Başbakan Ahmet Davutoğlu, Brüksel’de toplanan Avrupa Birliği - Türkiye zirvesindeki konuşmasında “Hangi İslam’la muhatap olmak istiyorsunuz. Türkiye’nin temsil ettiği İslam’la mı DAEŞ’in temsil ettiğiyle mi? 2004’te Türkiye’yi almış olsaydınız Türk İslamıyla muhatap olacaktınız?” dediğini aktardı.
Brüksel’de AB zirvesine katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu, zirve izlenimlerini kendisine eşlik eden gazetecilere anlatarak, “Konuşmamı bir Avrupalı olarak içeriden bir bakışla yaptım” dedi. Zirvenin ve temasların “çok iyi gittiğini” söyleyen Davutoğlu şunları aktardı:
“Brüksel’de kendimi hiç yabancı gibi hissetmem, hep içeriden konuşurum”
“Hollande (Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande) ve Merkel (Almanya Başbakanı Angela Merkel) ile başlangıçta ayrı ayrı görüştüm. Zirveye bütün liderler eksiksiz katıldı. Ben konuşmamı bir Avrupalı olarak, içeriden bir bakışla yaptım. Brüksel’de kendimi hiç yabancı gibi hissetmem, hep içeriden konuşurum. ‘Türkiye, Avrupa ile mülteciler meselesi için bir araya geldi’ demek doğru değil. İçeride hep Türkiye’nin tam üyeliği konuşuldu. Burada önemli olan ortak kader, ortak psikoloji ve ortak çalışma kültürü. Bence içeride Merkel mükemmel konuştu, ben de altına imzamı atarım dedim. Gördüğümüz, Avrupa’da psikolojik hava değişmiş.
“Seçim başarısı için tebrik ettiler”
En önemlisi, Türkiye - AB ilişkileri ilk kez bir yapı kazandı; bundan sonra yılda iki kez zirve yapacağız. Bu zirve de aslında bir ilk oldu. Tamamen ayrı bir formatta ve Türkiye’nin üyelik perspektifiyle yapıldı. İçeride liderlerin hepsi seçim başarısını tebrik etti. Daha ilginci hepsinin hükümet programımız hakkında bilgisi var. Burada alacağımız kararların 4 yıl boyunca bize sorulacağını bilmek, bu anlamda öngörülebilir olmak çok önemli tabii.
“Hangi İslam’la muhatap olmak istiyorsunuz?”
İrlanda Başbakanı içeride ‘İslam barış dinidir’ dedi, ben de kutladım ve ‘Evet İslam barış dinidir ama mesele İslam veya Hristiyanlık meselesi değil. Hangi İslam’la muhatap olmak istiyorsunuz? Türkiye’nin temsil ettiği İslam’la mı, DAEŞ’in (IŞİD) temsil ettiğiyle mi? 2004’te Türkiye’yi almış olsaydınız, Türk İslamıyla muhatap olacaktınız. Sadece siz de değil; 2004’te tam üyelik görüşmeleri başladığında İsrail’den Mısır’a, Körfez ülkelerinden İran’a kadar her yerde kutlamalar yapıldı’ dedim. Bu zirvenin kısa dönemde halka yansıması vize muafiyeti olacak. Avrupa’ya vize almadan gelinip gidilecek ekim ayından itibaren.”