Gündem

CHP'li Çakırözer: Görev verilmeyen 8 büyükelçi yaş sınırını beklemeden Dışişlerinden ayrıldı

28 Kasım 2021 14:09

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, TBMM Dışişleri Komisyonu Üyesi CHP’li Utku Çakırözer’in soru önergesine verdiği yanıtta 2021 yılında 8 büyükelçinin emeklilik sınırı olan 65 yaşını beklemeden emekli olduklarını açıkladı.

Çavuşoğlu’nun bu yanıtını değerlendiren Çakırözer, “Eskiden diplomatlarımız Dışişleri’nde çalışmaktan büyük zevk alır, emeklilik yaşına kadar hiçbir yere ayrılmazdı. Şimdi büyükelçilikler eski AKP’li vekillere ulufe gibi dağıtılınca, büyük bir yaprak dökümü yaşanıyor. Sadece 2021 yılında mesleklerinin zirvesinde olan 8 büyükelçimizin yaş haddini beklemeden ayrılması bunun kanıtıdır” dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 2021 yılı içinde 8 büyükelçinin yaş haddini beklemeden emekliye ayrıldığını açıkladı. Bakan Çavuşoğlu, kaç büyükelçinin yıllardır Ankara’da görev beklediğine ilişkin sorusunu ise yanıtsız bıraktı.

"Dışarıya atanmayan kaç büyükelçimiz var?"

Çavuşoğlu’nun yanıtını değerlendiren Çakırözer şu değerlendirmede bulundu:

“Sadece 2021 yılında 8 büyükelçinin yaş haddini beklemeden ayrılması Dışişlerindeki yaprak dökümünün en son işaretidir. Ama bununla sınırlı değil. Bakana bir sorum daha vardı: Yıllardır merkezde tutulup dışarıya atanmayan kaç büyükelçimiz var? Onu yanıtlamış olsa Bakanlığın nasıl talan edildiğini daha net görürdük. O açıklamıyor ama biz duyuyoruz. 50’nin üzerinde büyükelçi Ankara’da görev bekliyor. Neden? Yurtdışındaki büyükelçilik pozisyonları AKP’li eski milletvekillerine dağıtıldığı için. Saray iktidarının Türkiye’ye en büyük kötülüklerden biri de devletin onuru sayılan büyükelçilik makamlarını AKP’lilere ulufe gibi dağıtmasıdır”

Büyükelçiliğin çok müstesna bir unvan olduğuna dikkat çeken Çakırözer, AKP iktidarında büyükelçilik makamının AKP’li milletvekillleri için emeklilik projesi yapıldığını söyledi. Büyükelçilik makamının Devleti, bayrağı temsil eden önemli bir makam olduğunu söyleyen Çakırözer, “Yıllarca bu meslekte Büyükelçi olabilmek için özveriyle çalışıp çabalayan diplomatlarımız olduğunu herkes biliyor. Büyükelçilikte kâtiplikten başlarsınız, ataşelik, konsolosluk, müsteşarlık, maslahatgüzarlık ve büyükelçiliğe uzanan özverili uzun bir yol. Ancak AKP iktidarında görev bekleyen onlarca yetişmiş diplomat yerine eski milletvekilleri, saray bürokratları büyükelçi yapılarak bakanlık işleyişi büyük bir erozyona uğratıldı” dedi.

"Siyasi atamalarla büyükelçilik koltukları AKP’li vekillere veriliyor"

Dışişleri Bakanlığı’nın dış politika yapımında süreç dışı bırakıldığını da belirten Çakırözer şöyle devam etti:

“Uluslararası ilişkilerde ana aktör, dış politikanın temel kurumu olan Dışişleri Bakanlığı’dır. Ancak AKP iktidarında Bakanlık karar alma ve uygulama sürecinden büyük ölçüde çıkartılmış durumdadır. Profesyonel kadrolarca ve devlet anlayışıyla yürütülmesi gereken dış politika, ehliyetsiz kadroların elinde, parti ve şahıs çıkarları doğrultusunda günü kurtarmaya yönelik bir anlayışla idare edilmeye çalışılmaktadır. Dışişleri Bakanlığı, liyakatsiz atamalarla getirildiği noktada dünyayı okuyabilme yeteneğini kaybetmiş, sadece verilen mesajları aktaran haberleşme kurumuna dönüşmüştür. Siyasi atamalarla doldurulan Büyükelçilik kadrolarında ise Cumhuriyet tarihinde görülmemiş görüntüler ortaya çıkmıştır. Kamuoyuna da yansıyan görüntülere bakınca inanamıyoruz: akrabasının iş tanıtımını yapan büyükelçi var. Lokantada güven mektubu veren büyükelçi var. Rize’de çay toplama görüntüsü paylaşan var. Kurtlar Vadisi dizi müziği büyükelçiliğimize giriş videosunu paylaşan, çalışanlarına arabasının önünde selam durdurup onun videosunu paylaşan var. Bir yanda siyasi atamalarla büyükelçilik koltukları AKP’li vekillere, bürokratlara emeklilik projesine dönüştü. Diğer yanda Cumhuriyet tarihinde görülmemiş görüntüler söz konusu! ‘Şahsım iktidarı’nda Dışişleri Bakanlığı’nın kurumsal yapısı da erozyona uğratıldı. Uluslararası planda yapayalnız kalmamıza yol açan mevcut dış politikamızın gözden geçirilmesi şarttır. Bu bağlamda gerçekçilikten, akılcılıktan ve tutarlılıktan uzak yaklaşımlar bir an önce terk edilmelidir. Bu da liyakatli kadrolarda, işin ehli diplomatlarımızın bu makamlara getirilmesiyle olacaktır.”