Gündem

"CIA müttefikinden bilgi saklamış"

"IŞİD, kıtalararası bir operasyon yapmış da hiçbir istihbarat örgütü fark etmemiş mi bunu?"

15 Ağustos 2017 12:38

Hürriyet yazarı Deniz Zeyrek, Avustralya'da yapılan IŞİD operasyonuyla ilhili olarak "Türkiye-Avustralya arasındaki bu kritik iletişimi, Amerikan istihbarat havuzuna iletmiş ve CIA bilgileri kısa sürede analiz edip istihbarata çevirmiş. Peki CIA, bu bilgileri, NATO müttefiki Türkiye’ye bildirmiş mi? Hayır" dedi. 

Deniz Zeyrek'in "CIA müttefikinden bilgi saklamış" başlığıyla yayımlanan (15 Ağustos 2017) yazısı şöyle:

Geçen hafta ilginç bir haber arada kaynadı gitti.

Çünkü çok uzaktan, Avustralya’dandı. 

Sydney’de 5 Ağustos Cumartesi’ne girilmişti. Bizdeyse henüz 4 Ağustos Cuma bitmemişti. Avustralya polisi iki kişiye IŞİD üyesi oldukları iddiasıyla operasyon yapmıştı. 49 yaşındaki Halid Hayat ile 32 yaşındaki kardeşi Mahmud Hayat, iki ayrı saldırı hazırlığındayken yakalanmıştı.

"Bomba Türkiye'den kargoyla geldi"

Avustralya Federal Emniyet Müdür Yardımcısı Michael Phelan, düzenlediği basın toplantısında, bu iki kişinin Türkiye'de bulunan bir IŞİD liderinin gönderdiği patlayıcılarla Birleşik Arap Emirlikleri'nin ulusal havayolu şirketi Etihad'a ait bir yolcu uçağına saldırı düzenlemeyi planlamakla suçlandıklarını açıkladı.

Phelan’ın verdiği bilgi, patlayıcının Türkiye’den kargo uçağı ile gönderildiği yönündeydi.

Kendi kardeşlerini de havaya uçuracaklardı

Federal polise göre, bir et kıyma makinasının içine saklanan bomba, gizlice bir başka Hayat kardeşin bavuluna yerleştirildi. Mahmud ve Halid’in üçüncü kardeşi olan bu kişi, 15 Temmuz günü Etihad Havayolları'nın Sydney'den Abu Dhabi'ye yapacağı tarifeli sefer için check in yapıyordu. İnsana ‘kadere bak’ dedirten bir gelişme yaşandı. Bavulları hava yolu şirketinin ağırlık sınırını aşan, olup bitenden habersiz üçüncü kardeş, kıyma makinası olan bavulu kabine almak istedi. Böylece, söz konusu bavul, daha sıkı bir güvenlik taraması yapılan yolcu girişinden geçmek zorunda kaldı ve bomba tespit edildi. Sorgunun ardından, olayı aydınlatan Avustralya polisi 29 temmuzda yaptığı operasyonda IŞİD üyesi Halid ve Mahmud Hayat kardeşleri yakaladı.

Parçalar Türkiye'den, Sydney'de birleştirilmiş

Size ilginç gelmedi mi? Belki de son yılların en korkunç terör saldırısı, büyük bir tesadüf sayesinde önlenmiş oldu. Belki de check in görevlisi, 3-5 kiloluk bir fazlalığı görmezden gelse, o kıyma makinasının olduğu bagaj, uçağın bagaj bölümüne konulacaktı ve uçak havadayken patlatılacaktı.

Peki Avustralya Emniyeti niye olayı neden Türkiye ile bağlantılı gösterdi? Avustralya nere, Türkiye nere?

İddia şu: Kıyma makinasına yerleştirilen bombanın malzemeleri, bir kargo uçağına konularak Türkiye’den Avustralya’ya gönderilmiş.

NSA yakalamış, CIA uyarmış

Emniyet Genel Müdürlüğü, Phelan’ın açıklamasından sonra büyük saat farkına rağmen vakit kaybetmeden Avustralya polisiyle temasa geçti. Bir süre sonra da resmi açıklama yaptı. Buna göre, söz konusu patlayıcıların Türkiye’den gönderildiğine dair hiçbir somut ve net, teyit edilmiş bilgi yoktu ve Avustralya’dan bu hususların açıklığa kavuşturulması istendi.

Avustrayla polisi Ankara’ya istediği detayları göndermiş. İddiaya göre bomba parçaları, Türkiye’nin güneyinde bir ilde yaşayan bir IŞİD lideri tarafından kargo uçağı ile gönderilmiş. Ancak, parçalar demonte (ayrı ayrı) gönderildiği için dikkat çekmemiş.

Peki ne zaman göndermiş?

Tam üç ay önce.

IŞİD, kıtalararası bir operasyon yapmış da hiçbir istihbarat örgütü fark etmemiş mi bunu?

Etmez olur mu?

ABD’nin dijital istihbarat kurumu NSA, Türkiye’deki IŞİD’cilerle Avustralya’daki IŞİD’cilerin “telegram” isimli uçtan uca kodlama yapan ve ayarlandığında bir süre sonra mesajı kendiliğinden imha eden uygulama ile yaptıkları yazışmaları yakalamış.

Türkiye-Avustralya arasındaki bu kritik iletişimi, Amerikan istihbarat havuzuna iletmiş ve CIA bilgileri kısa sürede analiz edip istihbarata çevirmiş.

Peki CIA, bu bilgileri, NATO müttefiki Türkiye’ye bildirmiş mi?

Hayır..

Avustrayla’ya bildirmiş mi?

IŞİD’ci Hayat kardeşlerin üçüncü kardeşi Sydney Havaalanında tesadüfen yakalandığı 15 Temmuz’dan sonra.

Bu bilgilerden sonra şu soruyu sorup kenara çekiliyorum:

CIA, üç ay önce elde edilmiş böylesine kritik bir bilgiyi müttefikleri ile neden paylaşmaz?