CHP İstanbul Milletvekili ve Avrupa Birliği (AB) Uyum Komisyonu Üyesi Sibel Özdemir, Meclis Genel Kurulu’nda Avrupa Birliği Bakanlığı bütçesi üzerine konuşmasında, AKP hükümetleri döneminde, müzakerelerin başladığı 2005 yılından itibaren toplam 35 başlıkta sadece 16 fasıl açıldığını, bir fasılın ise geçici olarak kapatıldığını söyledi. Özdemir, “AB tarihinde çok uzun süre aday olan tek ülke olma özelliğine sahibiz. AB’ye üyelik koşullarımızı içeren Kopenhag Siyasi Kriterlerinden, hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı, kuvvetler ayrılığı ilkelerinden ve demokratikleşme sürecinden uzaklaştık” dedi.
Son beş yılda yayınlanan AB İlerleme raporlarında Türkiye’nin ciddi gerilemeler yaşadığının kaydedildiğini ifade eden Özdemir, “İlk kez Avrupa Parlamentosu üyelik müzakerelerimizi koşullu olarak askıya alınmasını öneren bir raporu kabul etti. Ayrıca, üyeliğimiz için son derece önemli olan katılım öncesi mali yardımlarda 105 milyon Euro bütçe kesintisi yapıldı” dedi. Özdemir’in TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşma şöyle:
“Ülkemiz için AB’ye katılım süreci cumhuriyetimizin ilanından sonraki en önemli çağdaşlaşma ve demokratikleşme hedefi olmuştur. Türkiye-Avrupa ilişkilerine tarihsel, yapısal ve bir devlet politikası perspektifinden bakmamız gerekirken ancak on altı yıldır üyelik müzakerelerini tek başına yöneten Hükûmet bu süreci kendi şahsi çıkarları için kullanma gafletine düşmüştür. İlk kez bu iktidar döneminde, özellikle 2007 yılından itibaren devlet politikamızdan uzaklaşılmış, kişisel, kısa vadeli ve iç politikaya dönük bir sürece şahit oluyoruz.
Adalet ve Kalkınma Partili Hükûmetler döneminde, müzakerelere başladığımız 2005 yılından itibaren toplam 35 başlıkta sadece 16 fasıl açılabilirmiştir ve sadece 1 fasıl, o da geçici olarak kapatılmıştır. AB tarihinde çok uzun süre aday olan tek ülke olma özelliğine sahibiz. Ama daha önemlisi, AB’ye üyelik koşullarımızı içeren Kopenhag Siyasi Kriterlerinden, hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı, kuvvetler ayrılığı ilkelerinden ve demokratikleşme sürecinden uzaklaştık.
İlk kez Avrupa Parlamentosu üyelik müzakerelerimizi koşullu olarak askıya alınmasını öneren bir raporu kabul etti. Ayrıca, üyeliğimiz için son derece önemli olan katılım öncesi mali yardımlarda 105 milyon avro bütçe kesintisi yapıldı. Oysa, Başbakan Yıldırım, alınan bu kararların nedeni olarak, bütçe açılış sunuşunu yaparken, AB’ye yönelik vizyonsuzluk ve bir stratejik bakış açısı eksikliği olduğunu savundu.
Demokrasi, adalet, hukuk devleti, özgürlükler ortamından yoksun ve uluslararası arenada saygınlığı giderek zayıflayan ülkemiz açısından AB çıpasından asla vazgeçmemeliyiz. Biz, CHP olarak, AB üyeliğimizi bir siyasi partinin ve bir kişinin günübirlik siyasi çıkarları için değil, ülkemiz ve 80 milyon yurttaşımızın faydası ve refahı için, demografik, ekonomik ve bölgesel çıkarlarımızı öncelleyen ulusal, stratejik bir devlet politikası olarak görüyoruz.”