Cezaevinde bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş yerel seçimlere ilişkin açıklamalarda bulundu. 2019 Mart ayında gerçekleştirilecek yerel seçimlerden AKP'nin 'kayıpla' çıkmasının erken seçimi gündeme getireceğini söyleyen Demirtaş, "Önümüzdeki yerel seçimler AKP iktidarının bundan sonraki varlığını ve yokluğunu belirleyecek önemli sonuçlar doğurabilir" dedi.
Demirtaş ayrıca, "Bu anlamda özellikle Kürt partilerle ittifak çerçevesinde farklı siyasi geleneklerden bu kriterlere uygun adaylar ve özellikle muhafazakar tabanımızın temsiliyetini sağlayacak adaylarımızın da mutlaka en güçlü şekilde listelerde yer alması gerektiğini düşünüyorum" ifadelerini de kullandı.
HDP'nin web sitesinde yayımlanan röportaj şöyle:
Türkiye’de yaşanan ekonomik krizin toplumsal alana yansıması ile siyasete etkisini nasıl görüyorsunuz? Hükümet var olan ekonomi politikaları ile bu krizden çıkış yapabilir mi?
Şu anda yaşanan ekonomik kriz çöküşün ilk aşamaları gibi gözüküyor. Çünkü krizin nedenleri çok daha yapısaldır. Brunson ile ilgili bir mesele değildir. Türkiye’de üretim durduğu için her alanda dışa bağımlılık arttı ve Türkiye kapitalizmi çökme noktasına geldi. Toplum bunun etkilerini giderek çok ağır bir şekilde yaşayabilir. Bunun doğrudan siyasi yansımalarını kestirebilmek güçtür. Ancak hükümetin bugünkü ekonomi politikası ile krizden çıkamayacağı kesindir. Muhalefet yeni bir umut ve alternatif sunmazsa krize rağmen AKP varlığını sürdürebilir.
Sizce siyasi soykırım operasyonlarının artmasının sebepleri nelerdir? Bu operasyonlara karşı neler yapılabilir? Nasıl bir tutum takınılmalıdır?
2009 yılından beri devam eden siyasi soykırım operasyonlarının kesintisiz sürdüğünü söyleyebiliriz. Temelde halkın örgütlülüğünü ve iradesini kırmaya dönüktür. Özellikle her seçim arifesinde seçim çalışması yürüten kadrolara özel yönelim yapılması da doğrudan seçimle bağlantılıdır. Halkımızın bu tür tutuklama operasyonlarına karşı daha fazla örgütlenmeli ve HDP’yi sahiplenmelidir.
Partinize ve şahsınıza yönelik yargının tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Yargı-iktidar ilişkisine yönelik nasıl bir mücadele sonuç alıcı olabilir?
Partimize yönelik yargı kararları tamamıyla politiktir. Hukukla alakası yoktur. Biz tabiki hukuki mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz. Ancak belirleyici olacak olan siyasi mücadeledir. Yargıyı siyasetin vesayetinden kurtarmanın yolu da siyasi mücadeleyi büyüterek siyaseten örgütlenmekten geçer.
2019 yerel seçimleri neden önemli? İktidar için ne anlama geliyor? Muhalefet için ne anlama geliyor?
Önümüzdeki yerel seçimler AKP iktidarının bundan sonraki varlığını ve yokluğunu belirleyecek önemli sonuçlar doğurabilir. AKP seçimden kayıpla çıkarsa ülkede erken seçim gündeme gelebilir. HDP açısından da kayyum siyasetine ve irade gaspına karşı halkın kendi öz yönetiminde ısrarının ve demokrasiden karar kıldığının göstergesi olacaktır.
Erdoğan’ın yerel yönetim seçimlerinde kayyum atama tehdidi gündem saptırma amaçlı mıdır? Yoksa derin devletin planlaması mı?
Bir kez daha halkı kayyumlarla tehdit etmek ve halkın iradesini yok sayma iradesidir. Nasıl olsa seçimden sonra kayyum atanacak diyerek halkı sandıktan soğutmaya çalışıyorlar. Hiç kimsenin bu şekilde düşünmemesi lazım. Halkımız sandığa gidip özgür iradesini yansıtmalıdır. Sonrasında da iradesinin arkasında duracak bir irade kararlılığı göstermelidir. Başka türlü bu kayyum siyasetinin çöktüğünün bütün dünyaya anlatmamış oluruz.
Sizin takip ettiğiniz kadarıyla Erdoğan’ın bu açıklamalarına karşı nasıl bir seçim stratejisi ve yol haritası çizilmeli?
Partimiz HDP ciddiyetle seçim hazırlıklarını yürütüyor. En geniş ittifak ve en demokratik yöntemlerle, gerçekten de halkın arzu ettiği adaylar çıkarmayı başarırsak çok yüksek oylarla seçimi kazanacağımızdan kimsenin kuşkusu olmasın. Halkın sevdiği, dürüstlüğünden, bağlılığından, çalışkanlığından ve yeteneğinden kuşku duyulmayan, değerlere bağlı halkla iç içe olan isimler eminim ki halkın çok daha ciddi desteğini alacaktır. Bu anlamda özellikle Kürt partilerle ittifak çerçevesinde farklı siyasi geleneklerden bu kriterlere uygun adaylar ve özellikle muhafazakar tabanımızın temsiliyetini sağlayacak adaylarımızın da mutlaka en güçlü şekilde listelerde yer alması gerektiğini düşünüyorum. Tabi isimlerin kimler olacağını en geniş biçimde o yerelin halkı belirlemelidir.
Rahip Brunson’ın tutuklanmasıyla ABD ve Türkiye arasında başlayan krizi ve daha sonra Brunson’ın serbest bırakılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
ABD ve Türkiye arasında gelinen aşamada yeni bir uzlaşma zeminine doğru gidildiği görülüyor. ABD özellikle bölgesel düzeyde Türkiye’den beklentilerini daha ciddi şekilde kabul ettirme avantajını yakalamış gibi görünüyor. Yani hükümetin ABD’ye efelenmelerinin boş ve kof olduğu ortaya çıkmış oldu. Önümüzdeki dönemde ABD özellikle Suriye’de Türkiye’ye kendi tezlerini daha fazla dayatacak gibi görünüyor. Brunson meselesi sadece bunun küçük bir işaretiydi.