Sivil toplum örgütleri, cuntacıların yargı önüne çıkarılması için dün yağmur altında Taksim'de eylem yaptı. Birçok sivil örgütün bir araya gelerek oluşturduğu Adalet İçin Dayanışma Platformu üyeleri, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin içindeki cuntacı grubun, koca bir kurumu zan altında bıraktığının altını çizdi.
Bu kişilerin bir an önce yargıya teslim edilmesini istedi. Mazlum-Der, Özgür-Der, Anadolu Gençlik Derneği, Adaleti Savunanlar Derneği ve Mimar ve Mühendisler Grubu gibi birçok kuruluşun temsil edildiği Adalet İçin Dayanışma Platformu, taleplerini ise 5 madde altında topladı. Bu talepler özetle şöyle: Orgeneral İlker Başbuğ görevden alınsın, Genelkurmay Başkanlığı Milli Savunma Bakanlığı'na bağlansın, TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesi lağvedilsin, askerî yargı, disiplin mahkemelerine dönüştürülsün ve yeni bir sivil anayasa yapılsın.
P Sivil toplum örgütleri, cuntacıların yargı önüne çıkarılması için ilk eylemini dün yağmur altına Taksim'de yaptı. Birçok sivil örgütün bir araya gelerek oluşturduğu Adalet İçin Dayanışma Platformu üyeleri, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin içindeki cuntacı grubun, koca bir kurumu zan altında bıraktığının altı çizildi ve bu kişilerin bir an önce yargıya teslim edilmesini istedi.
Sivil toplum, soğuk ve yağışlı havaya rağmen darbeye karşı yürüdü. Mazlum-Der, Özgür-Der, Anadolu Gençlik Derneği, Adaleti Savunanlar Derneği ve Mimar ve Mühendisler Grubu gibi birçok kuruluşun temsil edildiği Adalet İçin Dayanışma Platformu üyeleri 'Milletin iradesine sahip çıkmak için buradayız' sloganıyla Taksim'de buluştu. Mazlum-Der Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal, İrtica Eylem Planı'nın gerçek olduğunun ortaya çıkmasıyla cuntacıların resmen belgelendiğini söyledi. 'Millete komplo' planının gerçek olduğunun anlaşılmasına karşın bu belgeyi hazırlayanları koruyanlara tepki gösteren Ünsal, belgeyi kimlerin hazırladığından çok kimin sızdırdığını araştıranlara, "Acaba bu millete uygulanacak suikastlara evet mi diyorsunuz?" sorusunu yöneltti.
Platforma destek veren eski Cumhuriyet Başsavcısı Reşat Petek, Türkiye'nin darbelerden kurtulabilmesi için Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki cuntacıların temizlenmesi gerektiğini vurguladı. Petek, "Planları hazırlayanların yargılanması gerekirken belgeyi sızdıranların kim olduğunu sorgulayanlar var. Belgeyi sızdıranları sorgulayanlar, darbecilere sahip çıkanlardır." dedi. Darbe planları yapanların bir kısmının Silivri'de yargılanmaya başlamasına karşın bunun yeterli olmadığına da değinen Petek, bu kişilerin uzantıları, bunlara talimat verenler ve icra edenlerin de birer birer hukuk önüne çıkarılması gerektiğini bildirdi.
Özgür-Der Yönetim Kurulu Üyesi Hülya Şekerci de darbecilerin kirli çamaşırlarının artık ortada olduğunu söyledi. Belgeyi kimin sızdırdığının hiçbir öneminin olmadığını belirten Şekerci, "Mızrak artık çuvala sığmamaktadır. Artık yapılması gereken darbecilerin, sivil yargıda yargılanmasıdır." diye konuştu. Adalet İçin Dayanışma Platformu'nun talepleri şöyle:
Belgenin hazırlandığı TSK bünyesinde komuta kademesi dahil darbe planında adı geçen tüm muvazzaf subaylar ve bu subayların amiri olan başta Orgeneral İlker Bağbuğ'a derhal görevden el çektirilmeli. Herhangi bir şaibeye mahal vermeyecek şekilde yapılacak sağlıklı bir yargılamanın önü açılarak derhal sivil yargı önüne çıkarılmalı.
Genelkurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanmalı, siyaset ve toplum üzerinde egemen otorite görüntüsü veren TSK'nın mütehakkim pozisyonuna son verilmeli.
TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesi tümüyle lağvedilmeli. 43. maddedeki 'Ve üstündür' ibaresi acilen çıkarılmalı.
Yargıda çift başlılık ortadan kaldırılmalı. Askerî yargı, disiplin mahkemelerine dönüştürülmeli.
82 Anayasası yürürlükten kaldırılmalı. Yeni bir sivil anayasa yapılmalı.
