13 Aralık 2018 15:34
Çorlu faciasının sarsıntısı bitmeden bugün Ankara’da en az 9 kişinin hayatını kaybettiği yeni bir tren kazası yaşandı. İhmal boyutundan sorumlulara kadar bir dizi tartışmayı da başlatan olaylar, Devlet Demiryolları (TCDD) Genel Müdürü İsa Apaydın'ın bir hafta önce (6 Aralık 2018) TBMM KİT Komisyonu toplantısında söylediklerini de yeniden akıllara getirdi.
Apaydın toplantıda “Trafik işletme sistemi kurularak altyapımızda trenlerimizin sürekli faaliyetleri anlık olarak takip edilmektedir” demişti. Son on beş yıl içerisinde 60,7 milyar TL civarında yatırım yapıldığını kaydetmişti. CHP’li komisyon üyelerinin Çorlu Tren faciasıyla dikkati çektikleri tren kazalarıyla ilgili AKP Erzincan Milletvekili Süleyman Karaman, dünyanın her yerinde tren kazalarının yaşandığını belirterek, “Bu kazalar bütün ülkelerde olur, bütün ülkelerin derdi ve şu anda da listelere göre, Almanya’dan da, Fransa’dan da, Polonya’dan da, Romanya’dan da daha az kaza bizim ülkemizde oluyor, bizde daha az kaza oluyor. Hindistan, Pakistan, onları da saymıyorum” diye konuşmuştu.
Komisyonda, AKP Osmaniye Milletvekili Mücahit Durmuşoğlu, Devlet Demiryollarının geldiği noktadan övgüyle söz tetikten sonra Devlet Demiryolları taşımacılığını bir üst lige çıkardıkları için, başta Cumhurbaşkanı, daha önceki genel müdür Süleyman Karaman Bey, görev başındaki Genel Müdürü yürekten kutladığını belirterek başarılar dilemişti. AKP Karabük Milletvekili Cumhur Ünal da, CHP’li vekilin mizansen yaptığı öneriyi beğenerek demiryollarında çığır açanlara plaket verilmesi gerektiğini söylemişti.
TBMM KİT Komisyonu’nun 6 Aralık 2018 tarihli toplantısında, Devlet Demiryolları (TCDD) Genel Müdürlüğünün 2015-2016 yıllarına ilişkin hesaplarının ibra edildiği KİT Komisyonu’nda görüşmelerden bazı bölümler şöyle.
TCDD İŞLETMESİ GENEL MÜDÜRÜ İSA APAYDIN: Yine trafik işletme sistemi kurularak altyapımızda trenlerimizin sürekli faaliyetleri anlık olarak takip edilmektedir. Altyapı yapım ve bakım işlerine baktığımızda son on beş yıl içerisinde 60,7 milyar TL civarında yatırım yapılmıştır. 2018 yılında ayrılan 7,5 milyar TL'nin tamamını yıl sonuna kadar harcayarak yüzde 100 gerçekleşmeyi hedefliyoruz
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) – Şu anda kadroya alınan var mı? Şu anda kaç kişi taşeron olarak çalışıyor? Ayrıca yüksek hızlı tren dâhil bütün çalışanlara mutlaka kadro verilmesi gerekir çünkü yüksek hızlı tren sonuç itibarıyla yap -işlet-devret modeliyle gerçekleşse dâhil Devlet Demiryollarının yapısı. Bu anlamda, kaç çalışanınız var? Kaça düşürüldü? Şu anki durum ne? Taşeron uygulaması neden devam ediyor? Bu konuda girişimleriniz nedir, onu öğrenmek istiyorum. Kurum olarak bu konuda ne gibi çalışmalar yapılıyor. Çünkü Devlet Demiryollarında geçmişe göre kaza sayıları azalsa da ölümlü kaza sayıları arttı. Bunun da ben liyakatle ilgili olduğunu düşünüyorum.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) –Özellikle çok hassas bir sürecin içindeyiz. Bu Çorlu’daki tren kazası ve bunun yarattığı travma, toplum üzerinde yarattığı travma nedeniyle gerçekten demir yollarının hem prestijini hem insanların demir yolu ağına olan güvenlikli bakış açısını biraz daha desteklemesi gereken bir süreçteyiz. O yüzden biraz daha hassas davranmak gerektiğini düşünüyorum.
Demir yolu personelimizde yani bu katar üzerindeki tren personeli, makinist, tren şefi, kondüktör, yataklının kondüktörü, yerdeki hareket amiri ve orada çalışanlar olmak üzere, yıllar içinde personel sayısında ciddi bir azalma olduğu yönünde genel değerlendirmeler var. Hatta bu Çorlu tren kazası boyutunda da ray kontrol bekçilerinin görev almadığı veya sayılarının azaltıldığı noktasında ve kurum içindeki sağlıklı işleyişin sağlanması için farklı jenerasyonların bir arada görev görmesi gerekirken şu anda, malum, çalışan memur kadrosunun, bazı işçi kadrolarının da emekliye ayrılmasıyla birlikte geriden gelen, yetişen o jenerasyonun boşluğunu dolduracak nitelikli kadronun da olmadığı yönünde eleştiriler var. Bu doğrultuda, sizden bir değerlendirme, analiz bekliyorum.
MÜCAHİT DURMUŞOĞLU (Osmaniye) –Ankara merkez olmak üzere, Ankara-İstanbul, Ankara- Konya, Ankara-Sivas, Ankara-İzmir ve Yerköy-Kayseri hatları ülkemizin yüksek hızlı tren ağı olarak belirlenmiştir. 2009 yılında Ankara-Eskişehir hattının hizmete alınmasıyla Türkiye’nin dünya yüksek hızlı tren işleten ülkeler ligine yükselmesi ülkemiz adına gurur vericidir. 2011 yılında Ankara-Konya, 2013 yılında Eskişehir-Konya ve 2014 yılında Ankara-İstanbul ile Konya-İstanbul arasında yüksek hızlı tren hatları hizmete açılmış ve bu güzergâhtaki 11 ilimizdeki nüfusun yüzde 40’ına hizmet sunmaya başlamasıyla daha konforlu ve hızlı bir ulaşım sağlanması adına büyük adımlar atılmıştır. Yüksek hızlı ve hızlı demir yolu hatlarıyla birlikte vatandaşlarımızın tüm taleplerine cevap verebilecek olan modern hızlı tren garlarının inşasının tamamlanmasıyla birlikte yüksek hızlı tren talebinin daha da artacağına inanıyorum. Devlet Demiryolları, aynı zamanda yük taşımacılığı, liman işletmeciliği, lojistik köyü işletmeciliği, bunun yanında travers fabrikaları gibi fabrikalarıyla dev bir kuruluş hâline gelmiştir. Ben tekrar gerçekten Devlet Demiryolları taşımacılığını bir üst lige çıkardıkları için başta Cumhurbaşkanımızı, daha önce görev yapan Genel Müdürümüz Süleyman Karaman Bey’i, bu konuda bir farkındalık oluşturarak, bu tren taşımacılığıyla Türkiye’yi gerçekten raylarla örerek ulaşımı kolaylaştırmak için yapmış oldukları emekler için hâlen görev başındaki Genel Müdürümüzü ve çalışanları yürekten kutluyorum, başarılar diliyorum.
CUMHUR ÜNAL (Karabük) –İçinden demir yolu geçen ve demir yolunu çok kereler kullanan ve demir yoluyla da bağı olan bir milletvekili olarak ve yine 2007 -2011 yılları arasında Devlet Demiryollarının Alt Komisyon Başkanlığını da yaparak Devlet Demiryollarının içerisini daha fazla tanıma fırsatı bulan bir milletvekiliyim. Dolayısıyla, 2007 içerisinde başlayan serüvenden bugüne kadar geldiğimizde, yaşadığım şehir itibarıyla demir yoluna olan ilgimiz, tabii, demir yollarının dünü ve bugününü çok daha iyi görme, görebilme fırsatını bize verdi.
2007, 2008 yıllarında sadece Ankara-Eskişehir arasındaki bir yüksek hızlı treni konuşurken bugün birçok hatta yüksek hızlı trenin çalıştığını görmek… Ankara-İstanbul, Ankara-Konya, Konya-Eskişehir, yeni yapılan hatlar, planlananlar, tabii, bunlar çok güzel gelişmeler, takdire şayan çalışmalar. Diğer taraftan, bölgemizde Irmak-Zonguldak arası sinyalizasyon ve iyileştirme çalışmalarının yapılabilmiş olması, yapılması ayrıca bu hattın önemi açısından da sevindirici.
Tabii, bunlar yapılırken, lojistik merkezlerin oluşturulması, geliştirilmesi ve yine Sayın Serter’in bahsettiği lojistik üs konusuyla alakalı Hükûmetimizin geleceğe yönelik üçüncü boğaz köprüsü üzerinde kurmuş olduğu demir yolu hattının gelecekteki bu üsle alakalı bağlantısının olduğunu da görmek mümkündür. Diğer taraftan, bu hatlar ve çalışmalar yapılırken, millîleştirme adına yapılan çalışmaları da gözlemlemek mümkündür.
Bu, aslında demir yolları ve Kardemir için ya da yerli üretim ya da millîleştirme adına çok önemli bir gelişmedir. Şu anda da, yine, son aylarda Kardemirde tren tekeri üretimi-dökümü de ilk defa Türkiye’de yapılmış ve bununla ilgili çalışmaları Devlet Demiryollarımız da ayrıca desteklemektedir. Bu anlamda da Devlet Demiryolları Genel Müdürümüz İsa Bey’e çok teşekkür ediyorum. Tabii, bu gelişmeleri hakikaten takdire şayan olarak ifade etmiştim. Bizler de zaman zaman gittiğimiz yerlerde plaket verildiğinde gerçekten onore oluruz, yaptığımız bir işin karşılığında plaket verilmesi güzeldir. Bu anlamda, başta Değerli Milletvekili Arkadaşım Sayın Süleyman Karaman Bey olmak üzere Devlet Demiryolları Genel Müdürümüz İsa Apaydın Bey’e ve arkadaşlarına, daha doğrusu çalışanlara, bu anlamda çığır açan arkadaşlarımıza gerçekten plaket vermek gerekir, ben de değerli vekilime bu anlamda katılıyorum.
SÜLEYMAN KARAMAN (Erzincan) – Hakikaten, bu kazalarla ilgili söz almayı, çok da laf etmeyi sevmem yani. Şöyle diyeyim: Bu kazalarda halkımız elbette üzülür yani diğerleri de üzülür ama Demiryolcular 50 misli üzülür, çok üzülürler, gerçekten olmasını da istemezler.
Ben şurayı düzeltmek istedim: Bu, bütün dünyada böyledir. Şimdi göstereceğim her ülkede de, maalesef, en az kaza olsa bile vardır, bu olmaktadır. Bunun için de, biz, demir yolları gelişince Uluslararası Demiryolları Birliğinde -hâlâ öyle- Yönetim Kurulundayız, Türkiye olarak Yönetim Kurulundayız Uluslararası Demiryolları Birliğinde, hâlâ da devam ediyor sanıyorum. Başkan yardımcısı olarak seyahate de gidilecek bir gün.
Demiryolları Genel Müdürlüğü olarak zaman zaman toplanırız ve birinci konumuz bu kazalar olur. Kazalarda ne yapmalıyız ki demir yolları kazaları olmasın? Bu, nereden geliyor? Gerçekten Almanya’da 2004 yılında hızlı tren kazası oldu ve 101 kişi, maalesef, öldü; ondan sonra, Japonya’da bir kaza oldu, 132 kişi; Belçika’da… Sayabilirim yani burada bütün hepsinin resimleri var. Bunların birçoğu da teressübat gelmesi, işte, doğa olayları, bazıları başka hatalar ama bütün bu kazalara rağmen en az kaza olan ulaştırma sektörü demir yolları. Öbürlerinin onda 1’i, yirmide 1’i ama keşke hiç olma sa, keşke bu kazaları hiç konuşmasak.
Müsaade ederseniz, önce bir de, hakikaten, Tekirdağ kazasında hayatını kaybeden 25 vatandaşımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Hastanede hâlen tedavisi devam eden 1 yaralımız kaldı galiba, ona da acil şifalar diliyorum. Bu kaza sadece ve sadece bir bölgede, çok küçük bir bölgede bir buçuk saat içerisinde 70 kilogram yağmurun aniden yağması ve Meteoroloji istasyonlarının da bunu göstermemesi sebebiyle Demiryollarının haberinin olmaması… Yüz kırk beş yıldır bu menfez devam ediyor ve tren geçiyor ama böyle bir olay oldu.
Biz bu kazalarda kazayı hiçbir şekilde müdafaa etmiyoruz, bunu etmeyeceğim yani ben çıkıp da kazayı müdafaa etmiyorum ama sadece neden olduğunu açıklamamı z lazım. Bir tek nedeni var, o da: Oraya ani bir yağmurun yağması ve bundan Demiryollarının haberinin olmaması. Haberi olması için ne gibi sistemler kurulabilir, bunu zaten arkadaşlar açıklayacak, çalışıyorlar ama benim sadece demek istediğim şu: Hakikaten bu kazalar bütün ülkelerde olur, bütün ülkelerin derdi ve şu anda da listelere göre, Almanya’dan da, Fransa’dan da, Polonya’dan da, Romanya’dan da daha az kaza bizim ülkemizde oluyor, bizde daha az kaza oluyor. Hindistan, Pakistan, onları da saymıyorum.
ATİLA SERTEL (İzmir) – Onların tren yolu mesafesi ile seninki bir mi? Hızlı tren bir mi?
SÜLEYMAN KARAMAN (Erzincan) - Ama hiç olmasın, ben kazayı müdafaa etmiyorum, kaza hiç olmasın.
© Tüm hakları saklıdır.