Gündem

Cinsel sömürü mağduru Z.K için 10 kişiye suç duyurusu

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’in “15 yaşında olabilir” dediği 11 yaşındaki Z.K konusunda önemli bir adım atıldı

11 Ocak 2012 02:00

HÜLYA KARABAĞLI / T24 ANKARA


Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’in “15 yaşında olabilir” dediği 11 yaşındaki Z.K konusunda önemli bir adım atıldı. Gündem Çocuk - Çocuk Haklarını Tanıtma, Yaygınlaştırma, Uygulama ve Uygulamaları İzleme Derneği adına Yönetim Kurulu  Üyesi Ezgi Koman, çocuk yaşta  imam nikahı  ile 25 yaşındaki kişiyle evlendirilen,  8 aylık hamile olduğu anlaşılan Z.K’yi bu duruma düşürenler hakkında suç duyurusunda  bulundu. Mudurnu Cumhuriyet Savcılığı’na iletilmek üzere Ankara’dan yapılan suç duyurusunda  ‘şüpheli’ sıfatıyla 10 kişi yer aldı. Musaoğlu, ilgili yasalar uyarınca suç duyurusuna konu alan kişilerin cezalandırılması içindavaaçılmasını talep etti.

Z.K cinsel sömürü mağdurudur

Suç duyurusunda,Z.K’ye karşı işlenen suçlar ceza yasasının ilgili hükümlerince şöyle: “Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı”, “Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Bırakma”, “Dinsel Tören”,  “Suçu Bildirmeme”, “Kötü Muamele”, “Aile  Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğünün İhlali”. Suç duyurusunda, “Küçük Z.Ç su an iddia edildiği üzere kemik yaşı 17 yaş olsa bile cinsel sömürü mağdurudur” dendi. 


 Anne babadan, muhtara, öğretmen doktor ve komşulara


Mudurnu Savcılığı’na10 kişi hakkında suç duyurusu yapıldı.  ‘Şüpheliler’  sıfatında  ‘25 yaşında açık kimliği tespit edilemeyen şahıs (imam nikahlı eş).Alpagut Köyü Muhtarı.E.D’nin annesi ve babası.Z.Ç’nin  anne ve babası. Z.Ç’ninAlpagut köyündeki komşuları. Alpagut İlköğretim Okulu yetkilileri.Dinsel töreni gerçekleştiren kimliği belirsiz şahıs (İmam nikahı kıyan kişi).Z.Ç'nin Patnos İlçesinde kayıtlı olduğu okul yetkilileri. Z.Ç’nin Patnos ilçesinde ikamet ettiği yerdeki komşuları.

 Ezgi Koman,  Z.Ç hakkında Çocuk Koruma Kanunu’nun 9 maddesine göre ‘acil korunma kararı’ aldırılmasını istedi.


 Z.K ’YA NELER YAPTILAR


8 AYLIK HAMİLE: Son günlerde medyada yer alan haberlerde Bolu'nun Mudurnu İlçesi'nde 25 yaşındaki E.D. ile imam nikahıyla yaşayan ve nüfus kaydında 11 yaşında olan Z.Ç.'nin 8 aylık hamile olduğu anlaşıldığı belirtilmiştir. Z.Ç.'nin hastaneye kaldırıldığı ancak, doktorların hastaneye yatması teklifi imam nikahlı eşi tarafından kabul edilmeyince evine gönderildiği belirtilmiştir.



Mudurnu'ya bağlı Alpagut Köyü'nde oturan 8 aylık hamile Z.Ç.  gece rahatsızlandığı ve ambulansla Bolu İzzet Baysal Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi'ne kaldırıldığı, Z.Ç. muaeyene edilirken, imam nikahlı eşi E.D.acil servisin önünde endişeyle beklediği bu sırada hastanenin özel güvenlik görevlileri Z.Ç.'nin görüntüsünün alınmaması için gazetecilere engel olmaya çalıştığı medyada yer alan haberlerde yer bulmuştur.

Doktorlar, E.D.'nin hastanede kontrol altında tutulmasını istediği halde E.D. doktorların isteğini kabul etmeyerek, muaeyene olan Z.Ç.'yi alarak hastaneden ayrıldığı  Z.Ç.'nin yaşının küçük olmasına rağmen herhangi bir işlem yapılmamasının dikkati çektiği, hastane yetkilileri konu hakkında açıklamada bulunmadığının da altı çizilmiştir.

PATNOS’TAN 11 YAŞINDA BİR KIZ ALDI: Medya da yer alan haberlere göre Alpagut Köyü'nde yaşayan E.D.'nin bir yakınının Ağrı Patnos'dan evlendiğini söyleyen köylüler, "E.D.'nin bir akrabası Patnos'tan bir kız ile evlendi. Daha sonra E.D. de Patnos'a giderek bu kızı alıp geldi. Kız nüfus kaydında daha 11 yaşında olduğu için nikahlarının yapılması mümkün değil. Biz mutlaka bir sorun çıkacağını bilerek kendisini uyardık. Şimdi kız hamile, ne olacak bizler de bilmiyoruz" dediği öğrenilmiştir.

SUÇU BİLDİRMEME DAVASI AÇILABİLİR:  Söz konusu olayın yukarıda belirttiğimiz şüphelilerden ailelerinin, komşularının, hem Patnosta ikamet edilen mahalle hemde Alpağut köyü muhtarlarının, okul yetkililerinin bilgisi dahilinde gerçekleştiği şüphesi oluşmuştur.  Söz konusu yaşanan bu olay sürecinde bir çok kişi ve kurumun bu olaydan haberdar olduğu ancak konu hakkında bildirim yükümlülüğünü yerine getirmediği anlaşılmaktadır.  Olay kapsamında gerek Z.Ç'nin ailesi gerekse E.D'nin ailesi, İzzet Baysal Kadın ve Doğum Hastanesi yetkilileri,  ikamet edilen yerleşim yeri muhtarlarının ve ilgili diğer haberdar olanların araştırılarak TCK'nın suçu bildirmeme hükmüne göre dava açılması gerekliliği doğmaktadır. 

E.D CİNSEL İSTİSMAR SUÇU İŞLEDİ:  Medyadan öğrendiğimiz üzere isminin  baş harfleri E.D. olan şüpheli şahıs Türk Ceza Kanunu'nun 103. maddesine göre çocuğun cinsel istismarı suçunu işlemiştir.   E.D aynı zamanda dinsel tören gerçekleştirerek aynı kanunun 230.maddesine, küçük Z.Ç'nin 11 yaşında olmasından dolayı da  kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçunu kapsayan 109.maddeye göre de suç işlemiştir.


KEMİK YAŞI 17 OLSA BİLE: Çocuk üzerindeki otorite, nüfuz ve tanınan güven konumun kullanılarak istismarın gerçekleştirildiği, çocuğun savunmasız durumundan yararlanıldığı ve iradesinin sakatlandığı kuvvetle muhtemeldir. Söz konusu olay şikayet aranmaksızın resen soruşturulmalıdır. Küçük Z.Ç su an iddia edildiği üzere kemik yaşı 17 yaş olsa bile cinsel sömürü mağdurudur.


NİKAHI  KIYAN BELİRSİZ KİŞİ: Dinsel tören gerçekleştirildiği belirtildiğinden dini nikahı kıyan belirsiz kişininde araştırılarak hakkında soruşturma açılmasını ve ilgili yasa hükmüne göre cezalandırılabilmesi için dava açılmasını talep etmekteyiz .

 İLÇE MİLLİ EĞİTİMİN BİLGİSİ: Z.Ç'nin Ağrı'nın Patnos ilçesinden getirildiği ilgili haberlerde yer almıştır. Söz konusu ikamet edilen yerleşim yeri ilköğretim okuluna devam etmediği aşikardır. Okul yetkililerinin ve Ilçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün konu hakkında bilgilerinin olduğu ve yetkili birimlere bildirimde bulunulmadığından şüphe duymaktayız. Aynı zamanda çocuğu okula göndermek yerine evlendiren anne ve baba velayet haklarını kötüye kullanmıştır. Bu aynı zamanda Türk Ceza Kanunu'nun 232.maddesinde yer alan aile bireylerine kötü muamele suçunu oluşturur. Aynı maddenin ikinci fıkrasına göre de  aile disiplin yetkisini kötüye kullanmıştır. 233.maddesinde ise Aile hukukundan doğan bakım, eğitim veya destek olma yükümlülüğünü yerine getirmeyen kişinin şikayet üzerine cezalandırılacağı belirtilmiştir.


HALİ HAZIRDAKİ KİMLİĞİ ESAS ALINMALI: Her ne kadar basında küçük hakkında yaş büyütme davası açıldığı ileri sürülmüş ise de mahkemece aksi sabit oluncaya  kadar çocuğun hali hazırdaki kimliğine itibar edilmelidir. Sanıklar hakkında derhal soruşturma başlatılarak olayın aydınlatılması gerekliliği hem çocuk hemde kamu yararı açısından büyük önem arzetmektedir.  Aksi durumda şüphelilerin beyanı üzerine çocuğun yaşının 17 olduğu ve bu nedenle soruşturma açılmaması veya şüphelilerce olayın aydınlatılmasının önüne geçilmesine fırsat tanınması büyük hak kayıplarına ve çocuk açısından telafisi imkansız zarlara neden olacaktır. Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeye taraf olan devletimiz,  ilgili ve yetkili tüm organlarıyla çocuğun haklarını sonuna kadar gözetmelidir.

 GEBELİĞİ YAŞAM HAKKINA İHLAL RİSKİ TAŞIYOR: Bir an için küçük Z.Ç'nin kemik yaşının 17 olduğunu düşünsek bile mağdur olduğu gerçeğini değiştirmeyecektir. Z.Ç korunma ihtiyacı içinde olan bir çocuktur. Çocuk Koruma Kanunumuza göre Çocuk, daha erken yaşta ergin olsa bile, onsekiz yaşını doldurmamış kişi olarak tanımlanmıştır, aynı kanuna göre korunma ihtiyacı olan çocuğun tanımı ise, Bedensel, zihinsel, ahlaki, sosyal ve duygusal gelişimi ile kişisel güvenliği tehlikede olan, ihmal veya istismar edilen ya da suç mağduru çocuğu ifade etmektedir. Z.Ç hem cinsel sömürü mağduru olmuş hemde eğitim ve sağlık hakkı ihlal edilmiştir, çocuğun gebeliği yaşam hakkının ihlalini de beraberinde getirme riskini taşımaktadır.     

ANAYASA  GÜVENCESİ: Herkesin, yaşama, maddî ve manevî varlığını koruma ve geliştirme hakkı, eğitim ve öğrenim hakkı, korunma ve bakım hakkı  Anayasal haklardandır. Anayasaya göre devlet  her türlü istismara ve şiddete karşı çocukları koruyucu tedbirleri alır.Çocuğun yaşama, gelişme, korunma ve katılım haklarının güvence altına alınması ve yarar ve esenliğinin gözetilmesi gerek Çocuk Koruma Kanunu'nun 4.maddesine gerekse BM Çocuk Haklarına Dair sözleşmeye göre bir zorunluluktur.  


 PELVİSİ DOĞUM İÇİN UYGUN DEĞİL: 18 yaş altı gebeliklerin ölüm riski taşıdığı bilim insanlarınca da belirtilmektedir. Söz konusu doğum halinde hem doğum yapan çocuğun hemde doğacak bebeğin ölüm riskinin bulunduğu kaçınılmaz bir gerçektir.  Samsun da yapılan bir araştırma kapsamında elde edilen verilere göre Türkiye de yılda 1.5 milyon bebeğin doğduğu bu bebeklerden 71.000'inin 5 yaşın altında öldüğü ve bu bebeklerden büyük çoğunluğunun 18 yaş altı gebeliklerle ilintili olduğu belirtilmiştir.Uzmanlara göre çocuk  yaşta ki çocuğun anatomik ve fizyolojik gelişmesi henüz tamamlanmamıştır. Pelvisi doğum için henüz uygun olmadığı belirtilmektedir. Gebelik ve doğum komplikasyonları sık görülmektedir. Küçük yaşta gebelik, yüksek riskli gebelik olarak değerlendirilmektedir.

ÇOCUK MEHKEMESİNE BAŞVURULMALI:Çocuk hakkında ivedi bir şekilde ÇKK'nın 9.maddesine göre acil korunma kararı aldırılmalı veya Çocuk Koruma Kanunu'nun 5. maddesine göre aşağıda yer alan tüm tedbirlerin alınması  içinZ.Ç'nin 11 veya iddia edildiği üzere 17 yaşında olduğuna bakılmaksızın çocuk mahkemesine başvurulmalıdır.