Gündem

Deniz Poyraz davası 12 Ekim'e ertelendi

Poyraz'ı öldüren Onur Gencer avukatlara dönüp 'boğaz kesme' hareketi yaptı

18 Temmuz 2022 21:22

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir il binasına 17 Haziran 2021'de silahlı saldırı gerçekleştirerek Deniz Poyraz'ı katleden Onur Gencer hakkında açılan davanın 4'üncü duruşması İzmir Bayraklı Adliyesi 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşma öncesi bir kişi Deniz Poyraz davasına katılanlara silahlı saldırı girişiminde bulundu. "Hepinizi tarayacağım" diyerek adliye binasına girmeye çalışan kişi etkisiz hale getirildi. Duruşmada kendisine yöneltilen sorulara yanıt vermeyen katil Gencer, avukatlara dönüp 'boğaz kesme' hareketi yaptı. Dava 12 Ekim'e ertelendi.

Duruşma öncesi HDP İzmir İl Örgütü adliye binası önünde basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya HDP Milletvekilleri, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Emek Partisi, TİP, Yeşiller ve Sol Gelecek, ESP gibi birçok siyasi parti temsilcisi de destek verdi. “Katillerden hesap soracağız, faşizm yenilecek biz kazanacağız” pankartı açılan açıklamada sık sık, “Deniz’e sözümüz barış olacak”, “Deniz Poyraz ölümsüzdür”, “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganları atıldı.

TIKLAYIN | Deniz Poyraz duruşmasının bulunduğu adliyeye silahlı saldırı girişimi: “Solcuları gösterin, getirin onları öldüreceğim"

Soruları yanıtsız bıraktı 

Evrensel gazetesinin aktardığına göre; duruşmada Deniz Poyraz’ın ailesi, HDP’li vekiller, müşteki avukatları, İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel ve tutuklu sanık Onur Gencer hazır bulundu.

İlk olarak söz alan Poyraz ailesinin avukatlarından İmdat Ataş, katil Gencer’e çeşitli sorular yöneltti. Kullandığı telefon numaralarından bu hatların kimin üzerine kayıtlı olduğuna, işten atılma nedeninden aldığı ücrete ve görev yerinin sürekli değişme nedenine kadar birçok soruya katil Gencer “Cevap yok” dedi.

"İletişimde olduğum kişiler gizli"

Suriye’ye gitme ve oradaki görevine ilişkin yönetilen sorulara ise katil Gencer, “Özel bir durum olduğu için cevap vermeyeceğim. TSK ile geçiş yaptım. Kaldığım yer askeri alan içindeydi. Kimlerle iletişim halinde olduğum gizli” diyerek müşteki avukatı Ataş’ın sorduğu tüm soruları yanıtsız bıraktı.

Sosyal medyasında bulunan silahlı fotoğrafların nerede çekildiği ve silahların kimden alındığı sorularına ise katil Gencer, “Silahları severim. Arkadaşlardan aldım isim vermeyeceğim. Fotoğraf Suriye’de çekildi” dedi.

Daha sonra İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel’in soru yöneltmek istemesini mahkeme heyeti engelledi. Bir önceki celsede vekaletnamesi olan avukatların dışında soru sorulmaması kararı alındığını söyleyen mahkeme başkanı, yetki belgesi olan avukatlara soru sorma hakkı tanımayacağını ifade etti.

Mahkeme başkanının bu engellemesine tepki gösteren avukatlar, durumun kanuna aykırı bir uygulama olduğunu söyledi. Çıkan tartışma sonrası duruşmaya 15 dakika ara verildi.

KATİL GENCER: SURİYE’DE SİLAHLI YAPILARLA TANIŞTIM
Aradan sonra mahkeme heyeti avukatların itirazını kabul etti. İlk söz alan İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, katil Gencer’e özellikle Suriye’den döndükten sonra harcamalarının fazlalaşmasını ve bunları nasıl karşıladığını sordu. Katil Gencer sorulara cevap vermedi.

Yücel’in “Suriye’de askeri personel dışında Türkiye’nin ortak hareket ettiği silahlı gruplardan misillerle karşılaştınız mı?” sorusuna “Evet” diyen katil Gencer, "Esam El Muhammed, Fatma Hacı Muhammed ve Abdo Aci ile Suriye’de mi tanıştın?" sorularına ise, bu kişilerle tanışmadığını söyleyerek cevap verdi.

Cevap üzerine Yücel, bu kişilerle görüştüğüne dair sinyallerin olduğunu söylerken, katil Gencer, “Cevap yok” dedi.

Suriye’de görevli olduğu süre boyunca aldığı ücretten kimlerle döndüğüne, döndükten sonra Hatay, Ankara, Konya, Antep gibi birçok ile neden gittiğine ve kimlerle görüştüğüne ilişkin sorulara da yine cevap vermeyen katil Gencer, “Can güvenliği için söylüyorum. Siz kansızsınız, sizden her şey beklenir” şekilde konuştu.

"Sosyal medya paylaşımlarını emniyet mi sildi?"

Yücel, kolluğun telefona ne zaman el koyduğunu sorunca Gencer, binada teslim olur olmaz verdiğini söyledi. “Sosyal medyada paylaşımlarınız vardı ama olaydan sonra bu paylaşımlar silinmiş, peki kim sildi?” sorusuna ise, “Ben silmedim kim sildi bilmiyorum. Silme işlemi teslim olduktan sonraya aittir” diyerek cevap verdi. “Olay günü telefonunuzu bir başka telefona yönlendirmeyi siz mi yaptınız?" sorusuna da “Bilgim yok. Ben böyle bir şey yapmadım. Ben telefonu emniyete teslim ettim gerisini bilmiyorum” dedi.

Başka yapılanma içinde olup olmadığı sorusuna "olabilir" yanıtını verdi 

SADAT’tan kimseyi tanımadığını iddia eden katil Gencer, “Askerliğe başka bir yapılanma içinde olduğunuz için mi gitmediniz” sorusuna da “Olabilir” diyerek cevap verdi.

Sorulara cevap vermemesinin gerekçesini katil Gencer, “Ben emniyette bunların cevabını verdim. Size cevap vermeyeceğim” şeklinde açıkladı.

"Binanızı kana buladım"

Daha sonra söz alan müşteki avukatlarından Türkan Ağaç, İzmir poligonunda aldığı eğitimi, eğitimin düzeyini, ücretini nasıl ödediğini ve burada kimlerle nasıl ilişki içerinde olduğunu sorularına katil Gencer yine “Cevap yok” diyerek geçiştirdi.

“14 Haziran 2021 tarihinde aldığınız mermileri ne yaptığınız?” diye soran Ağaç’a Gencer, “Binanızı kana buladım” diye cevap verdi. Olay esnasında kullanılan silahın alındığı mağazanın sahibi olan Metin Dönerer’in emekli polis olduğunu bilip bilmediği sorusuna Gencer, bilmediğini iddia ederek cevap verdi.

Saldırıdan kimsenin olmadığını iddia etti 

“Manisa Urganlı’da kimlerle görüştünüz, silah eğitimi aldınız mı? Yasin Filiz, Mehmet Onur Işıl ve Umur Işık yanınızda mıydı? Umut Işık size mesleki tecrübelerini aktardı mı? Size lojistik ya da herhangi bir şekilde destek oldu mu? Oytun Yüksel eğitim sırasında yanınız mıydı?” şeklinde soruların çoğuna katil Gencer yine cevap vermedi.

“Oytun Yüksel emniyet görevlisi değil mi?” sorusuna “Cevap yok” diyen Gencer’e Ağaç, “Gözaltına alındığınızda İzmir emniyetinden Oytun Yüksel aranmış. Numarayı siz mi verdiniz?” diye sorunca Gencer, “Görüşmeden haberim yok” dedi.

“Oytun Yüksel planlamaya yardım etmiş olabilir mi? Saldırıdan hemen önce neden Oytun Yüksel’le konuştunuz? Örgütsel ve kurumsal bağlantılarınızı mahkemeye paylaşır mısınız?” gibi sorulara katil Gencer, bir bağlantısı olmadığını iddia etti, saldırıdan da kimsenin haberi olmadığını öne sürdü.

“İbrahim Akıl ne iş yapıyor, nereden tanışıyorsunuz? Asker olduğunu biliyor muydunuz?” sorusuna Gencer yine bilmediğini iddia etti. “Silahla ilgili soruları neden İbrahim Akıl’a sorduğunuz? Siyasi olarak İbrahim Akıl’ı nereye koyarsınız” sorularına ise katil Gencer, “Baş köşeye” şeklinde cevap verdi.

“İbrahim Akıl ile silaha ilişkin bir görüşme yaptığınız ve orada 'Göreceğiz reis sarsacak mı sarsmayacak mı' demişsiniz neyden söz ettiniz" soruauna ise “Sadece espri. Belki gerçekte olabilir” diyerek cevap veren katil Gencer, görüştüğü kişilerle yaptığı konuşmaların tesadüf ya da espri olduğunu ileri sürdü.

Aradan sonra tekrar söz alan İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel sorularına devam etti. Katil Gencer, “Bundan sonra soracağınız hiçbir soruya cevap vermeyeceğim” diyerek soruları yanıtsız bıraktı.

Avukatlara tehdit hareketi 

Tanık ifadeleri alındığı esnada katil Gencer’in müşteki avukatlara bakarak işaret parmağını kendi boynunun üzerinden geçirerek boğaz kesme işareti yapması üzerine avukatlar tepki gösterdi. Mahkeme başkanı sakin bir şekilde bu tarz şeyler yapmaması konusunda katili uyarırken, tepki gösteren avukatlarla tartışma çıktı. Daha sonra salondakiler duruma “Katilleri siz koruyorsunuz, bunlar katil” diyerek tepki gösterdi.

12 Ekim'e ertelendi 

Savcı, sanık ve tanıklara sorulan sorulara bir diyeceği olmadığını belirterek, Gencer’in tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.

Ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, tanık Sıla Yılmaz için talimat yazılmasına, tanıklar Nuri ve Nurgül Gencer'in adreslerinin tespiti için talimat yazılmasına, dinlenmeyen tanıkların talimatla ifadelerinin alınmasına, duruşma kayıtlarının çözümünün yapılarak duruşma sırasında suç teşkil eden konuşma ve davranışları yapanlar hakkında suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti.

Avukatların bilirkişi raporu alınması talebini kabul etti. Fakat avukatların dijital meteryaller ve kamera kayıtlarını yönelik taleplerinin reddine karar vererek duruşmayı 12 Ekim 2022 tarihine erteledi.

 "Bundan bir adım geri atmayacağız"

Duruşma öncesi yapılan açıklamada ilk olarak söz alan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, katliamın üzerinden 1 yıl geçtiğini ancak adaletin hâlâ işlemediğini söyleyerek, bu güne kadar siyasi katliamlardan hiçbirinin aydınlatılmadığını ifade etti. Kemalbay, "Burada adalet arayışımız sadece Deniz Poyraz’ın katliamının aydınlatılması değil Türkiye’de barış içinde yaşamanın imkanlarının yaratılması, kirli iktidarla hesaplaşmak ve gerçek demokrasinin sağlanması içindir. Bu katliamın gerçekleşmesindeki neden; demokrasi, barış, eşitlik, adalet, özgürlük talebimizi yükselttiğimizdendir. Ama bundan bir adım geri atmayacağız. Gerçek barış ve demokrasi ortamı sağlanana kadar davamızdan vazgeçmeyeceğiz. Katillerden ve Türkiye’yi karanlığa sürüklemek isteyenlerden hesap sormaya devam edeceğiz” dedi.

"Katliamcılardan hesap soracağız"

Daha sonra söz alan HDP Van Milletvekili Sezai Temelli ise, “Acılarımız dinmediği gibi öfkemiz de büyük. Bu büyük öfkemiz adalet ve barış mücadelemizi büyütmeye devam ediyor. Bundan vazgeçmeyeceğiz ama katledilmiş bütün arkadaşlarımızın hesabını soracağız. Deniz’in hesabını sormak hepimizin boynunun borcudur. Barış içinde bir arada yaşamak istiyorsak bu katliamcılarsan hep birlikte hesap sormalıyız” diye konuştu.

CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da ortak mücadele eşliğinde AKP iktidarından ve katillerden hesap soracaklarını söyledi.

"Mücadelemize devam edeceğiz"

Deniz Poyraz’ın annesi Fadime Poyraz ise, “Deniz ölmemiş içimizde yaşıyor. Bütün halk Deniz’in oldu. Onlar Deniz’i öldüreceğiz dedi ama Deniz ölmedi aktı her yere. Denizler hiçbir zaman ölmez. Her zaman güçlü olacağız, mücadelemize devam edeceğiz” dedi.