Gündem

Depremzedeler için toplanan kadın pedi, çocuk bezi 'PKK yardımı' sayıldı

Van'da meydana gelen depremin ardından yardım toplayan dernekler hakkında, PKK'ya destek verdikleri gerekçesiyle kapatılma davası açıldı

07 Mart 2013 11:11

Van Kadın Derneği’nin (VAKAD) Van depreminde ihtiyaç sahipleri için topladığı yardımlar, Terörizmin Finansmanı'nın Önlenmesi Kanunu’na takıldı. Savcılık VAKAD gibi birçok dernek hakkında PKK'ya yardım yapıldığı gerekçesiyle kapatma kararı istedi.

Radikal gazetesi yazarı Ezgi Başaran, kadın pedinden çocuk bezine, ayakkabıdan sobaya kadar pek çok ihtiyaç maddesinin "PKK'ya yardım malzemesi" olarak değerlendirilidiğini belirtti. Başaran, "4. yargı paketine şiddete bulaşmamış kimselerin örgüt propagandasından tutuklanamayacağı maddesini ekliyoruz. E yani, bu derneklerin kapatılması neyin nesi oluyor? Perhiz-lahana turşusu ikilemi! Örgüt propagandasından sonra dünyanın en tuhaf suçu olan örgüte sempati toplamak mı icat ediliyor?" dedi.

Ezig Başaran'ın Radikal'de "Kadın pediyle teröre destek" başlığıyla yayımlanan (7 Mart 2013) yazısı şöyle:

 

Kadın pediyle teröre destek

 

Mavi ve siyah tükenmezkalemle doldurmuşlar defterleri. Bomba defterler. Bomba listelerle dolu defterler. Gıda yardımı yaptıklarımız. 100 liralık yemek kuponu verilenler. Gıda yardımı bekleyenler. Çocuk bezi alanlar. Kadın pedi alanlar. Soba isteyenler. Ayakkabı verilenler. Temizlik ve kozmetik malzemesi alınan şirkete ödenen ücretler. Gönüllü olmak için başvuranlar.

İşte bu defterlerdeki bu listeler Van Kadın Derneği’nin (VAKAD) terörü finanse ettiğine dair delil teşkil ediyor. Ve bu nedenle VAKAD, başka 9 dernekle birlikte yeni çıkan Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Kanunu’nun ilk kurbanı oluyor. Haklarında kapatılmaları için dava açılıyor. Çünkü efendim, yukarıdaki listelerde gördüğünüz yardımları Van depremiyle hayatı cehenneme dönen kadınlara yardım etmek için değil, PKK’ya sempati toplamak için yapmışlar.

Çünkü efendim, çeşitli gizli tanıkların da yardımıyla (malumunuz, bu gizli tanıklar en ihtiyaç duyuldukları anda belirmeleriyle meşhurdur) ‘terör örgütü yanlısı kadın yapılanmalarını tek çatı altında toplayan’ Demokratik Özgür Kadın Hareketi’nin (DÖKH) VAKAD’ı yönlendirdiği anlaşılmış. Nasıl anlaşılmış? BDP’nin internet sitesinden yapılan 8 Mart Kadınlar Günü çağrısından... Yüksekova Haber’de çıkan haberden... ANF’de çıkan haberden... Yeni Özgür Politika’da çıkan haberden...

* * *

Birincil amacı ‘ırkçılığa, milliyetçiliğe, militarizme, cinsiyetçiliğe, doğanın tahrip edilmesine, erkeğin kadın üzerindeki egemenliğine karşı çıkmak’ olan DÖKH, aynı zamanda Öcalan’ı da önder biliyor, tecridine son verilmesi için afişler filan bastırıyormuş. Bu zihniyeti, Van’daki kadınların depremin o en sersem günlerinde kadın pedi isteyebileceği tek yer olan VAKAD’a da mutlaka sirayet etmiştir. E dolayısıyla, VAKAD terörizme finansman sağlamaktadır. İddianame bu.

VAKAD gibi kapatılması istenen diğer derneklerin de ne kadar tehlike arz ettiğini isimlerine bakarak dahi çıkarabilirsiniz: Mezopotamya Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MEYA-DER), Tutuklu ve Hükümlü Yakınları Demokratik Hukuk ve Yardımlaşma Derneği (TUYAD-DER), Van Göç Sorunlarını Bilimsel Araştırma ve Kültür Derneği (Van GÖÇ-DER), Yüzüncü Yıl Üniversitesi Öğrenci Derneği (YÖDER), Van Hacıbekir Mahallesi Özgür Yurttaş Derneği, Seyit Fehim Arvasi Mahallesi Özgür Toplum Derneği, Yeni Mahalle Özgür Halk Derneği, Kürt Dili Araştırma ve Geliştirme Derneği (KURDİ-DER) Van Şubesi ile Akköprü Mahallesi Demokratik Halk Derneği. Bu dernekler, PKK’nın şehir yapılanması olan KCK’nın dernek yapılanması olsalar gerek. Savcının dediği bu.

* * *

Şimdi... Kürt sorununun çözümünde bu etapta somut adımların atılmasının hayati öneminden bahsediyoruz. 4. yargı paketine şiddete bulaşmamış kimselerin örgüt propagandasından tutuklanamayacağı maddesini ekliyoruz. E yani, bu derneklerin kapatılması neyin nesi oluyor? Perhiz-lahana turşusu ikilemi! Örgüt propagandasından sonra dünyanın en tuhaf suçu olan örgüte sempati toplamak mı icat ediliyor? Yaklaşık 1 ay önce İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Adem Sözüer’le yaptığım söyleşide, kendisi bu terörizmin finansmanı yasasının bir felaket olduğunu, ‘büyük güçler tarafından dayatıldığını’ anlatmıştı. Buradaki büyük güç, olsa olsa eli başka iş yaparken ağzı başka şey konuşan, kadın pediyle çocuk bezinden örgüt ilişkisi kuran büyük Türkiye Cumhuriyeti olabilir. Ne ki yani başka!