T24 Haber Merkezi
CHP Kars Milletvekili ve Adalet Komisyonu Üyesi İnan Akgün Alp'in Adalet Komisyonu görüşmelerinde verdiği "etki ajanlığı" örnekleri sonrası salon buz kesti. Gezi Parkı davasında Osman Kavala, Can Atalay ve sanatçılar için "etki ajanlığı" yaptıkları gerekçesiyle hüküm verildiğini söyleyen Alp, Gezi Parkı iddianamesinden ve tebliğnameden bölümler okuyarak, siyasi açıklamalara etki ajanlığı gerekçesi ile ceza verildiğini iddia etti. Alp, "Can Atalay, Osman Kavala bu kanunlar yürürlükte değilken etki ajanlığından ceza yediler arkadaşlar, olmayan suçtan ceza yediler. Siz neyi savunuyorsunuz" ifadelerini kullandı. CHP Kars Milletvekili ve Adalet Komisyonu üyesi Alp, düzenlenmenin geri çekilmesini talep etti.
TIKLAYIN - Adalet Komisyonu'nda "etki ajanlığı"nın da yer aldığı kanun teklifinin 13 maddesi kabul edildi
AKP İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel başkanlığında dün toplanan TBMM Adalet Komisyonu’nda "Noterlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi" nin görüşmelerine devam edildi. Kanun teklifinde yer alan, 16'ncı madde Komisyon'da tartışmalara neden oldu.
Yasa yokken "etki ajanlığı" gerekçesi gezi iddianamesinde yer almış
Komisyon toplantısında Adalet Bakanlığı Mevzuat Genel Müdürü Mehmet Ökmen’in kanunun bir etki ajanlığı kanunu olmadığı ve siyasi açıklamaların da etki ajanlığı kapsamına girmeyeceği iddiaları üzerine CHP Kars Milletvekili ve Adalet Komisyonu Üyesi İnan Akgün Alp söz aldı. CHP’li Alp, Gezi Parkı davası iddianamesini ve Yargıtay C. Başsavcılığı tebliğnamesinden bölümler okudu. İnan Akgün Alp’in iddianame ve kararlar üzerinden verdiği örnekler dikkat çekti.
Konuşmasında "Bu kanun düzenlenmeden ve dahi yürürlükte yokken bir iddianameye konu oldu" diyen Alp, Gezi Parkı davasına ilişkin 19 Şubat 2019’da yayınlanan iddianameyi okumaya başladı. Alp, iddianamenin 23’üncü sayfasında, ‘Gezi Parkı eylemleri' olarak anılan eylemlerin mahkemelerce ‘kalkışma’ olarak nitelendirildiğini, iki sanık arasındaki telefon konuşmasının bile provokatif paylaşımlar yaparak etki ajanlığı yapmak olarak değerlendirildiğini söyledi.
"Şu anda bunun siyasal sonuçlarını biliyorsunuz" diyerek konuşmasına devam eden Adalet Komisyonu üyesi Alp, etki ajanlığının iddianamede nasıl yer aldığına dair örnekler verdi. Alp, "Bu çalışma kapsamında Türkiye'ye döndükten sonra Hükûmete karşı ayaklanma çağrısı yapan 'Mi Minör' isimli tiyatro oyunu sergilenmeye başlanmıştır; tiyatro oyunu. Gezi kalkışmasında diğer oyuncu, sanatçı ve halkı eyleme davet ederek 'Mesele sadece Gezi Parkı değil arkadaş, sen hâlâ anlamadın' şeklinde 'tweet'le ayaklanma çağrısı yaptığı ve bu suretle etki ajanlığı yaptığı anlaşılmıştır" şeklindeki ifadeleri iddianameden alıntılayarak komisyon üyelerine okudu.
Gezi Parkı iddianamesinin 406'ncı sayfasında da, "Tiyatro ve sinema oyuncularını etki ajanlığı yaparak sokak eylemine çekmeye çalıştığı tespit edilmiştir sanığın" ifadelerinin yer aldığını hatırlatan CHP’li İnan Akgün Alp, yine iddianamenin 426'ncı sayfasında "İnsanları galeyana getirmeye ve yönlendirmeye çalıştığı, olayları engelleme-ye çalışan emniyet mensuplarına yönelik, olay yerinde bulunan terör mensuplarınca direnci artırmaya çalıştığı, organizasyon içinde kendisine verilen etki ajanlığı faaliyetini yürüttüğü..." ifadeleriyle suçlama yöneltildiğini söyledi.
CHP’li Alp, Gezi davasının 94'üncü sayfasında Taksim Dayanışması için "'Bu sesi büyüteceğiz', 'Hükûmet istifa', 'Gücümüzü gördünüz', 'Sokakta kazanacağız' şeklinde açıklamalar ve çağrılar yaparak olayın büyümesinde aktif rol alan ve bu suretle etki ajanlığı yaptıkları tespit edilen" diye suçlamalar yapıldığını aktardı.
"Can Atalay, Osman Kavala bu kanun yokken ceza aldı"
Gezi Parkı iddianamesinden "etki ajanlığı" suçlamalarını aktarması sonrası CHP’li Alp, "Hepinizin durup düşünmesi lazım. Can Atalay, Osman Kavala bu kanunlar yürürlükte değilken etki ajanlığından ceza yediler arkadaşlar, olmayan suçtan ceza yediler. Siz neyi savunuyorsunuz" diye konuştu.
"Bu düzenlemeyi geri çekin"
"Bu kadar muğlak ifadeyle yeni bir suç ihdas edemezsiniz" diyen CHP’li Alp, "Çekin bu düzenlemeyi yeniden bir değerlendirme yapalım arkadaşlar. Yani Sayın Profesör, Sayın Hocam, düzenlemeye muhtaç bu. Bunda ısrarın, iki günlük şeyin bir alemi yok. Delil ortada. Bu zaten Anayasa Mahkemesi’nden de geçmez zaten dünya bize güler" diye konuştu.
"Bu düzenleme Türkiye'yi otokratik bir yönetimin kilometre taşı haline getirecek bir yasa teklidir"
CHP Kars Milletvekili ve Adalet Komisyonu üyesi İnan Akgün Alp, önceki gün TBMM Adalet Komisyonu’nda yaptığı konuşmada, "Kanun bu şekilde yasalaşırsa bu maddeye dayanarak her muhalif casus suçundan cezalandırılabilecektir. Bu kanunun iki hedefi var: Birincisi, demokrat kamuoyudur, sol kamuoyudur. Yarın bir gün, sizin bu uygulamalarınıza karşı ve ekonomik krize karşı sokaklara çıkıp toplumsal gösteri yapabilecek herkestir, emek kesimidir, işçilerdir. Bir diğeri de açık bir şekilde Kürtlerdir. AK Parti'nin bu kanun maddesini örtülü amacı artan ekonomik krizler nedeniyle ileride gelişebilecek toplumsal muhalefeti bastırmaktır. Eğer bu teklif, bu şekilde yasalaşırsa muhalifleri cezalandırmak için sizin elinizin altında tuttuğunuz bir otoriterleşme kanunu olarak işlev görecektir. Bu düzenleme Türkiye'yi otokratik bir yönetimin kilometre taşı haline getirecek bir yasa teklifidir" demişti.