Almanya’nın önde gelen dergilerinden Der Spiegel’de yayımlanan bir makale Türkiye’nin ekonomik geleceği için krizin kapıda olduğunu gündeme getirdi.
Özlem Gezer ve Maximilian Popp tarafından kaleme alınan yazıda Türkiye’ye giren dövizlerin bir anda çıkmasının ülkenin ekonomisini çökertebileceği üzerinde duruluyor. Erdoğan’ın cadı avı ekonomiyi tehlikeye sokabilir başlığıyla verilen makalede, “ Hükümetin bir çok yatırım için sermayeye ihtiyacı var, fakat Türkiye’de özel sektörün sağlayabileceği sermaye sınırlı. Gezi Parkı’nın protestoları gösterdi ki Türk halkı artık sorgusuz sualsiz hükümetinin büyüklük kuruntusuyla yaptığı icraatları desteklemeyecek.” İfadeleri yer alıyor. “Geçtiğimiz haftalardaki huzursuzluğun sonucu olarak, Erdoğan yabancı yatırımcıları soğuttu. “ denilen yazıda Merkez Bankası’nın da bu sorunları çözebilmek adına piyasaya döviz satarak müdahale ettiği belirtiliyor.
Makalede “Ne zaman ki yatırımcılar endişelenir ve paralarını çeker, o zaman ekonomi çökme tehlikesi ile karşı karşıya gelir. Türkiye Merkez Bankası hali hazırda bu sorunun üstesinden gelmeye çalışıyor. Temmuz başında Merkez Bankası 2.25 milyar dolarlık döviz sattı. Fakat bu hareket piyasa üstünde beklenen etkiyi sağlayamadı.” değerlendirmesi yapılıyor. Müstear isimle görüşlerine yer verilen ve AKP'li olduğu belirtilen Kiraz ailesi üzerinden ekonominin kötüye gittiği iddia ediliyor. Bu ailenin kredi kartıyla alışveriş yaptığı için, cebinde olmayan parayı harcadığını ifade eden Alman yazar, Kiraz ailesinin borcunu ödeyemediği için AKP hükümetinin ekonomi politikalarından şüphe etmeye başladığı kaydediliyor.
Özellikle inşaat sektöründe ciddi bir yavaşlamanın olduğu ifade edilen makalede, “Ekonomistler Türkiye’yi uyarıyor ve bu balonun inşaat sektöründe iyice büyüdüğünü söylüyor. Gayrimenkul şirketleri, ellerindeki malları satamamaktan şikâyetçi Erdoğan ise işlerin iyi gittiğini düşünüyor ve bu uyarıları dikkate almıyor.” yorumu yapılıyor. Uluslararası verilerde de Türkiye’nin yerinin kötü olduğu belirtilen makalede Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ise bu gelişmelerin aksine ekonomiyi iyi gördüğü ve bu yüzden her hangi bir değişim yaşamayacağı ifade ediliyor.