CHP Grup Başkan Vekili Engin Özkoç, olağanüstü CHP Merkez Yönetim Kurulu toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, parti başkanlarına tek kelime ile bilgi verilirken AKP yöneticilerinin harekâtı koordine ettiğini söyledi. Hükûmetin Suriye politikasını da eleştiren Özkoç, Suriye ile en kısa zamanda diyalog kurulması gerektiğinin altını çizdi.
Özkoç konuşmasına 10 Ekim katliamında yaşamını yitirenleri anarak başladı. Özkoç, "10 Ekim 2015’te Ankara Gar Meydanı önünde barış isteyen insanların IŞİD tarafından katledilmesinin üzerinden 4 yıl geçti. Herbirini acıyla, rahmetle anıyoruz. Hâlâ IŞİD katliamına göz yuman, ön açanların hesap verdiklerini görmedik, bekliyoruz" dedi.
Barış Pınarı Harekâtı'na ilişkin değerlendirmelerde bulunan Özkoç, "Türk ordusu tarafından Suriye topraklarına bir harekât başlatılmıştır. Suriye ile ilişkilerimizde CHP olarak biz baştan beri ilişkilerimizin nasıl olması gerektiğini söyledik. Yanlış politikalar neticesinde gelinen nokta vahim bir durumdur. Biz Suriye devletini kim yönetiyorsa onunla görüşme yapılmasını ifade ettik. Biz, uluslararası alanda itibarımızı koruyarak Türkiye’nin ve Türkiye’nin çevresinde bulunan ülkelerin dostane yaşayabilmesi için önerilerde bulunduk" diye konuştu.
"TBMM neden bilgilendirmenin dışında tutuldu?"
Erdoğan'ın başbakanlığı ve cumhurbaşkanlığı döneminde CHP'nin önerilerine kulaklarını tıkadığını söyleyen Özkoç, "Gerçekleri gördü ama kendi bildiğini yaptı. Kendisinin fetih dediği bir harekâtı başlattıktan sonra genel başkanları aradı. Genel başkanlara ikişer dakika sadece ‘Giriyoruz’ diye bilgi verdi. Böyle şey olur mu? Türkiye Büyük Millet Meclisi neden harekâtın bilgilendirilmesinin dışında tutuldu? Önceden kapalı oturum yapılarak TBMM’ye bilgi verilebilirdi. Meclis’teki milletvekillerinin, genel başkanların fikirleri alınabilirdi. Tayyip Erdoğan’ın böyle bir şeye ihtiyacı yok. O aynı zamanda AKP’nin genel başkanı. Asıl önde tuttuğu şey de AKP’nin genel başkanlığıdır. Savaşla ilgili bilgiyi bugün AKP’li il başkanlarına veriyor. Konuşmasının sonunda ‘Millî Savunma Bakanı daha sonra size bilgi verecek’ dedi. Bu tam anlamıyla bu ülkenin hangi noktaya geldiğinin, bu ülkenin savrulduğunun ifade biçimidir. Böyle bir ciddiyetsizlik, böyle bir devlet anlayışı cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir şeydir" ifadesini kullandı.
Özkoç konuşmasını şöyle sürdürdü:
"O toplantıda, 'PKK’nın Irak ve Suriye’deki yapılanmasını besleyerek üzerimize saldılar' dedi. Kim saldı, kim besledi onları, ABD. Peki sen kimsin? Kendi ağzınla söylüyorum ABD bana bir görev verdi, ben Büyük Orta Doğu Projesi’nin eş başkanıyım’ diyen kişisin. Bunu yapan anlayışın ortağı sensin. Sen açıklıyorsun bunu.
Sonra, “İdlib’de yaşanan insan dramını durdurduk” diyorsun. İdlib normal nüfusu 1 milyon, senin Rusya’nın talebiyle El Nusra’dan çektiğin bütün terör örgütleri burada. İnsanlık dramından kurtardık dediğin açık açık terör örgütlerine orada ev sahipliği yaptık, gözetleme kuleleri kurduk, askerlerimizin de korumasını Rusya’ya verdik diyorsun. Böyle bir devlet başkanlığı olur mu?
"Avrupa'yı, kapılarını açtığın mazlum insanlarla tehdit ediyorsun?"
Türkiye’de 72 ilde örgütlü IŞİD’lileri ne yaptın? Onlarla ilgili bir bilgi veriyor musun Türkiye’ye, hayır. ‘Suriye’nin birliği ve beraberliği için attığımız adıma laf ediyorlar’ diyorsun. Biz laf etmiyoruz. Biz, Suriye’nin toprak bütünlüğü koru, orada bütün insanların huzurlu bir şekilde yaşaması için politik ve diplomatik mücadele ver diyoruz. Sen, ‘Fetih duygusu ile hareket ediyoruz, fethetmeye gittik’ diyorsun. Fetih, bir ülkeyi veya kenti savaş yoluyla işgal etmektir. Yani ‘Ben oraya işgal etmeye gittim, istediklerimi yerleştireceğim’ diyorsun, İdlib’deki dostlarını da oraya yerleştirecek misin, zaman içinde göreceğiz.
"Mısır'da demokrasi yok' diyorsun sanki senin ülkende var?"
Suriye'nin birliği, beraberliği için attığımız adıma laf ediyorlar' diyor. Biz Suriye'nin toprak bütünlüğü koru diyoruz. Sınırında askeri harekât yapılırken 'Fetih için gidiyorum' denilir mi? Avrupa'yı, kapılarını açtığın mazlum insanlarla tehdit ediyorsun. Senin oradaki var oluşunu meşru gören başka bir ülke var mı?
'Mısır’da demokrasi yok' diyorsun sanki kendi ülkende var. Harekât, AK Parti yöneticileri tarafından koordine ediliyor. Harekâta ilişkin AKP il başkanlarına bilgi verildi. Suriye’nin meşru devleti ile derhal iletişime geçin. Orta Doğu’nun sorunlarını onlarla çözün. Bir ABD tokatı bir Rusya tokatı yiyerek dış politikayı belirleyemezsiniz.
"Türk askerinin güvenliği için tezkereye 'evet' dedik"
PYD'yi terör örgütü ilan eden sadece sen ve Suriye. Ama sen PYD'yi ABD ile konuşuyorsun. Tezkere bize geldiğinde 'Evet' dedik. Gözlem noktalarında Türk askeri var. Türk askerinin siyasetle alakası yok. Diğer örgütler Mehmetçiğe saldırı halindeyken Meclis'e tezkereyi sunuyorsun. Bu tezkereyi Mehmetçiği korumak için 'evet' dediğimiz bir tezkeredir. Umut ediyorum ki Türkiye bu harekâtta, kahraman Mehmetçiğimizin burnu kanamadan, Türkiye'nin itibarına yakışır bir şekilde tamamlar.
Emperyal güçlerin yaptırımlarına karşı CHP ‘hayır’ diyor. CHP tarafından kabul edilebilir değildir. CHP komşusunun da toprak bütünlüğüne saygı duyan siyaset izlemesini devam etmektedir.
Cumhurbaşkanı'nın konuşmasını dinledim. Hangi birlik ve beraberliğinden bahsediyor? Türkiye Cumhuriyeti başka yerde harekâtta. Askerimiz orada canıyla, Tayyip Erdoğan iktidarı ile uğraşıyor. Bu hezeyan içinde olduğunun itirafıdır. Tayyip Erdoğan herkese rağmen kendisinin iktidarda kalması tek isteği"
Ne olmuştu?
Sınırın öte yanından gelen patlama görüntüleriyle ilk kez haberdar olunan Türkiye’nin Suriye’deki 3. kapsamlı askeri operasyonu olan ‘Barış Pınarı Harekâtı, dün (9 Ekim 2019) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye saati ile 16:10’da Twitter’dan yaptığı açıklamayla resmen başladı. Milli Savunma Bakanlığı ise sonradan yaptığı açıklamada, harekâtın başlama saatini 16:00 olarak kaydetti.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, havalimanında gazetecilere yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisini arayarak harekâtla ilgili bilgi verdiğini söylemiş, Türkiye'nin ‘süratle’ Suriye yönetimiyle iletişime geçmesi gerektiğini ifade etmişti. Kılıçdaroğlu, “İki ülke arasındaki ilişkinin düzelmesi, Suriye’nin terörden arındırılması açısından çok önemli” ifadelerini kullanmıştı.