HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, AKP ile koalisyon yapmayacaklarını yineleyererk, "Yolsuzluk soruşturmalarının başlamasına hazırız" dedi.
Demirtaş, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'ın, "Bazı HDP'lilerin en sevdiği söz 'sus, konuşma.' Bizde sıfatı olanlar değil fikri olanlar konuşur. Dağdan gelip bağdakini mi susturacaklar? Konuşan Türkiye'ye susturucu takmaya çalışıyorlar" sözlerine de cevap verdi. Demirtaş, "Çözüm süreci sadece HDP'nin sorumluluğu değil, bütün Türkiye'nin sorumluluğundadır" ifadesini kullandı.
Demirtaş, medya mensuplarına da mesaj vererek, "Baskının, sansürün, akreditasyonun olduğu bir dönem kapandı, artık rahat çalışacaksınız" diye konuştu.
Demirtaş, HDP Genel Merkezinde, Seçim Koordinasyon Komisyonu toplantısı öncesi gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin "Seçim sonuçları geldikten sonra Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'ın oy oranına ilişkin bazı açıklamaları oldu. 'Yüzde 13 aldılar, örgüte çağrı yapsınlar, dağdan insinler, bu Çözüm Süreci'nin bundan sonra artık filmini çekerler' açıklamalarına neler diyeceksiniz?" sorusu üzerine Demirtaş, Çözüm Süreci ve Türkiye'nin iç barış arayışının, Kürt sorununun çözümünün çok önemli olduğunu söyledi.
Demirtaş, bu konuların kendileri açısından seçimlere heba edilmeyecek, taktik olarak yaklaşılmayacak stratejik bir mevzu olduğunu belirterek, herkesin daha serinkanlı, sağduyulu bir şekilde mevzulara yaklaşmasını ve açıklamaların da buna göre yapılmasının önemine değindi.
"Çözüm Süreci şu veya bu şekilde ilerleyecek ve başarıya ulaşacaktır" diyen Demirtaş, "Hepimizin barışa ihtiyacı vardır. Eski Hükümet adına konuşanların da yeni dönemde daha parlamento, hükümet şekillenmeden çözüm karşıtı, Çözüm Süreci'ni hiçleştiren, Çözüm Sürecini bir taktikmiş gibi ele alan yaklaşımlara prim vermemesi lazım. Türkiye toplumu bizden çözüm bekliyor, umut ederim, herkes biraz daha sabırlı, sağduyulu bir yaklaşımla bütün meseleleri ele alır" değerlendirmesinde bulundu.
Demirtaş, İmralı ve Kandil'le yakın tarihte bir görüşme olup olmayacağı sorusuna, "Henüz bir planlama yok. Tabii ki Parlamento şekillenecek, biz HDP heyetinin bir an önce İmralı'ya gitmesini önemsiyoruz. Çözüm Süreci'nin tartışmaların aciliyeti, kaldığı yerden sürmesi hepimiz açısından önemli fakat bu sadece HDP'nin sorumluluğu değil. HDP'nin omuzlarına yüklenebilecek bir sorumluluk da değil. Biz hazırız elbette ama diğer partilerin de aynı düzeyde, aynı ciddiyetle yaklaşmasını bekliyoruz. Biz sadece HDP'liler olarak değil bütün Türkiye bunu hepimizden istiyor aslında" yanıtını verdi.
‘Tavrımız ne ise aynısı olur’
"Çözüm Süreci'nin devamı, yeni sivil demokratik bir Anayasa, Seçim Kanunu'nun değişmesi gibi şartlarınız kabul edildiği takdirde dışarıdan bir destek verilebilir mi oluşacak koalisyon ya da senaryolara" sorusu üzerine Demirtaş, "Biz şart falan sürmedik. HDP'nin ortaya koyduğu bir şart, şurt yok. Partimiz bugün, yarın, sonraki gün bütün yetkili kurullarıyla gelişmeleri, seçim sonucunu, seçim sonrası olası ihtimali tamamıyla değerlendirecek. Biz AKP'li bir koalisyonun içerisinde olmayacağımızı ifade ettik, o noktadayız" görüşünü dile getirdi.
Demirtaş, dört eski bakanla ilgili yolsuzluk komisyonunun kurulabilme ihtimali ve HDP'nin bu konudaki tavrının ne olacağı şeklindeki soruya, "Önceki dönem tavrımız ne ise aynısı olur. Biz bu dönem yolsuzluk soruşturmasının tekrar açılması için hazırız. Yüce Divan'a sevki konusunda partinin tutumu nettir. Mutlaka soruşturulması ve hesabının sorulması lazım. Yeni dönem parlamentosunda bunları başarabiliriz diye düşünüyorum" karşılığını verdi.
‘Dağdaki kim bağdaki kim’
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'ın açıklamalarının hatırlatılması üzerine Demirtaş, şunları söyledi:
"Bunu başarmak için, kalıcı barışı sağlamak için tabi ki daha güçlü imkanlara, fırsatlara sahibiz. Hep birlikte elimizi daha fazla taşın altına koyabilecek güçteyiz. Demokratik siyaset güçlenmiştir. Ama AKP'liler bize oradan talimat yağdırmaktan vazgeçsinler. Yani öyle 'dağdaki gelmiş, bağdakini susturuyor'. Dağdaki kim, bağdaki kim? Hepimiz bu memleketin sahibiyiz. Hepimiz ortak vatandaş, eşit yurttaşlarız. Siyasi partiler olarak da topluma karşı eşit sorumluluk sahibiyiz. İktidarı kaybedince hırçınlaşmanın bir anlamı yok.
‘Saray'lara kapanmanın bir anlamı yok’
İktidar, koltuklar sizin tapulu malınız değildir, halkın malıdır. Böyle koltuk elden gidince paniklemenin, öfkelenmenin, saraylara kapanmanın bir anlamı yok. 'Bunlar gelip geçicidir' demiştik. İktidar, güç, muktedirlik gelip geçicidir. Şimdi halk, 'koalisyon yapın' diye hepimize talimat verdi, diğer partiler de bunları değerlendirecektir. Türkiye toplumunun yararına olan en doğru sonuç ne ise hep birlikte onu başaracağız, paniğe, korkmaya gerek yok."
Meclis Başkanı seçimi
Meclis Başkanı seçimine ilişkin bir soru üzerine ise Demirtaş, bunların tamamını üç gün boyunca partide tartışacaklarını bildirdi.
Demirtaş, milletvekili sayısında son durumla ilgili olarak "Henüz netleşmiş bir şey yok. İtirazlarımız var diğer partilerin de itirazları var. Değişebilir tabi ki... Bazı yerlerde 200, 300 oyla vekil sayıları değişiyor. Arkadaşlarımız özellikle iptal edilen, geçersiz sayılan oylar konusunda bazı yerellerde itirazlarını sürdürüyorlar. Parlamento aritmetiği değişebilir bu sürede" ifadesini kullandı.
‘Geçici olarak HDP'liyiz diyen insanlar...’
"HDP'de emanet oy" olduğu tartışmaları üzerine Demirtaş, Türkiye'nin her yerinde oylarını artırdıklarını ifade ederek, 81 ilin tamamında oy artırabilen tek parti olduklarını savundu. Demirtaş, 81 ilde oy kaybeden tek partinin Ak Parti olduğunu ve bunun kendisini sevindirdiğini dile getirerek, şunları söyledi:
"Karşılaştığımız birçok insan seçim kampanyası boyunca elimizi tutarak şunu ifade etti: 'Biz bu seçimde HDP'ye emaneten oy vereceğiz, bizim partimiz başka ama HDP sözünde durur, demokratik bir programı uygularsa biz artık HDP'li olacağız. Ama bu seçim geçici olarak HDP'liyiz' diyen insanlar vardı. Bunun sayısı yüzdür, bindir hiç önemli değil, bir kişi bile olsa bizim için kıymetlidir. Biz onlara teşekkür ettik.
Sözümüzün arkasındayız, 'HDP olarak demokrasi, barışı, özgürlüğü savunmaya devam ediyoruz' mesajı veriyoruz yoksa 'HDP emaneten barajı geçmiştir' diye bir durum yok. HDP çok güçlü bir tabanla barajı aşmıştır ama o yüzde 13'ün içinde 0,1 bile emanet oy varsa biz ona kıymet verdiğimizi, anladığımızı değer verdiğimizi ifade ettik, böyle anlamak lazım."
Basın mensuplarına da seçim dönemindeki emekleri için teşekkürlerini ileten Demirtaş, "Eminim en çok da basın mensupları rahatlamıştır. Bu baskı döneminde özellikle sansürün uygulandığı, akreditenin uygulandığı bir dönem kapanmış oldu" dedi.
