T24-Wikileaks tarafından sızdırılan Amerikan Dışişleri belgelerinde, Çin'in Dışişleri Bakan Yardımcısı He Yafei, Kuzey Kore'yi "şımarık bir çocuk" olarak nitelendirirken Amerikan Büyükelçisi'nin Washington'a yolladığı bir mesajda "Çin'in Kore yarımadasının Güney'in kontrolü altında birleşmesine itiraz etmeyeceği'' öne sürüldü.
Seul'deki ABD Büyükelçiliği'nin Washington'a gönderdiği belgedeki iddianın sahibi ise üst düzey Çinli yetkililerle görüştüğünü öne süren Güney Koreli eski bir bakan.
Bir başka iddiaya göre de Çin'in Dışişleri Bakan Yardımcısı He Yafei, Kuzey Kore'yi "şımarık bir çocuk" olarak niteliyor.
Uluslararası diplomasiyi sarsan ABD büyükelçiliği belgelerinin bugün yayınlanan bölümlerinde öne çıkan yazışmalar Kuzey Kore üzerine odaklanıyor.
Şubat 2010'da Güney Kore'deki ABD Büyükelçisi Kathleen Stephens ile bir eski dışişleri bakan yardımcısı Chung Yung-woo'nun öğle yemeği sohbetinin tutanaklarına göre, Güney Koreli yetkili Çin'in yeni kuşak liderlerinin Kuzey Kore'yi artık yararlı ve güvenilir bir müttefik olarak görmediklerini iddia ediyor.
Yine aynı yetkiliye göre, Çin Kore yarımadasında yeni bir çatışma riskini almaya da niyetli değil.
Güney Koreli yetkili, ayrıca ''Kuzey Kore'nin ekonomik olarak çöktüğü, Kim Jong-il'in ölümünden sonra da iki üç yıl içinde siyasi olarak çökeceği'' tahminini dile getiriyor.
Amerikan Büyükelçisi, Washington'a gönderdiği mesajda, ''Çin'deki yeni kuşağın Kuzey Kore'ye ilişkin genel kayıtsızlığını anlattıktan sonra Chun, (isminin üzeri silinen) Çin'li bir yetkilinin kendisine Kore yarımadasının Güney Kore'nin yönetiminde birleşmesi gerektiği sözlerini aktardı'' diyor.
Chun ayrıca Çinli yetkililerin Kuzey Kore'nin Çin için Güney'le arasında bir barikat devlet görevi görmesinin pek de bir anlamı kalmadığını değerlendirmelerini de aktarıyor.
Çin'in Kuzey Kore'nin çökmesi durumunda askerden arındırılmış bölgenin kuzeyinde Amerikan ordusunu görmekten memnun olmayacağı kaydedilen mesajda, ''Ama Chun Çin'in Seul tarafından kontrol edilen ve Amerika Birleşik Devletleri'yle yumuşak bir ittifak içinde, Pekin'e karşı düşmanca davranmayacak Kore'nin varlığından rahatsızlık duymayacaklarını söyledi'' deniyor.
Belgeler ayrıca Çin'in Kuzey Koreli müttefiklerine ilişkin bakışları konusunda da bazı ipuçları veriyor. Bu ayrıntılar özellikle Kore yarımadasında Kuzey'in Güney'e yönelik topçu saldırısının ardından tırmanan gerilim ışığında değerlendirildiğinde dikkat çekici.
Şubat ayındaki bir belgeye göre dönemin dışişleri bakan yardımcısı Amerikalılara Çinlilerin Kuzey Kore rejiminin davranışlarından bıktıklarını söylüyor.
İddialara göre Çin Dışişleri Bakan yardımcısı He Yafei, Pekin'deki Büyükelçilik yetkililerine 2009'da Kuzey Kore'nin yaptığı füze testiyle ilgili değerlendirmesini aktarırken, Kuzey Kore'nin yetişkinlerin dikkatini çekmek için şımarıklık yapan bir çocuk ifadesini kullanıyor.
Clinton: Uluslararası topluma yönelik bir saldırı
Öte yandan Amerika Birleşlik Devletleri Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, ABD Dışişleri Bakanlığı'na ait gizli iç yazışmalardan oluşan yüz binlerce belgenin kamuoyuna ifşa edilmesini 'uluslararası topluma yönelik bir saldırı' olarak nitelendirdi.
Hillary Clinton, belgelerin dünya kamuoyunda bomba etkisi yaratmasından yaklaşık 18 saat sonra yaptığı açıklamada, her ülkenin ortak kaygılar üzerinde başka ülkelerle açık ve özel diyalog kurmaya hakkı olduğunu söyledi.
Clinton ayrıca WikiLeaks'e bilgi verenlere karşı sert önlemler alma sözü verdi.
Haber sızdırma sitesi dünyanın her yerindeki temsilciliklerle Washington arasındaki haberleşmeyi yansıtan 250 bini aşkın belgeyi yavaş yavaş sitesine yüklüyor.
Belgelerden bazıları 1966'ya kadar geri gitse de çoğu son on yılı kapsıyor.
Bunların şimdiye dek sadece yaklaşık binde biri, yani 300'e yakını siteye girdi.
Yayınla eş zamanlı olarak dünyanın önde gelen gazetelerinden Guardian, The New York Times, Le Monde ve El Pais ile dergilerinden Der Spiegel belgelerdeki bilgileri okurlarına aktarıyor.