Edirne F Tipi Cezaevi'nde 6 yıldır tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Kahramanmaraş merkezli 10 ilde yıkıma neden olan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerle ilgili olarak iktidar kanadından gelen, "siyaset yapmayın" eleştirilerine, "Erdoğan gibi siyasi çıkarcılığın ustası olmuş birinin deprem felaketine, üstelik de seçimler öncesinde, siyasi çıkarını düşünmeden yaklaştığını sanmak siyaseten aptallık değilse saflıktır" diye yanıt verdi.
Demirtaş, 10 ilde büyük yıkımın yaşandığı depremlerin 5. gününde, iktidar kanadının ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, muhalefeti "siyaset yapmakla" eleştirmesine yanıt verdi.
Twitter'dan paylaşım yapan Demirtaş, depremin siyaset üstü değil, partiler üstü bir konu olduğunu vurguladı.
"Maalesef ilk günden susanlar da oldu" diyen Demirtaş, "Siyaset yapmak tam da bugün toplumun en önemli savunma aracıdır" ifadesini kullandı.
Demirtaş, şunları kaydetti:
"'Bugün siyaset yapma günü değil' diyenler ya yanılıyorlar ya da Saray’ın propaganda merkezinin kendilerine verdiği görevi yapıyorlar.
Deprem siyaset üstü değil, partiler üstü bir konudur. Kavramlar yanlış kullanılırsa yanlış sonuçlara ulaşılır. Neden mi? Lütfen okuyun.
Demokrasinin iyice yerleştiği ülkelerde devlet ayrı bir şeydir, hükümet ayrı bir şeydir. Hükümete kim gelirse gelsin devletin temel işleyişinde köklü değişiklikler olmaz, olamaz.
Örneğin Japonya’da deprem konusunda hükümeti siyasi baskı altına almak için uğraşmaya gerek yoktur. Hükümetin bir eksiği olursa yerden yere vurulmasının önünde bir engel de yoktur. Zaten depremle mücadeleyi devletin tüm kurumları, sistemli şekilde kendiliğinden yaparlar.
"O tek kişi, her adımını seçim hesabıyla atıyor"
Oysa Türkiye’de özellikle de tek adam sistemine geçildikten sonra devlet-hükümet-parti ayrımı tamamen kalktı. Ülkenin tüm kurumları bir tek kişiye bağlandı.
O tek kişi, iktidarını sürdürebilmek için seçimde kazanmaya mecbur olduğundan her adımını seçim hesabıyla atıyor. Hele hele Erdoğan gibi siyasi çıkarcılığın ustası olmuş birinin deprem felaketine, üstelik de seçimler öncesinde, siyasi çıkarını düşünmeden yaklaştığını sanmak siyaseten aptallık değilse saflıktır.
"Tüm eleştirileri susturmaya çalışıyorlar"
Şu anda Erdoğan’ın yaptığı tek şey, partisinin ve kendisinin propagandasıdır. Ama iktidar medyası, bu gerçeği örterek deprem felaketini Erdoğan’ın kişisel ve partisel kazanımına dönüştürmek için sürekli saldırarak, insanları linç ederek tüm eleştirileri susturmaya çalışıyorlar.
Maalesef ilk günden susanlar da oldu. Biz particilik yapmıyoruz, oy hesabı yapmıyoruz. İktidarı siyasetle sıkıştırıp kardeşlerimizi kurtarmaya çalışıyoruz.
Çünkü devlet de odur, medya da odur, yargı da polis de asker de odur. Yani tüm devlet kurumları ancak ve sadece Erdoğan’ın çıkarına göre hareket ederler.
Gönüllülerin yardım dağıtabilmek için deprem bölgesine gitmeleri, TSK’nın deprem bölgesinde görevlendirilmesi, Twitter erişim engelinin kaldırılması halkın siyasi baskısı sayesinde oldu.
"Yanlış olan, seçim hesabı yapmaktır"
Görüyorsunuz, büyük koordinasyon eksiği var ve bu da halkın siyasi baskısıyla çözülecek.
Yanlış olan şey bu ortamda siyaset yapmak değil, parti propagandası yapmaktır. Seçim hesabı yapmaktır.
Siyaset yapmak tam da bugün toplumun en önemli savunma aracıdır. Bunu almalarına izin vermeyin. Direnmeye ve dayanışmaya devam edelim."