi. Hem ecdadımıza karşı, hem de torunlarımıza karşı\" şeklinde konuştu.

PROF. DR. BİNAN: SELİMİYE\'YE İHANET OLUR
Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölüm Başkanı ve Restorasyon Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Can Binan da hanın yeniden ihya edilerek inşa edilmesi halinde Selimiye Camii\'nin Dünya Mirası Listesi\'nden çıkma durumu olmasa bile bunun sorgulanacağını ifade etti. Dünyada bu tür önemli arkeolojik alanların korunabilmesi için çok çeşitli yöntemler olduğunu kaydeden Prof. Dr. Binan, \"Şeffaf örtü altından tutulmasından, kısmen ortaya çıkarılması gibi bir çok seçenek var. Yemiş Kapanı Hanı\'nı yeniden yapmadan da bu hanı tanıtabiliriz. Eski Camii\'nden baktığınızda o görüntü tamamen yok olacak. Zeminden baktığınızda ne görüyorsanız Selimiye odur. Onu görmeyi engelleyecek bir yapı yapılırsa, hem o yapıya hem de Selimiye\'nin dünya mirası içindeki yerine ihanet olur. Türkiye\'de herkes aynı tarafta olmalı. Hepimiz Selimiye\'den taraf olmayız. İlk duyduğumda büyük bir şaşkınlık geçirdim\" diye konuştu.

Edirne\'yi Tanıtma ve Tava Ciğeri Koruma Derneği Başkanı Bahri Dinar ise Selimiye Camii önündeki kazı alanının bir \'enkazı\' andırdığını belirterek, \"\"Edirne\'nin ortasında bir enkaz. Bizim kimin neyi durdurup, neyi başlatacağı önemli değil. Biz esnaflar için bir an önce bu enkazın ortadan kaldırılarak en güzel hale getirilmesi önemli. Turistlerin bu çirkin görüntüyü görmemelerini istiyoruz. 4 yıldır neredeyse bu halde, Edirne turizmine zararı çok. Edirne\'ye gelenler şehrin ortasında enkazla karşılaştıklarında cevap vermekte zorlanıyoruz\" dedi.

Edirneli esnaflardan Arif Meriç de Sultan Ahmet ve Ayasofya\'dan örnekler vererek, \"Onların çevresi pırıl pırıl. Dünyada bir tane Selimiye Camii var çevresi kötü esnaf olarak ağlıyoruz. Dört senedir çevrildi böyle bırakıldı. Bu doğru değil, Selimiye Camii\'ne bu yakışmıyor. Selimiye Camii\'ne binlerce yabancı turist geliyor. yukarda bir yakut var, aşağıda da felaket var\" ifadelerini kullandı.

TARİHİ YEMİŞ KAPANI NARI
III. Murad döneminde, 1590\'lı yıllarda Türk-İslam mimarisinin şaheseri kabul edilen Selimiye Camii Arastası\'nın batı tarafında yaptırılan ve 100 odalı olduğu tahmin edilen hanın, zamanla harabeye döndüğü ve üzerinin toprakla kapatılarak Selimiye Meydanı\'na katıldığı belirtiliyor.

Görüntü Dökümü
-----------------------: 
Selimiye Cami ve kazı alanı yukarıdan 
Kazı alanı yerden genel detay
Recep Gürkan ile röp.
Yemişçi Kapanı hanı kalıntıları genel detay
Bahri Dinar ile röp. 
Detay görüntüler
Arif Meriç ile röp.
Selimiye Cami detayı
Prof. Can Binan ile röp.

Haber-Kamera: Engin ÖZMEN-Ali Can ZERAY/EDİRNE,(DHA)

============================================================

5)EVİNİN YANINDAKİ OTOBÜS DURAĞINI GÜZELLEŞTİRDİ

 BOLU\'da, 77 yaşındaki Şükrü Terzi evinin yanında bulunan otobüs durağını koyduğu Atatürk resimleri, halı, aynalar ve Türk bayraklarıyla güzelleştirdi. Günün büyük bölümünü eşiyle birlikte yaşadığı evinin yanında bulunan otobüs durağında geçiren Şükrü Terzi, otobüse binecek olan kişilere otobüsün geliş-gidiş saatlerini söylüyor. Şükrü Terzi, hobi edindiği otobüs durağını kendince güzelleştirmek için çaba harcıyor.
Bolu Yukarı Soku Mahallesi’nde oturan Şükrü Terzi, günün büyük bölümünü eşiyle birlikte yaşadığı evinin yanında bulunan otobüs durağında geçiriyor. Şükrü Terzi, otobüs durağını halı, kilim, çiçekler, çöp kovaları, Atatürk resimleri, aynalar ve Türk bayraklarıyla donattı. Şükrü Terzi, ayrıca durağa koyduğu duvar saatinin de belli aralıklarla pilini değiştiriyor. Gün boyu durakta otobüse binecek olan kişilere, otobüsün ezbere bildiği geliş-gidiş saatlerini söyleyen Şükrü Terzi, adres soranlara da yol tarifi yapıyor. Şükrü Terzi, ayrıca durağın temizlik ve bakımını de kendi isteğiyle yapıyor. Şükrü Terzi hobi edindiği otobüs durağını kendince güzelleştirmek ve insanlara yardımcı olmak için çaba harcıyor.

Şükrü Terzi, Atatürk sevgisinin Çanakkale’de şehit olan dedesinden geldiği anlatarak, \"Dedem Çanakkale\'de şehit oldu. Atatürk sevgim oradan geliyor. Atatürk\'ü çok seviyorum. Babam da Atatürk\'ü çok severdi. Benim ciğerimde vatan sevgisi var\" dedi.

Durağı gelen insanların rahat etmesi için güzelleştirdiğini ifade eden Şükrü Terzi, \"Aynaları aldım. Durağa gelen insanlar kendilerini süsleyip saçlarına bakıyorlar. Çocuklar çok rahat etti. Herkes rahat etti. Sabahları kalkıp 07.30\'da buraları süpürüyorum. Otobüs geçecekse çocuklara haber veriyorum. Otobüsü kaçıranlara da aracın geçtiğini söylüyorum. Otobüs saatlerinde genelde buralarda olurum. Burayla ilgileniyorum. Otobüs saatini bilmeyenlere de yardımcı oluyorum. Buraları yıkayıp, temizliyorum. Kendimce burayı güzelleştirmeye uğraşıyorum. Gelenler hep memnun oluyorlar\" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
----------------------
-Duraktan görüntü
-Şükrü Terzi ile röportaj
-Otobüsün duraktan geçmesi
-Detaylar

Süre: 02.55-Boyut: 326.3 MB
Haber-Kamera: Murat KÜÇÜK/BOLU, (DHA)