-Davutoğlu: "Beklemek yerine biz çaba harcayalım" BELGRAD (A.A)- 31.01.2012 - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Balkanlar'da yeni sorunların çıkmaması için yeni bir işbirliği anlayışı gerektiğini belirterek, "Sorunları Avrupa Birliği'nin çözmesini beklemek yerine biz çaba harcayalım" dedi. Davutoğlu, Sırbistan'ın Başkenti Belgrad'da düzenlenen Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci (GDAÜ) Dışişleri Bakanları gayri resmi toplantısında bir konuşma yaptı. Katılımcı ülkelerin bakanlarının GDAÜ sürecinin Balkanlar'da işbirliğine somut katkıda bulunduğu konusunda görüş birliği içinde olduğunu kaydeden Davutoğlu, "1996'da kurulan GDAÜ'de yeni bir değerlendirme yapılması yararlı olacaktır. Kurulduğu dönemde Balkanlar zor bir dönemden geçiyordu. Artık şartlar değişti" dedi. Eski dönemde ülkelerin karşılıklı güven ortamına ihtiyaç duyduklarını ifade eden Davutoğlu "Kuruluşunun 20. yıl dönümüne yaklaşırken bugün siyasi değil, ekonomik bir deprem yaşanıyor. Bu deprem Balkanları da etkiliyor" diye konuştu. New York'taki toplantıda bir akil adamlar grubu kurulmasını önerdiğini hatırlatan Davutoğlu, bölgede yeni sorunların çıkmaması için yeni bir işbirliği anlayışı gerektiğini belirterek, "Sorunları Avrupa Birliği'nin çözmesini beklemek yerine biz çaba harcayalım" dedi. Avrupa Birliği vizyonunun önemine de değinen Davutoğlu, yeni bir anlayışla özellikle ekonomi alanında gerçekçi değerlendirmeler ve ciddi çalışmalar yapılmasının önemli olduğunu vurguladı. Sırbistan Dışişleri Bakanı ile yeni bir Balkan barışı arayışı önerisini tekrarlayan Davutoğlu, 2016'ya kadarki dönem için bir eylem planı uygulanmasını önerdi. Bakan Davutoğlu şöyle konuştu: " Güneydoğu Avrupa İşbirliği Sürecine yeni bir vizyonla bakılması gerekir. Bunun üç boyutu olabilir; birincisi siyasi diyaloğun derinleştirilmesidir. Yeni işbirlikleri gelişebilir. Örneğin farklı bakanlar düzeyinde diyaloğun arttırılması, parlamenter diyaloğun derinleştirilmesi gibi. Türkiye olarak G-20'de GDAÜ'nün temsilcisi olabiliriz. İkincisi, ortak ekonomik projeler suretiyle bölgede sanayi üretiminin arttırılmasıdır. Üçüncüsü de, yeni kuşaklar için ortak eğitim çalışmalarının geliştirilmesidir."