2. İddianame'de Sinan Aygün'den elde edilen dökümanlara yer verilerek dönemin Başbakanı Tansu Çiller döneminde Afganistan ve İran kaynaklı uyuşturucu kaçakçılığına göz yumulduğu ileri sürülüyor. İlgili bölüm şöyle:
KİŞİSEL VERİLERİN HUKUKA AYKIRI OLARAK KAYDEDİLMESİ
Sinan Aygün’den ele geçirilen dokümanlar içersinde, Üzerinde “Sinan Aygün’e Ait Özel 12 “ ibarelerini yazılı olduğu dosya içerisinde;
(...) Yine aynı klasör içerisindeki gömlek dosya içerisinde; Tansu Çiller ile bir dönem çok değerli bir büyüğünün işareti ile devlet için çalıştığını, Ankara Bilkent Çamlık Sitesi Sülün Sokakta ki villada sayısız toplantılarının olduğunu, Afganistan ve İran kaynaklı eroin geçişinin Türkiye üzerinden olduğunu, o dönem için ekonomik yönden sıkıntıda olan Türkiye’nin eroin geçişini Türkiye’den olması halinde en az 20 milyar doların ülkeye gireceğini, Mehmet …….ın Tansu Çiller’e telkin ettiğini, o dönem için Nisan krizi ile ilgili dışarıdan beş kuruş almadan bu krizin on günde atlatıldığını ve bunun sebebinin uyuşturucu geçişinden sağlanan para olduğunu, bu işte piyon olarak Mehmet ……. tarafından Ömer Lütfi Topal’ın kullanıldığını, Ömer Lütfi Topal’ın da bu bağlantıları ortağı olan Sami Hoştan vasıtası ile sağladığını ve Sami Hoştan’ın da Jandarmada JİTEM’i kuran MHP sempatizanı, kafasına eseni yapan, Kocaeli Alay Komutanı Veli KÜÇÜK’ün adamı olduğunu,
—Veli Küçük ile Mehmet ……..’ün arasının gayet iyi olduğunu, bu ekibin Sami Hoştan’ı kullanarak bu sefer Sedat Bucak ve Abdullah Çatlı’nın öldürülmesi için düğmeye bastıklarını, Mehmet …….’ün Veli KÜÇÜK ile teşkilat dışı eylemler yaptığı için MİT Kontur Terör Daire Başkanı iken ABD’ ye gönderildiğini, Susurluk Kazasının arkasında da bu isimlerin olduğunu, bu akıl almaz pisliklerle dolu projelerin başında Mehmet ……’ın olduğu,yönündeki değerlendirmelerin, (...)