Gündem

DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 4 

1- SULTANGAZİ'DE YANAN HUZUREVİ HAVADAN GÖRÜNTÜLENDİ (ek görüntü)   Alper KORKMAZ - Emin YEŞİL-Gökhan ÇELİK - Soner HASIRCAOĞLU- / İSTANBUL, (DHA) SULTANGAZİ'de   75

28 Eylül 2018 18:21

1- SULTANGAZİ\'DE YANAN HUZUREVİ HAVADAN GÖRÜNTÜLENDİ (ek görüntü)
 
Alper KORKMAZ - Emin YEŞİL-Gökhan ÇELİK - Soner HASIRCAOĞLU- / İSTANBUL, (DHA) SULTANGAZİ\'de   75. Yıl Mahallesi, Gazi Caddesi\'ndeki Sultangazi Huzurevi\'nde yangın çıktı. 
Binanın önündeki küçük bir alanda henüz bilinmeyen nedenle başlayan yangın dış cepheyi tamamen sardı. Bina alevler içinde kaldı. Olay yerine çok sayıda itfaiye ekibi sevkedildi. Huzurevinde kalan yaşlılar tahliye edidi, dumandan etkilenenler ambulanslara alınarak ilk müdahale yapıldı.  İstanbul Büyükşehir Belediyesi\'nden yapılan açıklamada,  \"İstanbul İtfaiyesi Sultangazi\'de huzurevinde çıkan yangının  saat 11.12\'de ihbar edilmesiyle  alarma geçti. Sultangazi grubu saat 11.13\'te  çıkış yaparak saat 11.16\'da söndürme çalışmalarına başladı. Yangın bölgesine kısa sürede Gaziosmanpaşa, Alibeyköy, Bağcılar, Şişli, Turgutreis gruplarından İtfaiye birlikleri sevk edildi. Yangın saat 11.38\'de kontrol  altına alındı ve söndürüldü. 80 vatandaş tahliye edildi. Yangına 16 itfaiye aracı 48 personel müdahale etti\" deniydi.
Bir vatandaşın cep telefonuna yangının ilk anları yansıdı. Görüntülerde yangının zemin katta ufak çapta olduğu ve bir anda dış cepheyi kaplayıp, çatıya yansıdığı görüldü.

BAŞKAN ALTUNAY: YANGIN NEDENİNİ ARAŞTIRIYORUZ
Sultangazi Belediye Başkanı Cahit Altunay olay yerine gelerek yetkililerden bilgi aldı. Daha sonra DHA\'ya açıklama yapan Altunay \"Yangın şu anda tamamen söndürüldü. Soğutma çalışmaları bitti. Binada kısmi hasarlar var. İçeride de bir takım tahribatlar olmuş. Gündüz olması bu yangının bir avantaj. Yaşlılar tamamen dışarı çıkarıldı. Ayrıca itfaiyenin de buraya yakın olması bizim için de ayrıca avantaj oldu. Daha çabuk müdahale edildi. Şu an tespitler yapıyoruz. Neden kaynaklandığını araştırıyoruz. Bir süre sonra bu da belli olacak. Biz belediye ekibi olarak tamamen buradayız. İçerideki odaların temizliği ve boya badanaları yapılıyor.  Çalışmaları bugün bitireceğiz. Yaşlılarımız akşam kendi odalarında huzur içinde yatacaklar inşallah\" ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü:

---------
EK GÖRÜNTÜ
-Yanan binanın havadan görüntüleri

///////////
-Yangının ilk anları (cep telefonu kamerası ses sıkıntılı )
-Alev alev yanan bina
-İtfaiyenin müdahalesi
-Tahliye edilenler
-Sultangazi Belediye Başkanı Cahit Altunay\'ın açıklamaları
-İçeriden görüntüler

=========================

2 - BAKANLIK\'TAN HUZUREVİNDEKİ YANGINLA İLGİLİ AÇIKLAMA

Haber: İstanbul DHA -  AİLE, Çalışma Ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı\'ndan Sultangazi\'deki  huzurevi yangınıyla ilgili açıklama yapıldı.
Açıklama şu şekilde: Sultangazi Huzurevi\'nde, bugün öğle saatlerinde, binanın dış cephesinde bir yangın meydana gelmiştir.
İtfaiye ekiplerinin çalışmaları neticesinde, yangın kısa sürede söndürülmüştür. Huzurevimizde bulunan 86 yaşlımız dumandan etkilenmeden tahliye edilmiş, binada kimsenin kalmadığı teyit edilmiştir.  Yaşlılarımızın, geçici süreli konaklayacakları,  Bakanlığımıza bağlı 8 huzurevine nakil işlemi başlamıştır. Yangının çıkış nedeni ile ilgili olarak araştırmalar devam etmektedir. 
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Sayın Zehra Zümrüt Selçuk, tahliye edilen huzurevi sakinlerinin tüm ihtiyaçlarının giderileceğini, binadaki hasarın giderilmesinin ardından kendilerinin kısa sürede, Sultangazi Huzurevi\'ne nakledileceğini belirtti.
Konuyu yakından takip ettiğini vurgulayan Bakan Selçuk, huzurevi sakinlerinin hepsinin sağlık durumunun iyi olduğunu ve konuyla ilgili olarak idari soruşturmanın başlatıldığını belirterek, geçmiş olsun dileklerini iletti\"

=========================
 
3 - MAHALLELİNİN \"YEDİKULE BOSTANI OTOPARK OLMASIN\" NÖBETİ

Haber-Kamera:  Enver ALAS -  İbrahim MAŞE  / İSTANBUL, (DHA) FATİH\'te Yedikule surlarının dibindeki eski bostan arazisine otopark yapılması kararına tepki gösteren mahalle sakinlerinin, otopark yapılması planlanan alanda dün başlattıkları nöbet bugün de sürüyor.
Eski bostan arazisi üzerine dün asfalt ve mıcır döken Fatih Belediyesi ekiplerine tepki gösteren mahalleli, \'otopark\' yapılmasına kesinlikle müsade etmeyeceklerini ve bostanın yeşil alan olarak kalması veya çocuk parkı yapılması için gereken mücadelelerini sürdüreceklerini söyledi. Fatih Belediyesi yetkilileri ise alanda bundan sonra herhangi bir çalışma yapılmayacağını bildirdi. 
Fatih Belediyesi tarafından Yedikule\'de Hacı Evhaddin Caddesi yakınındaki eski bostan arazisine \'Yedikule Açık Otoparkı\' yapmak istemesi mahallelinin tepkisini çekmişti. İstanbul surlarının iç kesiminde bulunan yeşil alana kurulması planlanan otopark için belediyeye bağlı ekipler, bostana çıkan Hacı Evhaddin Çıkmazı Sokağı\'nı asfaltladı, yeşil alanın bir bölümüne ise mıcır döktü. Ekiplerin bostana iş makinalarıyla girerek yaptığı çalışmaya mahalleli de eylem yaparak engel olmaya istedi. Olayların büyümesi üzerine de olay yerine polis çağrılmıştı. 
Eski bostan arazisi üzerinde bugün herhangi bir çalışmanın olmadığı, iş makinalarının da alanda bulunmadığı görüldü. Ancak yeşil alanın bir kısmının mıcır dökülmüş halde duruyor. Otoparka karşı çıkan mahallelinin bostandaki nöbeti bugün de devam ediyor. Alana \"Yedikule Bostanları yeşil alan kalacak. Çocuklarımız oynayacak\" yazılı pankart asan mahalleli, bostanlık alanın İstanbul Büyükşehir Belediyesi\'ne ait olduğunu Fatih Belediyesi\'nin ise alana hukuksuzca otopark yaptığını öne sürdü. 

MAHALLELİNİN OTOPARK TEPKİSİ
Otopark yapımına tepki gösteren Seyithan Ilık, eski bostan arazisinin Osmanlı\'dan beri bir dünya hazinesi olduğunu ancak buna rağmen otopark yapılmak istenmesine anlam veremediğini dile getirdi. Ilık, yaşanan olaylara ilişkin ise \"Pazartesiden bu yana mahalle halkı olarak burada durmaya çalıştık ancak zorbalıklarına devam ettiler. Dün mıcırı döktüler, gece 2\'de gelip buraları yok ettiler. Buraya birileri için ama hiç de yasal hakları olmadığı için betonlaştırıyorlar. Buna hakları yok. Biz mahalleli olarak buna izin vermeyeceğiz. Mahalleli olarak yasalara da biz sahip çıkacağız\" dedi. 

\"BELEDİYE HİÇBİR ŞEKİLDE HALKI TAKMIYOR\"
Belediyenin konuyla ilgili kendilerine herhangi bir açıklama yapmadığını da aktaran Ilık, \"Belediye hiçbir şekilde halkı takmıyor. Buranın yeşil alan olduğuna dair karar var. Burası çocuk parkı olmalı. İBB\'nin alanı ama burada Fatih Belediyesi çalışma yapıyor. Elinde herhangi bir yasal belge yok\" diye konuştu. 

\"SADECE PARK İSTİYORUZ\"
80 yaşındaki Melek Geliç ise mahallenin yeşil alana ihtiyacı olduğunu belirterek \"Biz yazları buraya gelip oturuyoruz. Sokağımızı kapattılar. Ben 80 yaşındayım, neden benim yolumu kesersiniz. Siz kimsiniz? Şehir eşkiyaları... Biz buraya sadece park istiyoruz. Nasıl gelip otopark yaparlar! İnsanların toprağa basacağı tek yer burasıydı. Şimdi asfalt döküp etrafını kapatacaklar\" ifadelerini kullandı. 

\"NÖBETE DEVAM EDECEĞİZ\"
Otopark yapımına karşı her türlü mücadeleye devam edeceklerini belirten mahalle sakinlerinden Bayram Genç ise \"Biz bu otoparka karşıyız, mücadelemiz devam edecek. Ellerinde hiçbir belge olmadığı halde polisi ve zabıtayı çağırarak insanları sindirmeye çalışıyorlar. Biz eğer bu nöbetten çekilirsek onlar yine burayı ağır ağır dolduracaklar. Bu nedenle nöbete devam edeceğiz\" şeklinde konuştu. 

DİKKAT ÇEKEN PANKART
Öte yandan cadde üzerinde bazı yerlere Fatih Belediye Başkanı Hasan Suver\'in adının da yazılı olduğu \'Yedikule Açık Otoparkımız yakında hizmetinizde\' yazılı pankart ise dikkat çekiyor.  Fatih Belediyesi yetkililerinden alınan bilgiye göre ise bostanın İstanbul Belediyesi proje alanı olduğu, alana çevreden gelen talep üzerinde geçici bir otopark yapılacağı öğrenildi. Belediye yetkilileri, alanda bundan sonra herhangi bir çalışma olmayacağını da bildirdi. 

Görüntü Dökümü 
------------------
-Eski bostan arazisi
-Alana asılan pankartlar
-Nöbet tutan Mahalleli
-Mahallelinin otopark tepkisi
-Açılan pankart
-80 yaşındaki Melek Geliç ile röp
-Bayram Genç ile röp
-Seyithan ılık\'ın açıklamaları
-Röportajlar
-Mıcır dökülen alan
-Asfalt dökülen Hacı Evhaddin Çıkmazı sokağı
-Yedikule surları
-Fatih Belediyesi tarafından asılan pankartlar
-Dün yaşanan olaylara ilişkin cep telefon görüntüleri
-Çocukların kepçenin önüne geçerek tepkisi
-Genel ve detaylar

=======================

 (OLAY ANI GÖRÜNTÜSÜYLE) - 

4- ÜNLÜ ET LOKANTASINDA \"ALEV ŞOV\" FACİAYLA SONUÇLANIYORDU

- 4 turist ile 2 çalışan yaralandı

- Kıyafetleri tutuşan Çek kadın turistin durumunun ağır olduğu belirtildi.

Haber- Müslim SARIYAR - İSTANBUL DHA - Etiler\'de bulunan ünlü et lokantasında yapılan alev şov faciayla sonuçlanıyordu. Alevlerin aniden parlamasıyla eşiyle birlikte restoranda bulunan Çek uyruklu kadın turistin kıyafetleri tutuştu. Herkesin gözü önünde alevlerin içinde kalan ve vücudunda ağır yanıklar oluşan kadın, hastaneye kaldırıldı. Olayda 3 turist ve 2 çalışanın da çeşitli yerlerinde yanıklar oluştu. 
Olay dün saat 21.30 sıralarında yaşandı. Görgü tanıklarının anlatımlarına göre şöyle gelişti; Restoranın bar kısmındaki masa üzerinde iki çalışan alev şova başladı. Ancak masanın üzerindeki alevler bir anda etrafa sıçradı. Bu sırada bir çalışan, elindeki bidondan alevlerin üzerine bir sıvı döktü. Alevler daha da büyüdü. 

ÇEK KADIN TURİST AĞIR YARALANDI
Alevler bar kısmında eşi Viktor Hajicek ile birlikte bulunan Çek Cumhuriyeti vatandaşı kadın turist Krisryna Tresnakova\'nın kıyafetini tutuşturdu. Bir anda alevler içinde kalan genç kadına eşi ve çevredekiler müdahale etti. Ancak turist kadının vücudunda yanıklar oluştu. Ağır yaralanan kadın, ambulansla Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi\'ne kaldırıldı. 

3 TURİST HAFİF YARALANDI
Olayda Tresnakova\'nın Hong Kong merkezli bir şirkette CEO olan eşi Viktor Hajıcek ve eşiyle birlikte balayı için İstanbul\'da olan İngiliz bankacı Alexandros Severıs ve Umman vatandaşı Mohammed Khamıs Salim de çeşitli yerlerinden yandı. 

ŞİKAYETÇİ OLDULAR
3 yaralı da Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi\'ne kaldırıldı.  Tedavilerinin ardından taburcu edilen 3 turist polise verdikleri ifadelerinde restoran sahibi  ve çalışanlarından şikayetçi oldu.

2 ÇALIŞAN DA YANDI
Alev şovu yapmak isterken faciaya neden olan bar sorumlusu Serdal C. ve bar çalışanı Mehmet Yasin Ü.\'nün de vücutlarında yanıklar oluştu. Şüpheli olarak ifadeleri alınan 2 çalışanın hastanede tedaviye alındığı ve sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi.

Görüntü Dökümü:
------------
-Olay anı görüntüsü
-Hastaneden görüntüler


 SETTE SORUNLAR BİTMİYOR


Haber-Kamera: Gülseli KENARLI - Özgür EREN / İSTANBUL, (DHA) YARGITAY\'ın  \"figüran işçidir\" kararı, gözleri tekrar sinema ve dizi sektörüne çevirdi. Oyuncular ve kast ajanları sektördeki en büyük sorunu, \"herkes oyuncu olmak istiyor\" diye tanımlıyor. 

\"YARGITAY\'IN KARARI BUZ DAĞININ GÖRÜNEN YÜZÜ\"
Kast ajansı sahibi Caner Gül, \"Yargıtay\'ın kararı buz dağının görünen yüzü aslında. Türkiye televizyonculuk sektöründe geçtiğimiz yıllarda ciddi bir atılım yaptı. Dünyanın bir çok ülkesine dizi satmaya başladık. Ama bunun devamını getiremeyince ciddi bir talep patlaması oldu. Oyuncu olmak isteyen, yönetmen olmak isteyen, dizilerin, sinemanın çeşitli dallarında yer almak isteyenler oldu. İnanılmaz bir talep oldu. Bunun neticesinde sektör ciddi bir krize girdi\" dedi.

\"HAYAL SATIYORLAR\"
Caner Gül,  şöyle konuştu:
\"Herkes oyuncu ya da yönetmen olmak istiyor. Her yıl binlerce insan bu sektörde heba oluyor. Ciddi bir şekilde buna bir önlem alınması lazım. Hep oyunculuk olarak görüyoruz ama bir çok mahalle arası müteahhit geliyor \'ben yapımcı olacağım\' diyor. İşi bilmiyor ve sonra arkasında yüzlerce mağdur birilerini bırakıyorlar. Her mesleğin bir belgesi var. Kuaför olmak istiyorsanız ya da berber bunun bir belgesi var. Ama burada öyle bir şey yok. Birileri gidip bir ofis tutuyor, gazete ve sosyal medyaya ilanlar veriyorlar. O kadar çok hayal satıyorlar ki, Türkiye\'nin her yerinde var bu, sadece İstanbul\'da değil. İnsanları toplayıp, resim parası, kayıt parası alıyorlar. \'Staj çekimi\' diye bir şey icat etmişler, televizyon kanalı o insanların parasını ödediği halde, ajanslar ilk kez çekime gidenlere \'staj\' diyerek, ödeme yapmıyorlar. Üstüne üstlük kayıt parası alıyor. Binlerce insan çocuğunu getiriyor ajanslara \'oyuncu olacak\' diye heba oluyorlar. Bin lira kayıt ücreti alan da var, 500  lira alan da.  Her gün 50 tane kayıt alsa. Çok insafsız, çok acımasızlar. 7 binin üzerinde kast ajansı var. Buna bir de talebi eklerseniz, 700 binin üzerinde talep var. Herkes \'ben yakışıklıyım, benim çocuğum güzel, ben güzelim\' diyor. Bir de çocukların hayalleriyle de oynuyorlar. 8-9 yaşında bir çocuk sürekli bir seçmeye gidiyor, seçilemiyor, psikolojisi bozuluyor. Bir yerde oynuyor asıl sorun oynadıktan sonra başlıyor. 14-15 yaşına geldiğinde bir yerlerde oynayamıyor ve sorun başlıyor.\"

\"İSTİSMARA EN ÇOK AÇIK OLAN MESLEK BİZİM MESLEĞİMİZ\"
Oyuncu Muhlis Asan ise, \"Yasalar gereği her sette mutlaka bir ambulans, doktor olması gerekiyor.  Ama hiçbirinde yok. Sete adımınızı attığınız an sigortalı olmanız gerekir. Bu da yok. Sağlıksız koşullarda uzun saatler çalışıyoruz. Kızımı 15 gün göremediğimi hatırlıyorum. Saat mevhumu diye bir şey yok. Bunu diretseniz sevimsiz oluyorsunuz, hemen adınız kötüye çıkıyor ve sektörde kendinize yer bulamama riskiniz oluyor\" dedi.
Asan, \"İstismara en çok açık olan meslek bizim mesleğimiz. Ben doktor önlüğü giyip viziteye çıksam ya da subay kostümü giyip erleri denetlemeye çıksam beni sahtekarlıktan tutuklarlar. Ama bizim mesleğe herkes girebilir, herkes istediği gibi at koşturabilir. Denetleyen yok, uzmanlık arayan yok, o yüzden de sanat seviyesi düşüyor. Kurumsal firmaları bir yana bırakıyorum. Kültür Bakanlığı\'nın biraz daha bakışını bu sektöre çevirmesinde çok büyük fayda var\" diye konuştu.

\"EKRANDA GÖRÜNEN YÜZÜMÜZ ONLARA ÇOK RENKLİ GELİYOR\"
Oyuncu Selahattin Taşdöğen de, \"Aslında biz arka planları çekip seyirciye sunsak daha büyük reytingler alacak. Çünkü bütün olumsuzluklar, bütün meşakkatler, bizim çektiğimiz bütün o sıkıntılar kameranın arkasında. Çok acı şeyler de yaşanıyor, güzel şeyler de yaşanıyor tabiî ki. Ekranda görünen yüzümüz onlara çok renkli geliyor. Bu hayatı gerçekten çok renkli görüyorlar. Bizi bir elimiz yağda, bir elimiz balda zannediyorlar. Aslında olay öyle değil. Biz de çok aç kalıyoruz, zaman zaman evlerimizin kirasını veremiyoruz. Birbirimizden borç aldığımız günler de olabiliyor\" dedi.
Taşdöğen, \"Rol yapmak bizim işimiz değil. Rolü alırsın, onu yaşarsın. İşin püf noktası burada işte. \'Ben de yaparım\' diyorlar, yapamazsın kardeşim. Bu bir meslek, sokaktan geçen her insanın yapacağı iş değildir bu. Ben bir hastaneye gidip, doktorun yanında \'bu ameliyatı ben yapacağım\' demiyorsam kimse  bu mesleğe böyle bakmamalı. Bakmak da kimsenin haddi değil\" şeklinde konuştu.

\"18 SAAT ÇALIŞMAK NE DEMEK\"
Taşdöğen  \"Adam saat 9\'da gelir mesaisine başlar akşam, 5\'te bitirir. Bizim böyle bir saatimiz yok. Bizim bayramımız, tatilimiz yok. Allah korusun yakınımız ölür, cenazesine gidemezsin. Seti bekletemezsin. Bitmek zorunda çünkü yetişmek zorunda kaset. 18 saat çalışmak ne demek, uykusuz, yorgun argın. Bütün ekip böyle, kameramandan, yönetmenine, görüntü yönetmeni kadar\" dedi.

Görüntü Dökümü:
------------------
- Asan\'ın açıklamaları
- Taşdöğen\'in açıklamaları
- Gül\'ün açıklamaları
- Detaylar 
 

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir