Mavi Marmara baskını sonrasında gerilen Türkiye-İsrail ilişkilerinin normalleşmesi yönünde atılan adımları değerlendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğlu, "Hükümetin bu uç noktalarda gezen ve uluslararası ilişkileri iç politika malzemesi yapan tutumunu her zaman eleştirdik burada da eleştiriyoruz. Sanıyorum şimdi cumhurbaşkanı ve hükümet yetkilileri diyecekler ki ‘Vallahi bu İHH İnsani Yardım Vakfı bizi kandırdı, aldattı. Aslında bizim İsrailler böyle sıkıntılarımız olmaması gerekir’ diyecekler sanıyorum" dedi.
Türkiye'nin, Irak'taki askeri varlığını artırması sonrasında iki ülke arasında yaşanan gerilim ve askerlerin geri çekilmesi yönündeki kararı da eleştiren Bekaroğlu, "Hükümeti, ikili anlaşmaları uluslararası kuralları çiğniyor ve sonrada geri adım atmak zorunda kalıyor. Önce çıktılar sanki ‘Irak’a Musul’a asker gönderiyoruz oralara önemli işler yapacağız’ gibi bir hava verdiler yandaş medya üzerinden ‘şu kadar askerle giriyoruz, tanklar toplar’ filan sonra itiraz gelince yok öyle dememiştik böyle dedik.’ Arkasından da askerleri geri çekiyoruz. Bu çelişkidir, tezattır ve bu ülkeye zarar veriyor. Türkiye’nin güvenilirliğini ortada kaldırıyor" diye konuştu.
"İsrail’le yeniden dostluk kuruluyor, niye kuruluyor diye bir şey söylemiyor"
Cihan Haber Ajansı'nın haberine göre, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde basın toplantısı düzenleyerek gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, “İsrail ile ilişkilerin yeniden düzenlenmesi ve dün AKP sözcüsünün açıklamaları vardı. Nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna Bekaroğlu, şu cevabı verdi:
“Devletlerarası ilişkiler dostluklar, stratejik ortaklıklar gibi değişik isimler verilir ama esasen çıkar ilişkileridir. Uluslararası ilişkilerde dostluklar, düşmanlıklar çok olmaz çıkar ilişkileri ikili ve uluslararası hukuka bağlı çıkar ilişkileri olur. CHP olarak Türkiye’nin bütün ülkelerde ama özellikle bölge ve komşu ülkelerle ikili hukuk ve uluslararası hukuka uygun dostluk ilişkilerinin iyi ilişkilerin sürdürülmesinden yanayız. İsrail’le ilişkiler Cumhurbaşkanın "one minute" ile Davos’ta başlayan daha sonra Mavi Marmara ile devam eden ve her konuda olduğu gibi uç noktalara taşınacak şekilde ilişkiler bozulmuştu. Çok ağır sözler söylenmişti. Söylenmeye devam edildi. Bu konularla iç politikanın bir parçası haline getirildi. Seçimler kazanıldı. Şimdi ise İsrail’le yeniden dostluk kuruluyor. Niye kuruluyor diye bir şey söylemiyor CHP. Çünkü baştan beri biz bütün dünya ülkeleri ve komşu ülkeleriyle bölge ülkeleriyle iyi ilişkiler kurulmasından yanayız. Ama hükümetin bu uç noktalarda gezen ve uluslararası ilişkileri iç politika malzemesi yapan tutumunu her zaman eleştirdik burada da eleştiriyoruz. Sanıyorum şimdi cumhurbaşkanı ve hükümet yetkilileri diyecekler ki ‘Vallahi bu İHH İnsani Yardım Vakfı bizi kandırdı, aldattı. Aslında bizim İsrailler böyle sıkıntılarımız olmaması gerekir’ diyecekler sanıyorum.”
"Hükümet ikili anlaşmaları, kuralları çiğniyor; sonra geri adım atmak zorunda kalıyor"
Türkiye'nin Irak'ın kuzeyindeki Başika'da bulunan askerlerin intikaline devam edileceği yönündeki açıklamaları da değerlendiren Bekaroğlu, şunları söyledi:
“Adalet ve Kalkınma Partisi'nin komşularımızla ilişkileri ciddi bir şekilde sorunlu. Türkiye’nin devlet geleneğine, uluslararası ilişkilerin temel ilkelerine uymayan ve hep Türkiye’nin kaybettiği gergin ilişkiler sürdürülüyor. Suriye ile ilişkiler bu şekilde problemli. Rusya ile ilişkiler problemle. Bütün komşularla ilgili ilişkilerimiz sorunlu. Sıfır sorun demişlerdi şimdi sorunsuz komşu yok. Irak’taki bu durum askerlerimiz oraya gitmesi ve sonra geri çekilmesi İsrail’le ilişkilerde olduğu gibi hükümet bu işi birazda bütünüyle iş politikanın malzemesi yaparak abartıyor. Devletin geleneklerini, ikili anlaşmaları uluslararası kuralları çiğniyor ve sonrada geri adım atmak zorunda kalıyor. Bu Türkiye’ye zarar veriyor. Son Irak’ta Musul’daki askerlerimizle ilgili hükümetin tutumu da ülkemize zarar veriyor. Önce çıktılar sanki ‘Irak’a Musul’a asker gönderiyoruz oralara önemli işler yapacağız’ gibi bir hava verdiler yandaş medya üzerinden ‘şu kadar askerle giriyoruz, tanklar toplar’ filan sonra itiraz gelince yok öyle dememiştik böyle dedik.’ Arkasından da askerleri geri çekiyoruz. Bu çelişkidir, tezattır ve bu ülkeye zarar veriyor. Türkiye’nin güvenilirliğini ortada kaldırıyor. Yanlıştır. Uluslararası ilişkilerde hele hele böyle asker gönderme gibi konularda uluslararası hukuka bağlanacaksınız ikili ilişkilere bağlanacaksınız anlaşmalar yapacaksınız ve adımlarınızı öyle atacaksınız. Sonra filan bizi aldattı noktasına hükümet baştan beri yaptığı işlerin hepsinde geri adım atıyor ve hepsinde de bir suçlu buluyor. Kendileri sanki 13 senedir bu ülkeyi yönetmiyormuş gibi her zaman bir sorumlu buluyor burada da bunu yapıyor.”
“HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Rusya ziyaretini nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna Bekaroğlu, “Demirtaş’ın Moskova ziyareti ile ilgili söyleyeceğim bir şey yok. Hiçbir partinin Türkiye ile Rusya ilişkilerinde Rusya’nın yanında konumlanması ve pozisyon almasını düşünemiyorum. Demirtaş’ın böyle bir şey yapacağını sanmıyorum. Ama kendisine sormak gerekiyor.” cevabını verdi.
“Dilek Doğan’ın öldürülmesiyle ilgili görüntüler medyada yer aldı nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna Bekaroğlu şunları söyledi:
“Dehşetle değerlendirdik. Gerçekten güvenlik güçleri böyle olayın içinde olmaları göz göre göre filmini çekerek yapmış oldukları yine bir terörle mücadele ise orada hukukun dışına çıkmaları gerçekten insanları dehşete düşürüyor. Böyle olaylar hem dışarda hem de cezaevlerinde gördük maalesef olmaya devam etmektedir. Bunlar kabul edilemez. Bunların peşine düşmek gerekiyor. Suç işleyenler mutlaka yargının önüne çıkarılması devlet tarafından korunmaması ve gerekli cezaların verilmesi bu tip olayları azaltacaktır.”
“CHP’de neler oluyor. İzmir’de dün kontenjan tartışması yaşandı. Sizinle ilgili de geçmişte tartışmalar yaşanmıştı? Neler söylersiniz?” sorusu üzerine de Bekaroğlu, “Bir yerde hayat varsa oradan sesler gelir, hayatın izlerini alırsınız. Demokrasi varsa parti içi demokrasi işliyorsa bu tür tartışmalar olacaktır. Farklı listeler örnekler olacaktır. İzmir’de olanda budur. Çok listeli seçimler yapıyorsanız