-''DEVRİMCİ KARARGAH ÖRGÜTÜ'' İDDİANAMESİ İSTANBUL (A.A) - 04.02.2011 - ''Devrimci Karargah Örgütü''ne ilişkin 22 sanık hakkında hazırlanan iddianamede, Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP) Genel Başkanı Rıdvan Turan'ın, Devrimci Karargah terör örgütü amaç ve hedefleri doğrultusunda faaliyet yürüttüğü, bu örgütün üyesi olduğu kanaatine varıldığı kaydedildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Hanefi Avcı'nın eşi Şenay Avcı'nın ruhsat süreleri ve geçerliliği dolmuş silahları bulundurmak sureti ile 6136 sayılı yasa hükümlerine muhalefet ettiği belirtildi. Şenay Avcı'nın adına ruhsat süreleri dolmuş olan silahlara, Hanefi Avcı'nın görevi nedeniyle ve görev yeri itibariyle ruhsat tanzim edildiği belirtilen iddianamede, silahların iadesi hususunda Hanefi Avcı'ya gerekli tebligatın yapılmasına rağmen silahların iade edilmediği, Avcı'nın da görev ve mesleği gereği olarak yasal hükümleri uygulama hususunda sorumluluğunu yerine getirmediği kaydedildi. İddianamede, Avcı çiftinin belirtilen silahları yasal hükümlere aykırı olarak ikametlerinde bulundurmaya devam ettikleri belirtilerek, ''Şenay Avcı'nın örgütsel bir irtibatı olmamasına rağmen, şüphelilerin hukuki durumlarının birlikte değerlendirilmesi bakımından şüpheli Şenay Avcı hakkında da soruşturma kapsamında iddianame düzenlenmesinin uygun olacağı değerlendirildiğinden hakkında iddianame düzenlenmiştir'' denildi. -RIDVAN TURAN- SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan'ın, Devrimci Karargah örgütüne yönelik Kadıköy Bostancı'da yapılan operasyonda ölü olarak ele geçirilen Orhan Yılmazkaya'nın anısına 3 Mayıs 2009 tarihinde düzenlenen anma törenine katıldığı belirtilen iddianamede, söz konusu anma törenin, SDP ile diğer sol grupların faaliyetleri kapsamında düzenlendiği kaydedildi. Yılmazkaya'nın bilgisayarından ele edilen bir belgede, Devrimci Karargah örgütünün SDP içerisinde yapılandığı ve kabul gördüğünün bildirildiği kaydedilen iddianamede, belgede partinin yayın organı olan Sosyalist Demokrasi gazetesinde örgüt mensuplarının yazılarının yayınlandığının belirtildiğine yer verildi. İddianamede şöyle denildi: ''Şüphelinin genel başkanı olduğu SDP ve yazarı olduğu yayın organı Sosyalist Demokrasi gazetesinin internet sitesinin Devrimci Karargah Örgütünün propagandasını yapan nitelikte yayınlarının bulunduğu ve bu nedenle, gazetenin yazı işleri müdürü hakkında işlem yapıldığı, Devrimci Karargah terör örgütü liderlerinden Ulaş Erdoğan'dan elde edilen dijital malzemelerin incelenmesinde de SDP'ye ilişkin anlatımlar bulunmuştur. SDP il binasında yapılan aramalarda, tabanca, silah ve tüfeklerin ele geçirildiği ve bu silahların değişik olaylarda kullanıldığının belirlendiği, Devrimci Karargah terör örgütünün stratejisi gereği olarak Demokrasi İçin Birlik Hareketi (DBH) içerisinde faaliyet yürüttüğü ve bu hareket ile ilgili olarak soruşturma kapsamındaki şüpheliler Oğuzhan Kayserioğlu, Ecevit Piroğlu, Yaman Yıldız ve Rıdvan Turan'ın da bu toplantılara katılıp hareket içerisinde faaliyet yürüttükleri, internet ortamlarındaki yazısal ve görsel DBH haberlerinin incelenmesinden belirlenmiştir. Yine şüphelinin, telefon görüşmeleri ve fiziki takiplerinde de soruşturma kapsamındaki bir kısım kişiler ile örgütsel ilişki içerisinde oldukları, SDP'ye ait adreslerde yapılan aramalar ve soruşturma kapsamındaki diğer belge ve bilgilerin değerlendirilmesinde şüpheli Rıdvan Turan'ın da Devrimci Karargah terör örgütü amaç ve hedefleri doğrultusunda faaliyet yürütüp ve bu örgütün üyesi olduğu kanaatine varılmıştır.'' SDP Genel Başkan Yardımcısı Ecevit Piroğlu'nun da Yılmazkaya'nın anmasına katıldığı, Ulaş Bayraktaroğlu ile aynı evi kullandığı belirtilen iddianamede, evde yapılan aramalarda ele geçirilen belge ve dokümanlar birlikte değerlendirildiğinde, Devrimci Karargah terör örgütü üyesi olduğu kanaatine varıldığı kaydedildi. Şüpheli Osman Baha Okar'ın Orhan Yılmazkaya'nın kaldığı örgüt evinde yapılan aramada ele geçirilen sahte kimliklerin üzerinde parmak izinin bulunduğu belirtilen iddianamede, örgüt evinde ele geçirilen sahte kimlik ve boş nüfus cüzdanlarının, Okar tarafından temin edilmiş olabileceğinin değerlendirildiği anlatıldı. -''ERGENEKON SORUŞTURMASI KAPSAMINDAKİ KİŞİLERLE İRTİBAT'' Soruşturma kapsamında ifadesi alınan terör örgütü PKK mensubu Muharrem Adıyaman'ın, Irak'ın kuzeyindeki Hakorki kampında bulunan 15-20 kişilik Türk Solu olarak adlandırılan grubun içerisinde Okar'ın da yer aldığını söylediği kaydedilen iddianamede, ayrıca örgütün internet sitesindeki üstlenmelerinde de örgüt mensuplarının PKK kamplarında silahlı eğitim aldığının belirtildiği ifade edildi. İddianamede şöyle denildi: ''Yine soruşturma kapsamında, telefon irtibatlarının değerlendirilmesinde, şüpheli Osman Baha Okar'ın, Ergenekon soruşturması kapsamında hakkında soruşturma yürütülen bir kısım şahıslar ile irtibatlarının bulunduğu, şüpheliye ait telefon takiplerinin yapılan incelemelerinde, şüphelinin örgütsel içerikli bir kısım görüşmelerinin tespit olunduğu, görüşmelerde örgütsel faaliyetler ile ilgili konuşmaların yer aldığı, şüphelinin suçlamaları kabul etmediği belirlenmiş olup, şüphelinin belirtilen şekilde Devrimci Karargah terör örgütü ve mensupları ile irtibatlı olup terör örgütü üyesi olduğu değerlendirilmiştir.'' Şüpheli Semih Aydın'ın da Adıyaman'ın ifadesinde teşhis ettiği kişilerden biri olduğu anlatılan iddianamede, Aydın'ın telefon görüşmelerinin içeriğinin örgütsel bir yapılanma hiyerarşi içerisinde gerçekleştiği, görüşmelerde birçok kişinin yapmış olduğu faaliyetler ile ilgili şüpheliye bilgi verdikleri kaydedildi. İddianamede, Aydın'ın, Bursa ve civarında örgütsel faaliyetlerde bulunduğu ve Devrimci Karargah üyesi olduğu belirtildi. SDP Merkez Yürütme Kurulu üyesi Ulaş Bayraktaroğlu'nun da Orhan Yılmazkaya'yı anma toplantısına katıldığı ve övücü nitelikli konuşmalar yaptığı belirtilen iddianamede, ''Ulaş Bayraktaroğlu'nun IMF ve Dünya Bankası'nı protesto amaçlı düzenlenen izinsiz toplantı ve gösteri yürüyüşüne yüzünü kahverengi renkli kar maskesi ile kapatarak katıldığı. Şüphelinin MYK üyesi olduğu, SDP'nin Genel Merkez ve Kadıköy İlçe Başkanlığı binasında yapılan aramalarda ele geçirilen tabanca, tüfek, pankart, afiş ve dokümanların incelenmesinde de şüphelinin örgütsel irtibatlarının bulunduğu anlaşılmıştır'' denildi. SDP Meclis üyesi İbrahim Turgut'un aynı zamanda DHB içerisinde faaliyet yürüttüğü belirtilen iddianamede şu görüşlere yer verildi: ''DBH'nin düzenlediği 21 Şubat 2010 tarihli konferansa, PKK terör örgütü elebaşının gönderdiği mesajda, Devrimci Karargah terör örgütünün de belirlemiş olduğu amaç ve stratejiler doğrultusunda sol radikal grupların birleşmesine yönelik içeriklerin yer aldığı, yapılan fiziki takiplerde, şüpheli Turgut'un bir kısım örgüt mensupları ile örgütsel ilişki içerisinde hareket ettiğinin tespit edildiği, şüphelinin telefonlarının yapılan teknik takiplerinde değişik şahıs ve şüpheliler ile örgütsel nitelikli görüşmelerin yer aldığı, şüphelinin üyesi olduğu SDP'de yapılan aramalarda ele geçirilen örgütsel dokümanlar, pankart, silah ve şüpheliye ait ikametlerde ele geçirilen örgütsel nitelikli belgeler silah ve sahte evrak yapımında kullanılan malzemelerin birlikte değerlendirilmesinde de şüphelinin Devrimci Karargah terör örgütü ile irtibatlı olduğu, örgütün amaç ve hedefleri doğrultusunda faaliyet yürüttüğü ve örgüt üyesi olduğu kanaatine varılmıştır.'' İddianamede, şüpheliler Akın Tanrıverdi, Hakan Soytemiz, Önder Sönmez, Özgür Aytulum, Oğuzhan Kayserioğlu, Tuncay Yılmaz,Kemal Hamzaoğlu, Sultan Seçik Kubilay, Özgür Cafer Kalafat, Yaman Yıldız, Salih Mahir Sayın ve Selda Başusta'nın da örgütle irtibatlı oldukları anlatıldı.
