Gündem

Davutoğlu, AKP'li belediye başkanlarına seslendi: İlk vazifeniz kadına şiddeti engellemek olsun

'Kapanan belediyelerden devreden borçlar 1 yıl ertelendi'

19 Şubat 2015 13:40

Başbakan Ahmet Davutoğlu, AKP'li belediye başkanlarına seslenerek, "İlk vazifeniz kadına şiddeti engellemek olsun" dedi. "Özgecan Aslan kızımıza yapılanı lanetliyorum" diyen Davutoğlu, "Bu hunharca saldırıyı lanetlerken baba Mehmet Arslan'ın açıklamaları bi irfanın açıklamasıdır. Özgecan'ın hatırası ebediyen yaşayacaktır" ifadelerini kullandı.

Davutoğlu, Bakanlar kurulu kararıyla kapanan belediyelerin borçlarının 1 yıl süreyle ertelendiğini de açıkladı. Davutoğlu, "Borcu yavaş yavaş ödeyeceksiniz, hizmeti hızlı hızlı yapacaksınız" diye konuştu.

Davutoğlu, AKP'li Belediye Başkanları İstişare ve Yönlendirme Toplantısı'nda konuştu.

Davutoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:

Şehir aidiyeti olmadan şehir olmaz. İnşa ettiğimiz parklarla, yapılarla. Bunu yapacak olanlar belediye başkanlarıdır. Nezaket. Bir şehirde yaşamak şehirli olmaktır.

Şehirlerimizde nefret ve şiddet kültürünü yayanlara karşı açık bir duruş sergilemek zorundayız. Bu vesileyle Özgecan kızımıza yapılanı lanetliyorum.

Bu hunharca saldırıyı lanetlerken baba Mehmet Arslan'ın açıklamaları bi irfanın açıklamasıdır. Özgecan'ın hatırası ebediyen yaşayacaktır.

Belediye başkanlarımıza söylüyorum: Özellikle kadınlarımıza karşı şiddete izin vermeyin.

Şehrin belli semtlerinin ayrıcalıklı olmasına asla izin vermeyin.

Diyarbakır, İzmir, İstanbul sokaklarında dolaşıp kendimize bir aidiyet hissetmeliyiz.

AK Parti döneminde yerel yönetimlerde devrim yaşandı.

Bakanlar kurulu kararıyla kapanan belediyelerin borçları 1 yıl süreyle ertelenmiştir. Borcu yavaş yavaş ödeyeceksiniz, hizmeti hızlı hızlı yapacaksınız.

Bazı CHP'li büyükşehir belediyeleri ilçelere AK Partili olduğu için hizmet verilmiyor. Bunu İzmir'de gördük. Mardin'de de böyle.

Biz belediyeler arasında hizmet ayrımı yapmadık.Onlar ne kadar partizanca davranırsa davransın biz hiçbir şekilde ayrım yapmayacağız.

Buradan söylüyorum: Eğer büyükşehir belediyeleri başka partili diye ilçeye hizmet götürmüyorsa o hizmet merkezden yapılır. Faturası da büyükşehir'e kesilir.

Özel bir çalışma yaptırıyoruz. Bundan sonra belediyelerin öz gelirleri artacak.

Suriyeli kardeşlerimiz bizlere Allah'ın emanetidir. Bu misafirlerimizi ağırlayan belediyelerimize, vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. Kilis'teki Suriyeli nüfusu şehrin nüfusunu geçmiş ve hala onları bağrına basıyorsa bu milletin alicenaplığını gösterir.

Hatay, Gaziantep, Hatay ve Şanlıurfa'ya 60 milyon TL gitti. İlçelere de dağıtılarak bu yük hafifletilecek.

Bugün yine İç güvenlik reform paketi konuşulacak. İnşallah Meclis'e yakışmayan hareketler görmeyiz. 6-7 Ekim olaylarında nasıl bir vandalizm uygulandı? Şehirlerimiz yakıp ykılırken hükümetimize meydan okuyan CHP ve MHP biz bu tehditleri ortadan kaldırıyoruz.

Birileri şehirlerimizi Irak ve Suriye sokaklarına çevirmek isteyenlere karşı devlet tedbirini alacaktır.

6-7 Ekim olaylarının sorumlusu HDP ve o zaman bunlara karşı çıkan CHP ve MHP yanyana geliyorsa demek ki biz doğru yoldayız. Bunların tek derdi kaos.

Seçime 3.5 ay kalmış. Sizin yapacağınız iş: Halka gitmek. Biz bu yasayı iki kez erteledik. Muhalefete bir şans verdik. Dedik ki siz bakın AB muktesabatına aykırı ne var?

Siz molotofkokteylinin silah olmasına neden karşı çıkıyorsunuz? İngiltere'de 19. yy'dan beri suçtur.

Bir tek ülke göstersinler ki, molotofkokteylinin serbest olduğu. Böyle bir şey varsa biz hemen bu yasayı gözden geçireceğiz.

El bombası insan öldürüyorsa molotofkokteyli de öldürüyor. Polisin gözaltı yetkisi yok. Savcılık talimatıyla gözaltı yetkisi var.

İngiltere'de polis 36 saat gözaltına alabiliyor. Bizim üç yanımızda savaş var. Bir daha şehirlerimizin tahrip edilmesine izin vermeyeceğiz.

Kılıçdaroğlu diyor ki: "Maskeyi gazdan korunmak için kullandılar" insaf. El insaf. Elindeki kaleşnikofla sokağa inmiş.

Meclis'te bir görüşleri varsa getirsin görüşelim. Kılıçdaroğlu direniş çağrısı yapıyor hala. O zaman molotofkokteyli kullananlara buna karşı olan halk da kendini savunur.

Mesele özgürlük ve huzur ortamı değil. Seçime giderken amaçları kaos oluşturmak