Eskişehir'de Odunpazarı Kent Konseyi'nin düzenlediği söyleşiye konuşmacı olarak katılan CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, asgari ücrette ciddi bir artış yapılması gerektiğini belirterek, "Öyle üzerine bin lira koyarak, 700 lira koyarak, 800 lira koyarak değil. Ciddi bir artış sağlanmalı. Çünkü insanlar artık geçinemiyorlar" dedi.
Eskişehir Odunpazarı Kent Konseyi’nin düzenlediği söyleşiye konuşmacı olarak, CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, CHP Grup Başkanvekili ve Sakarya Milletvekili Engin Özkoç ile CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan katıldı.
Odunpazarı ilçesi Hasan Polatkan Kültür Merkezi’nde düzenlenen söyleşiye dinleyici olarak CHP Eskişehir Milletvekilleri Utku Çakırözer, Jale Nur Süllü, CHP’li Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ile çok sayıda partili ve vatandaş katıldı.
Söyleşinin moderatörlüğünü Odunpazarı Kent Konseyi Başkanı İsmail Kumru yaptı. Söyleşide konuşan CHP Grup Başkan Vekili Engin Özkoç, "Şekere yüzde 31 zam geldiği gün AKP milletvekili kürsüye çıktı ve şeker fiyatlarının ucuzlamakta olduğunu söyledi" ifadelerini kullandı.
AKP’li siyasetçilerin söylediği yalanlara yine kendilerinin inanır hale geldiklerini ifade eden Özkoç şöyle konuştu:
"Yatmadan önce balla, manda yoğurdu yiyerek yaşadıkları yaşam biçimini, halkın yaşam biçimi olarak görüyorlar"
"Türkiye’de ilk defa yalanlar bu kadar gerçekmiş gibi, iktidardaki siyasetçiler tarafından ifade edilir oldu. Ben geçen hafta nöbetçi grup başkan vekiliydim. Şekere yüzde 31 zam geldiği gün AKP milletvekili kürsüye çıktı ve şeker fiyatlarının ucuzlamakta olduğunu söyledi.
Maliye Bakanı, Orman Bakanı yani diğer bakanlıklar Türkiye’deki gerçekleri değil sarayın gerçek dışı beyanlarını, doğru olmayan beyanlarını sanki gerçekmiş gibi insanlarımıza anlatıyorlar.
Neden? Kendileri de inanır hale geldiler. Çünkü onlar sarayın etrafında dolaşıyorlar, biz milletin içindeyiz. Milletin içinde, milletle beraber ve görüyoruz ki vicdanımız çok rahatsız. Onlar milleti bu noktaya getirmesine rağmen biz bundan rahatsız oluyoruz. Bütün insanlar büyük bir sıkıntı içindeler. Türkiye’de 45 milyon insan yoksulluk sınırının altında. Bunları biz söylemiyoruz.
Bunları artık Türk-İş söyler noktasına geldi. Asgari ücret açlık sınırının altında kaldı. Bunlar kalkıyorlar, Maliye Bakanı filan diyorlar ki ‘Türkiye’de yoksulluk yoktur’ diyorlar. Kendi yaşam biçimlerini, yatmadan önce balla, manda yoğurdu yiyerek yaşadıkları yaşam biçimini, halkın yaşam biçimi olarak görüyorlar. İnşallah millet bunları ilk demokrasinin önlerine getirdiği sandıkta inşallah iktidardan alır, millet de bir rahat alır.”
"İnsanlar artık geçinemiyorlar"
Asgari ücretin daha başlangıçta yok olduğunu sadece adının olduğunu belirten Özkoç, “Asgari ücret artık asgari ücret olmaktan çıktı, açlık sınırının altında kaldı. Şu anda açlık sınırı 4 bin 550 lira. Asgari ücret ise 4 bin 250 lira civarında kaldı. Muhakkak katkı sağlanmalı asgari ücrete. Ama öyle üzerine bin lira koyarak 700 lira koyarak, 800 lira koyarak değil. Ciddi bir artış sağlanmalı. Çünkü insanlar artık geçinemiyorlar. Çünkü insanlar evlerinde artık ekmekle karınlarını doyurmak zorundadırlar. Eskidendi, Türkiye Kurtuluş Savaşı’ndayken o süreç içerisinde suyun içerisine şeker koyup ekmekle yenen zamanlar vardı. Aradan 100 yıl geçti, Türkiye’yi aynı noktaya getirdiler” dedi.
CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan da konuşmasında iktidarı eleştirerek, şunları söyledi;
"Bu iktidar çürüdü"
"Bir koku var Türkiye’nin üzerinde. Bir çürük kokusu. Çürüyen her şey düşer. Bu iktidar çürüdü, sokaklarımızdan o akan kokuyu biz temizleyeceğiz. Yerine Mustafa Kemal’in aydınlığı ile yeni bir Cumhuriyet, yeni bir demokrasi, yeni bir adalet inşa edeceğiz. Bizim için adalet herkesi kapsayan kocaman bir kucaktır.
Vatan, memleket bizim için ana ise Anadolu bir ana ise çocuklar arasında bir fark yoktur. Bütün çocuklarımız bizim için eşittir. Biz o çocuklar arasındaki düzeni adaletle sağlarız. Kimse bizim adaletimizden şüphe etmeyecek. Öyle bir adalet düzeni kuracağız ki, yanlışsa bizim yanlışımızı da tartacak ve o adalet terazisinde iyilikten, güzellikten ve doğrudan başka bir şey yer almayacak. Size söz veriyoruz.
Çocuklarımız bu ülkede mutlu, refah içinde ve adaletle yaşayacaklar. Bizim gibi düşünsün veya düşünmesin. Hiç önemi yok. Biz yeniden bu düzeni kuracağız. Bundan hiç kurtuluş yoktur. Görmek isteyenler için yeterince ışık, istemeyenler için yeteri kadar karanlık vardır. Işığı görmek istemeyenler son 25 yılda Türkiye’yi zifiri karanlığa gömmüşlerdir. Bugün o karanlıktan kurtulmanın, o karanlığı Mustafa Kemal’in aydınlığı ile yıkamanın günüdür."