Gündem

Davutoğlu: Kılıçdaroğlu şantaj siyasetine başladı!

"Kılıçdaroğlu ve Bahçeli'ye söylüyorum, bildiklerinin hepsini söylesinler"

17 Ekim 2015 20:56

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Ankara'daki katliam sonrasında yaptıkları görüşmeleri basına aktarmasını eleştiren Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Esefle söylüyorum, bir parti üyesinin bile yapmayacağı şekilde siyasi malzeme haline getirdi. Utanmadan, sıkılmadan "Davutoğlu zor durumda kalır" dedi, aklınca şantaj yapıyor. Blok siyaseti olmayınca şantaj siyasetine başladı" dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi de "her şeye hayır cevabını vermekle" suçlayan Başbakan Davutoğlu, "Biz gece gündüz terörle mücadele ediyoruz, ama o bizim birlik olma çağrımıza hayır dedi. Hükümet kuralım dedik, hayır dedi. Seçime giderken hükümet kuralım dedik, hayır dedi. Her söylenene hayır cevabı veren bir liderlik olur mu? Terörle birlikte mücadele edelim dediğimizde hayır diyenden, terörle mücadele edecek bir lider çıkar mı?" diye konuştu.

Türkiye'nin Suriye sınırına 3 kilometre mesafade düşürülen, milliyeti belirsiz insansız hava aracıyla ilgili de açıklamalarda bulunan Davutoğlu, "Bu İHA uçak olsaydı da aynı muamelede bulunurduk. İlgili bütün ülkelere sesleniyorum, angajman kurallarımız bellidir. Hangi ülke, hangi erekçeyle olursa olsun, hava sahamız ihlal edilirse gereken cevabı veririz, herkes ayağını denk almalıdır" ifadelerini kullandı.

 

"Seçimlere kadar mitinglere devam edeceğiz"

 

AKP'nin Kayseri'de düzenlediği seçim mitinginde konuşan Ahmet Davutoğlu'nun açıklamalarının satır başları şöyle:

"Ankara'daki terör eyleminden sonra ara verdiğimiz mitinglere dün Bursa'da görkemli bir mitingle başladık. Seçimlere kadar mitinglere devam edeceğiz. 

Bugün yedi düvele meydan okuyanları torunu olarak üç beş çapulcuya meydanı bırakır mıyız? İstikrarı bozmak isteyenlere karşı hem acımızı yaşayacağız, hem kucaklaşacağız. 7 Haziran'dan bu yana halkımızı terörle imtihan ediyorlar. Bugün Dağlıca'da şehit olan kahraman askerlerimizin damla damla kanlarının haklarını soracağız. Dağlıca'daki çatışmadan 20'ye yakın terörist etkisiz hale getirildi.

 

"Taziyede oy istenir mi, provokasyon yapılır mı?"



Terör eylemlerinin hedefi Türkiye'nin atılımlarını engellemek, milletin önünü kesmektir.Kirli ittifakın hedefi Türkiye'dir. Türkiye'nin büyümesini istemeyenler terör düğmesine basıyor.

Barıştan, kardeşlikten söz edenler, olayın hemen ardından halkı yanlış yönlendirmeye çalışıyorlar. Taziyede oy istenir mi, bu tür provokasyonlar yapılır mı? Bunların karşısında milletimize sığınıyoruz ve teröre karşı dimdik ayak

Bunlar sadece hükümete karşı değil, demokrasiye, devlete karşı kışkırtma yapıyorlar. 6-7 Ekim olaylarında da aynısını yapmışlardı. Toparlayıcı olması gerekirken, kaosa sevk edecek tweetler attı. Nasıl bir siyasi parti halkı isyana, sokağa davet eder! Herkes karakterinin gereğini yapar. Biz milli yas ilan ediyoruz, acıyı paylaşmaya çalışıyoruz, onlar milletin acısını çalıyorlar.  Hepsi birleştiler, kim düşmansa bir olmuşlar, bu aziz millete saldırıyorlar. Malum partinin algı operasyonuna diğer partiler de büyük ölçüde katıldılar.

 

"Hükümette MHP ve CHP'den bakanların olması lazımdı; siz direnin, seyrederiz dediler"

 

Bugünlerde siyasi tartışmaya girmeyecektim ama Bahçeli ve Kılıçdaroğlu'nu dinleyince maskelerini indirmeye karar verdim. Bahçeli her zamanki tavrıyla ve sorumsuzluğuyla "hayır" dedi. Biz gece gündüz terörle mücadele ediyoruz, ama o bizim birlik olma çağrımıza hayır dedi. Hükümet kuralım dedik, hayır dedi. Seçime giderken hükümet kuralım dedik, hayır dedi.  Sayın Ecevit koalisyon teklif ettiğinde, onlarla kurmuştu, bize hayır dediler. Bu hükümette MHP'den de CHP'den de bakanların olması lazımdı, Anayasa böyle söylüyor. Siz direnin, biz seyrederiz dediler, kenardan ahkam kestiler.

Kılıçdaroğlu, davetimize olumlu cevap verdi, görüşmelerin arkasından, esefle söylüyorum, bir parti üyesinin bile yapmayacağı şekilde siyasi malzeme haline getirdi. Utanmadan, sıkılmadan "Davutoğlu zor durumda kalır" dedi, aklınca şantaj yapıyor. Blok siyaseti olmayınca şantaj siyasetine başladı. Kılıçdaroğlu ve Bahçeli'ye söylüyorum, bildiklerinin hepsini söylesinler. Zannettim ki karşımda sorumluluk sahibi bir siyasetçi var ama bizim milletimizden gizlimiz saklımız yok. Attığımız her adımda hesabı Allah'a vereceğimizi biliyoruz. Biz Rabbimizden saklamadığımız hiçbir şey yoksa, milletimizden de sakladığımız hiçbir şey olmaz. 

Biz siyasi muhataplarımıza güven duymak isteriz. Biz terör karşısında asla tavizkar olmayan bir iktidarız. Ankara'daki olayda da her türlü tedbir alınmıştır, her türlü soruşturma yapılıyor. Bu soruşturmaların sonuçları da yavaş yavaş ortaya çıkacak. DEAŞ, PKK, DHKP C, MLKP, alfabenin bütün harfleriyle üzerimize gelen terör odaklarına söylüyorum, hesabını sorup adalete teslim edeceğiz. Bu karanlık hesapları yapanların hepsine hakkettikleri cevabı vereceğiz. Vatandaşlarımızın hukukunu sonuna kadar koruyacağız.

 

"İHA uçak olsaydı da aynı muamelede bulunurduk"

 

(Düşürülen İHA) Angajman kurallarını ihlal etmiş, buna seyirci kalmayacağımızı duyurmuştuk. Bu İHA uçak olsaydı da aynı muamelede bulunurduk. İlgili bütün ülkelere sesleniyorum, angajman kurallarımız bellidir. Hangi ülke, hangi gerekçeyle olursa olsun, hava sahamız ihlal edilirse gereken cevabı veririz, herkes ayağını denk almalıdır. 

7 Haziran seçimlerinde milletimizi bir karar verdi. Bütün partilere uzlaşın mesajı verdi. Seçim akşamı, milletimizin kararının en doğru karar olduğunu iklan ettik. Daha seçim neticeleri açıklanmadan önce biz yokuz diyenler oldu. AÇık ara birinci parti çıkan AK Parti'yi dışarıda bırakacak formül arayışına girenler oldu. Bizse bütün partileri görüşmeye çağırdık. CHP blok siyaseti izleyerek iktidarı adeta bizden kaçırmaya çalıştı. Yahu bize onu millet vermiş, biz size bu emaneti bırakır mıyız! AK Parti'ye kalmasın diye, CHP başbakanlığı Devlet Bahçeli'ye vermeye çalıştı. Millete rağmen yapılmış bir siyasi hesabın tutması mümkün değildir.

 

"Her söylenene hayır cevabı veren bir liderlik olur mu?"

 

CHP'nin blok siyaseti çöktü, sonrasında bizimle koalisyon için görüşmeye geldiler. Adeta bizim CHP zihniyetine teslim olmamızı istediler. 13 yıldır milletimizin kabulünü görmüş yönetim anlayışımızdan feraget etmemizi kimse beklemesin. AK Parti aynen devam edecek.

MHP'nin de kapısını çaldık. Daha seçim akşamı Sayın Bahçeli her türlü formüle kapısını kapatmıştı. Sadece ve sadece hayır dedi. Bir çanta gösterip, hazırlık yapmıştık dedi. Bana da gösterdi, ama çantayı doğru dürüst açmadan biz size hayır diyeceğiz dedi. Her söylenene hayır cevabı veren bir liderlik olur mu? Terörle birlikte mücadele edelim dediğimizde hayır diyenden, terörle mücadele edecek bir lider çıkar mı? 

MHP'li kardeşlerime soruyorum, bizi yalnız bırakan Bahçeli'ye destek verecek misiniz? Biz MHP tabanından olumlu yorumlar aldık, her şeye hayır diyen bir şahsiyetten kimseye yarar gelemeyeceği açıktır. Polislerimiz, askerlerimiz şehit oluyor, umurlarında değil. 

Koalisyon hükümeti kurulamamasını bize mal etmeye çalışıyorlar. Her şey hazırmış da olmamış. Niye bu hazırlıkları bizimle paylaşmadılar. Bize neden bunlarda anlaşabiliriz, bunda anlaşamayız demediler. Her teklife hayır dedikten, siyaseti kilitledikten sonra, terörle mücadelede bizi yalnız bıraktıktan sonra millet size inanır mı? En çok da yüreği yanan MHP'li kardeşlerim notunu verdi, 1 Kasım'da göreceksiniz. Kanını canını ortaya koyanla, sorumluluktan kaçanı bu millet görecek.