29 Ağustos 2017 00:27
PKK, Şırnak\'ta yol inşaatına saldırdı: 3 işçi şehit /EK
ŞEHİT İŞÇİLER İÇİN CENAZE TÖRENİ DÜZENLEDİ
Uludere İlçesi Ortasu Köyü Düğündağı bölgesinde yol yapımında çalışırken PKK’lılar tarafından düzenlenen saldırıda şehit olan işçiler Cangir Yılmaz (30), Ramazan Yakut (37) ve Kadri Oslu (24) için 23’üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı’nda tören düzenlendi. Törene Şırnak Valisi Mehmet Aktaş, 23\'üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanı Tümgeneral Veli Tarakçı, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Selçuk Yıldırım, askerler, sivil toplum kuruluşu temsilcisi ve işçilerin akrabaları katıldı. İşçilerin Türk Bayrağı’na sarılı naaşlarının kalatafa konulduktan sonra özgeçmişleri ve dualar edildi. Yapılan tören sonrası 3 işçinin cenazesi, toprağa verilmek üzere karayolu ile Uludere İlçesi’ne bağlı Ortabağ Köyü\'ne gönderildi.
Haber: ŞIRNAK, (DHA)
=========================================
Kılıçdaroğlu\'ndan şehit ailelerine taziye ziyareti
ADALET Kurultayı için 3 gündür Çanakkale\'de bulunan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, öğleden sonda düzenlenen \'Geçimde Adalet\' paneline dinleyici olarak katıldı. Kılıçdaroğlu panelin ardından Gelibolu ve Eceabat ilçelerindeki şehit evlerini ziyaret ederek, ailelere taziyede bulundu.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, \'adalet Kurultayı\' kapsamında düzenlenen \'Geçimde Adalet\' paneline dinleyici olarak katıldı. Kılıçdaroğlu panelin ardından şehit ailelerini ziyaret etti. Kılıçdaroğlu ilk ziyaretini geçtiğimiz Mayıs ayında Şırnak\'ın Uludere İlçesi\'nde Cougar tipi helikopterin düşmesiyle şehit olan Binbaşı Koray Onay\'ın Gelibolu İlçesi Yazıcızade Mahallesi\'ndeki baba ocağına yaptı. Kılıçdaroğlu\'nu şehit evinin girişinde Gelibolu Belediye Başkanı CHP\'li Mustafa Özacar ve beraberindeki partililer karşıladı. Şehidin annesi Nahide Onay, babası Süleyman Sinan Onay ve eşi Pınar Onay\'a taziye dileklerini ileten Kılıçdaroğlu, şehidin 1 yaşındaki kızı Ece Onay\'a da oyuncak hediye etti. Ziyaret şehitleri için dua edilmesinin ardından sona erdi. Basın mensuplarının alınmadığı ziyaretin ardından çıkışta gazetecilere kısa bir açıklama yapan Kılıçdaroğlu, \"Helikopter kazasında hayatını kaybeden binbaşımızın ailesini ziyaret ettik. Şehidimize Allah\'tan rahmet diledik. Duamızı okuduk. Ailesine Allah\'tan sabır diledik ve hep şunu söyledik. Allah kimseye evlat acısı vermesin. Acıların en büyüğü evlat acısı\" dedi. Kılıçdaroğlu, açıklamasının ardından Gelibolu Belediye Binası\'na geçti. Kılıçdaroğlu\'nu belediye binası önünde yine Gelibolu Belediye Başkanı Mustafa Özacar karşılayarak çiçek takdim etti. Ardından Başkanlık makamında Belediye Başkanı Mustafa Özacar, Kılıçdaroğlu\'na Belediye\'nin çalışmalarını anlattı.CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Gelibolu Belediyesi\'ndeki temaslarının ardından Eceabat İlçesi\'ndeki 1996 yılından Marmaris Aksaz\'da düşen askeri helikopterde Şehit olan Astsubay Ahmet Toprakkarıştıran\'ın Annesi Nazire Toprakkarıştıran\'ı ziyaret ederek taziyelerini iletti.
GÖRÜNTÜ DÜKÜMÜ:
--------------------------------
- Kılıçdaroğlu\'nun şehit evlerini ziyaretinden görüntü
- Kılıçdaroğlu\'nun açıklamasından görüntü
- Kılıçdaroğlu\'nun Gelibolu Belediyesi\'ni ziyaretinden görüntü
- Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Burak GEZEN-Mustafa SUİÇMEZ-Doğan ZELOVA / ÇANAKKALE, (DHA)
===========================================
Tunceli\'de 62 öğretmenin tayin edilmesine CHP\'den tepki
TUNCELİ merkez ve ilçelerinde görev yaparken, haklarında yürütülen soruşturmalar nedeniyle açığa alındıktan sonra göreve iade edilen öğretmenlerden 62\'si, zorunlu yer değişikliği nedeniyle il dışına tayini edildi.
Mili Eğitim Bakanlığı tarafından Tunceli İl Milli Eğitim Müdürlüğü\'ne tebliğ edilen 62 öğretmenin tayin kararnamesi, öğretmenlerin görev yaptığı okullara gönderildi. 62 öğretmenin Tunceli dışındaki illere tayin edilmesini değerlendiren CHP Tunceli Milletvekili Gürsel Erol, bu kararın kabul ediemez olduğunu belirterek, şunları söyledi: \"Tunceli, Türkiye\'de eğitimde marka olmuş ve Türkiye\'de eğitim alanında bir numara konumundadır. Eğitimi bu seviyeye getiren öğretmenlerin başka illere zorunlu olarak tayin edilmesi asla kabul edilemez. Sayın Milli Eğitim Bakanı\'ndan rica ediyoruz ve bu tayinlerin derhal durdurulmasını talep ediyoruz. Tunceli halkı Türkiye\'de FETÖ karşıtı ilk mitingi yapmış, FETÖ\'nün Tunceli\'de eğitimden elini çekmesini istemiş ve Cumhuriyete ve laikliğe bağlı eğitim sistemi istemiş bir kenttir. Bu nedenle bu tayinlerin durdurulması için gereğini yapmasını istiyoruz.\"
Haber: Ferit DEMİR, (DHA)
===========================================
Cumhurbaşkanı\'na suikast sanığı: Gökhan General elimi sıksa elimi yıkamam /EK
MAHKEME BAŞKANI: İTHAM ETME SAVUNMANI YAP
Duruşmada suikast timinde görev yapan MAK timi üyesi Yakup Özcan savunmasını yaptı. Kendisinden önceki MAK timi üyesi sanıklar gibi siyasi içerikli savunma yaptığı için sıkı sık Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ tarafından uyarıldı. Yakup Özcan, terör örgütü lideri almaya gittiklerini bildiklerini söyleyip \"Marmaris\'te kimseyi tehdit etmedim. Polislerin kullandığı 500\'ün üzerinde boş kovan bulundu. Bölgede araçlarda ve çevrede yaşanan zararların büyük çoğunluğu bize ait değil. Bizden önce yaşananlarla ilgilidir. Verilen zarar iddialarını kabul etmiyorum. Ateşe karşılık vermemizde kötü niyet yoktu. Ateşlerimizde tamamen kendimizi koruma vardı. Tanık ifadeleri de, kargaşa yaratanların bizler olmadığını gösterdi\" dedi. Yakup Özcan, kendisine yöneltilen suçlamaları, bu nedenle kabul etmediğini de ifade etti.
MAHKEMEYE ADİL YARGILAMA SUÇLAMASI
Yakup Özcan\'dan sonra duruşmada yine MAK timi üyelerinden Astsubay Ömer Faruk Göçmen, savunmasını yaptı. Cezaevinde kendilerine yönelik kötü muameleyi eleştiren, bu konuda şikayette bulunup açıklamalar yapan Ömer Faruk Göçmen\'e müdahale eden Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ, \"İnfaz hakimliğine başvur. İnfaz hakimliğine başvuru yeri burası değil. Sen esas hakkındaki savunmanı yap\" dedi. Darbeci sanık Ömer Faruk Göçmen\'in, dosyada 40 bin evrak olduğu için bunları incelemek üzere yeterli sürenin olmadığını, mahkemenin de bu yöndeki taleplerini kabul etmediğini söyleyip, \"Dosyaları incelemem için mahkeme 9 gün verdi. Ben bu nedenle savunmamı yeteri kadar hazırlayamadım. Ben şartlar bu şekilde olduğundan hükmün çok önceden verildiğini, yargılamanın şartlar yerine otursun diye yapıldığını düşünüyorum. İstediğimiz araştırmalar, davayı uzatmaya sebep vereceği için kabul edilmedi. Siz her ne kadar üzerinizde baskı olmadığını söyleseniz de ben buna inanmıyorum. Marmaris\'e varmamızdan önce başka bir timin ve helikopterlerin geldiği, ifadelere göre sabit olmasına rağmen görüntüler silinip delil karartılmaya çalışıldı\" dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Emirşah Baştoğ, bir kez daha sanığın sözünü sert bir şekilde kesip \"Mahkemeyi itham ediyorsun. Ben bunu kabul etmiyorum. Senin hakkında verilen hükmümüz yoktur. Kimse hakkında verilen hükmümüz de yoktur. İtham etmeden savunmamı yap\" dedi.
\"FETÖCÜ DEĞİLİM ASKERİ OKULA ZORLA GİRDİM\"
Cezaevi koşullarına ve mahkemeye yönelik söylemlerden sonra savunmasını yapmaya başlayan Ömer Faruk Göçmen, özgeçmişi hakkında bilgi verdi. Astsubaylık okuluna çok zorlu şartlardan geçtikten sonra girdiğini anlatan Ömer Faruk Göçmen, \"FETÖ\'nün en has elemanı olsam, bu kadar zorla okula girmezdim. Olmayan bir şeyi söylemekte zor\" dedi. 15 Temmuz gecesine ilişkinde bilgi veren Ömer Faruk Göçmen, sözlerini şöyle sürdürdü:\"Öyle örgütün has elemanı falan değiliz ilk kez bir araya gelen birbirini tanımayan insanlarız. Gidilen görev yerini Marmaris sahile indiğimiz zaman anladım. Saat 03.20 sıralarında helikopterler Case De Maris oteli önünde denizin üzerinde durdular sonrasında bizim helikopterimiz boş araziye indi. Helikopterin tekerlekleri yere değdiği ondan sonra indik. İple iniş yapan kişilerin farklı olduğunu anlatmaya çalıyoruz. O ana kadar helikopterden ateş yapma imkanı zaten yok. Biz sivil halk zarar görmesin diye havaya ateş ettik. Ben de üç dört kez ateş ettiğimi hatırlıyorum. O zaman biz devletin görevini icra ediyoruz sandık. Gidilecek yeri daha sonra öğrendik. Cumhurbaşkanı\'nın kaldığından zaten haberimiz yok. Kameralarda da var tek sıra halinde kılavuz vatandaşın gösterdiği yerden Turban Otel\'e girdik. Otele girdiğimiz zaman sanki oraya bizden önce faaliyet yapılmış, sisler atılmış. Bizi adeta oraya çektiler zaten. Bize çatışacaksınız, öldüreceksiniz emri verilmedi. Bunlar tamamen meşru müdafa hakkı olan hareketler. Suikast, insanları öldürmek gibi görevimizde yok zaten. Bir şekilde otele girdik. Bir sürü ev var. Karşıdan bir müdahale olmasa orada dolanıp giderdik. Hedef belli değil zaten.\"
\"ŞEHİT VE YARALI OLMAYACAKTI\"
O akşam polisin kendilerine ateş etmemesi durumunda bunların yaşanmayacağını da ileri süren Ömer Faruk Göçmen, sözlerini şöyle tamamladı: \"Orada ses çıkartılmasa karşıdan ateş gelmese, oradaki tim hiç çatışmadan çıkacaktı. Şehit ve yaralı olmayacaktı. Asker, polis karşı karşıya gelmeyecekti. Böyle infial olmayacaktı. Bize öyle bir emir verilmediğini açıkça gösteriyor zaten. Silah sesi gelince hemen emniyete aldık. Çok kısa sürdü zaten. Bir iki dakika sürdü, sürmedi karşılıklı çatışma oldu. Neticesinde el bombası sesi duydum. Sonrasında içeriden polis çıkacağını bilmiyordum. Çıktıktan sonra \'ne oluyor\' dedim. O anda sorgulamaya başladım. Terörle alakalı olduğunu düşünüyordum. Turistik yer olması orada terör olmadığı anlamına gelmiyor. O anda \'biz polisiz\' demeleri bir şey ifade etmiyor. Bizi öldürmek için ateş ettiler. Onlar da bizim için artık şüphelidir. Cumhurbaşkanlığı koruması olduğunu nereden bilebilirdim. Gece şartları turistik yerdi. Madem polissiniz bırakalım diyemeyiz. İşin doğasına aykırı zaten. Biz bu ülkenin şerefli evlatları olarak verilen emri yerine getirmeye gittik. Biz harami miyiz? Hırsız mıyız? Cumhurbaşkanı\'nın evine niye girelim? Çatışmada zarar vermemek için orada gördüğümüze ateş etmedik. Gönül isterdi ki, keşke o şehitler olmasıydı.\"
Haber: Taylan YILDIRIM - Cavit AKGÜN / MUĞLA (DHA)
=============================================
Karabük\'te cadde ortasında kurşun yağdırdı: 1 ölü
KARABÜK\'te 35 yaşındaki Kazım E., caddede karşılaştığı 27 yaşındaki Erdi Bozkurt\'u pompalı tüfekle vurarak öldürdü.
Olay, saat 16.00 sıralarında Soğuksu Mahallesi İhlas Caddesi\'nde meydana geldi. Evinden çıkan Erdi Bozkurt, iddiaya göre husumetli olduğu Kazım E. ile karşılaştı. İkilinin tartışması kavgaya dönüştü. Kazım E., otomobilinden aldığı pompalı tüfekle Bozkur\'ta 5 el ateş etti. Kaçmaya çalışan Erdi Bozkurt, vücuduna isabet eden 4 kurşunla yere yığıldı. Bozkurt, sağlık ekiplerinin müdahalesinin ardından ambulansla Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi\'ne kaldırıldı. Bozkurt, doktorların yaptığı tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Otomobille kaçan Kazım E. ise Yenice İlçesi\'nde ormanlık alanda yakalandı. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.
Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Olay yerinde polisin incelemeleri
-Hastaneden detay
Süre: (2.43) Boyutu: (86 MB)
Haber-Kamera:Bülent DİKTEPE/KARABÜK,(DHA)
© Tüm hakları saklıdır.