Gazeteci ve yazar Kadri Gürsel, gazetecilik hayatını anlattığı 'Ben de sizin için üzgünüm' adlı kitabı hakkında değerlendirmede bulunurken ifade ettikleri "ana akım gazeteci" tartışması başlattı. Gürsel söylediklerinin "yerli yerine oturtamayan muhataplar" tarafından bağlamından kopartıldığını anlattı.
Gürsel, Diken'den Tunca Öğreten'in sorularını yanıtladı.
TIKLAYIN: Evrensel'den Kadri Gürsel'e 'ana akım gazetecilik' tepkisi: Hiçbir şey bu kadar indirgemeci ve mekanik olamaz
Gazete dağıtımının tekelleşmesini "Tüm yayın organları için tehdit" sözleriyle değerlendiren Gürsel, "Bir iş birliği modeli geliştirilmeli" teklifinde bulundu.
Medyada dijitalleşme hakkında da konuşan Gürsel, "Okur bilinç sıçraması yapamazsa, dijitalde yürüyen sürdürülebilir iş modellerinin geliştirilmesi de mümkün olmaz gibi geliyor bana. Okura, ne tür bir tehditle karşı karşıya olduğunun gösterilmesi gerekiyor. Yani bedava haber ve yoruma alışmış bir okur, eninde sonunda bedava haber ve yorumu bulamayacağını idrak etmeli. Okurun bağımsız, profesyonel gazeteciliği desteklemesi gerekiyor. Demokrasi bedava değil" ifadesini kullandı.
Söyleşiden öne çıkanlar şunlar:
-Gazeteci dava insanı değildir, hak mücadelesi için gazetecilik yapmaz,
-15 Temmuz’da İstanbul’da olsam geceye tanık olmak için sokağa çıkardım,
-Gazeteci barış için, hak mücadelesi için gazetecilik yapmaz
Diken'deki söyleşinin tamamı için tıklayın