Gündem

CHP: İskenderun M Tipi Cezaevi’nde ağır fiziksel şiddet uygulanıyor

CHP, 430 kapasiteli 483 kişinin kaldığı cezaevinde incelemelerini rapor yaptı

17 Eylül 2012 23:28

 

 

- Hülya Karabağlı

ANKARA

CHP heyeti, İskenderun M Tipi Cezaevi’nde tutukluların ağır fiziksel şiddete uğradıklarını, küfür edilerek insanlık onurlarını zedelendiğini bildirdi. Cezaevi yönetiminin keyfi uygulamalarına derhal son vermesi gerektiğine dikkat çeken CHP,  tutuklularının şiddet gördüklerine ilişkin sağlık raporlarının açıklanmasını istedi. Heyet, “Suçu ne olursa olsun, siyasi ve dünya görüşü nasıl olursa olsun cezaevinde bulunanların insan oldukları daima akılda tutulmalıdır” dedi.

 

‘İnsanlık dışı muameleye maruz kalıyoruz’

 

Mersin Milletvekili Aytuğ, Hatay Milletvekilleri Mevlüt Dudu, Hasan Akgöl, Refik Eryılmaz’dan oluşan CHP heyeti,  ‘insanlık dışı muameleye maruz kalıyoruz’ diyerek kendilerine başvuran tutukluların durumunu 22 Ağustos 2012 tarihinde yerinde inceledi.  Tutuklularla  görüşmelerin ardından inceleme raporu hazırlandı. Adalet Bakanlığı’ndan verilen izin üzerine CHP heyeti,  tutuklular Ali Okutan, Dersim Dinçer, Bedrettin Akdeniz’le görüştü. Tutukluların, iddia ve şikayetleri rapora şöyle yansıdı:

 

‘Sivas katliamını andıkları için disiplin soruşturması’

 

-Tutuklular Nevruz kutlamalarına katıldıkları, Kürtçe müzik dinledikleri için suçlandıklarını iddia etmektedirler.

-Kendilerine aynı anda 4-5 mahallede saldırı yaptıkları suçlaması yapılmaktadır.

- 2 Mayıs'ta Mersin'de gözaltına alınan çocuklar Cumhuriyet Karakol'unda şiddete maruz kalmışlardır.

-Dört aydır tutuklu olmalarına rağmen henüz duruşmaya çıkarılmamışlardır.

- Adana'da yargılandıkları halde İskenderun'da tutulmaktadırlar.

-Cezaevine girişte çırılçıplak soyulmak istenmişler ve bunun için zorlanmışlardır.

-Televizyon, masa, sandalye gibi ihtiyaçları karşılanmamaktadır. Ayrıca Mersin Cezaevinden satın aldıkları eşyaların buraya getirilmesine izin verilmemiştir.Dışarıda serbest olan kitaplar bile çok geç verilmektedir.

-2 Temmuz'da Sivas katliamını andıkları için haklarında disiplin soruşturması açılmıştır.

 

‘Floresanı sürekli açık tutuyorlar’

 

-Koğuş içindeki floresan lamba sürekli yanık tutulmakta bu da kişilerin uyku düzenini bozmaktadır. Lambanın etrafının gazete ile kapatılmasına bile izin verilmemektedir.

-Koğuşta bulunan dolabın kapağı açıldığında gözetleme mazgallarından birini kapattığı bahanesiyle 13 Temmuz 2012 tarihinde koğuş gardiyanlar tarafından basılmış ve tutuklular şiddetli bir şekilde dövülmüştür. Bu sırada 1.Müdür de oradaymış, hatta talimatlar vererek "operasyon'u yönetmiştir.

 

‘Dayak raporlarını vermediler’

 

-Dayak olayından sonra hücreye atılan tutuklular 7-8 saat sonra istek üzerine hastaneye sevk edilmişler ve şiddete uğradıklarına dair rapor almışlardır. (Dayak atma olayı Müdür tarafından reddedilmiş, ancak istememize rağmen raporlar tarafımıza verilmemiştir.)

-Bu olaylardan sonra tutuklulara sistematik bir şekilde küfür edilmeye başlanmıştır.

-Tutukluların kendilerine ait olan radyoları sebepsiz yere kırılmış (ismi Mustafa olan bir gardiyan tarafından), anteni de koparılmıştır.

-Genelde iki gardiyan sayım alırken, yaşanan olaylardan sonra 8-10 kişi sayıma gelmekte ve adeta gövde gösterisi yaparak tutuklular sindirilmeye çalışılmıştır.

 

‘Basit halter parçalanmış’

 

-Tutukluların yaptıkları basit halter bile parçalanmıştır.Müdür tutukluların kendi karşısında "hazır ol' vaziyette durmalarını istemektedir.

-Açık lisede okuyan öğrencilerin seçmeli dersleri idare tarafından yapılmaktadır.

- İçeriden yazılan mektupların çoğu ilgili yerlere ulaştırılmamaktadır.

 

‘Ağır fiziksel şiddet uygulandığı kanısına varıldı’

 

-İskenderun Cezaevinde görüştüğümüz tutuklulara ağır fiziksel şiddet uygulandığı kanısına varılmıştır. Bu kanı tutukluların dosyalarında bulunan sağlık raporları ile gün yüzüne çıkarılmalı ve sorumlular hakkında acilen idari ve hukuki işlemler yapılmalıdır.

-Yönetim tarafından yapılan keyfi uygulamalara derhal son verilmelidir. Tutuklulara küfür edilmek suretiyle insanlık onuru zedelenmemelidir.Suçları ispat edilene kadar herkesin masum olduğu unutulmamalıdır.

 

‘İnsani boyut ihmal edilmiş görünüyor’

 

-Ayrıca suçu ne olursa olsun, siyasi ve dünya görüşü nasıl olursa olsun cezaevinde bulunanların insan oldukları daima akılda tutulmalıdır. Cezaevi yöneticileri yönetmeliklerin sadece lafzına bakmakta, ruhunu algılamamaktadır. Ayrıca insani boyut ihmal edilmiş görünmektedir.

-Tutuklular mümkünse yargılandıkları yer olan Adana veya Mersin’e taşınmalı, böylece aileler maddi yükten kurtarılmalıdır.

- Tutukluların insani boyuttaki istekleri karşılanmalı ve eğitimlerine özen gösterilmelidir.

 

'430 kapasiteli cezaevinde 483 kişi kalıyor'

 

Cezaevi yönetiminin, CHP heyetine verdiği bilgiye göre,  İskenderun Cezaevi 1984-1988 yılları arasında 150 kapasiteli olarak inşa edildi. Daha sonra yapılan eklerle 2008 yılında kapasite 520'ye çıkarıldı.  Şu anda ise 430  kapasiteli olan  cezaevinde 483 kişi kalıyor.  Cezaevinde 304'ü tutuklu, 179'u hükümlü bulunuyor.  Siyasi nedenlerden 39 kişi tutuklu var.  Cezaevindekilerin tamamı erkek. 12 çocuk  var. Mesai saatleri içinde kurum doktorunun görev yaptığı cezaevinde ambulans yok.