T24- CHP, AK Parti'nin Anayasa paketine karşılık 6 maddelik alternatif paket hazırladı. ''Çağdaş Türkiye İçin Değişim" adlı paket, haftaya kamuoyuyla paylaşılacak.
CHP Anayasa değişikliği konusundaki önerilerini kitapçıkta topladı, basın toplantısıyla tanıttı.
AK Parti'ye sunulmayan teklifler, sivil toplum örgütlerine anlatılacak. Öneri paketinde, Anayasa'nın evrensel hukuk normlarında olacağı belirtiliyor.
Pakette yer alan düzenlemeler şöyle:
- Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) yeniden yapılandırılacak, Adalet Bakanı ve müsteşarı kuruldan çıkarılacak, kurul üyeleri yargı organları tarafından seçilecek.- Hakim ve Cumhuriyet savcıları hakkında soruşturma başlatma yetkisi Adalet Bakanlığından alınarak HSYK'ya verilecek. Hakim ve savcılarla ilgili alınacak tayin, terfi ve disiplin cezası ile meslekten çıkarma cezası aleyhine yargıya gitme yolu açılacak.
- Kurul, iki alt kuruldan oluşturulacak. Adli Yargı Kurulu Yargıtay tarafından kendi üyeleri arasından, İdari Yargı Kurulu da Danıştay tarafından kendi üyeleri arasından seçilecek. Kurul, kendi başkanını kendisi seçecek.- Adalet müfettişleri HSYK'ya bağlanacak. Hakim ve savcılar hakkında inceleme ve soruşturma izni verme yetkisi HSYK'da olacak.
- Toplumsal cinsiyet ayrımcılığına son vermek için Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi ile kadın hakları alanında Türkiye'nin taraf olduğu tüm uluslararası sözleşmelerin, toplumsal yaşama ve hukuk sistemine yansıtılmasını sağlayacak düzenlemeler yapılacak.- Sendikalar Yasası ile Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Yasası değiştirilecek, bu yasalardaki iş kolu sayısı azaltılacak. Noter zorunluluğu kaldırılacak. Örgütlenme ile ilgili yüzde 10 barajı düşürülecek.
- Grev uygulamaları üzerindeki yasaklar kaldırılarak, grevlerin etkinliğini sağlayıcı önlemler alınacak.- Kamu çalışanlarına grevli toplu iş sözleşmesi yapma hakkı verilecek.
- Siyasi Etik/Ahlak Yasası çıkartılarak, milletvekillerinin yapamayacakları işler yeniden belirlenecek. TBMM Etik Kurulu oluşturularak, milletvekillerinin kamu kesimi ile çıkar çatışmasına girmeleri önlenecek.- Milletvekili dokunulmazlığı sadece kürsü dokunulmazlığı ile sınırlandırılacak.
- Gençlerin ve kadınların siyasi partilerde ve siyasette aktif olarak yer almaları sağlanacak.
Şahin'e "iade et" çağrısı
Bu arada CHP, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'den, Meclis'e sunulması halinde anayasa değişiklik teklifini işleme koymayarak, iade etmesini istedi.
CHP Grup Başkanvekilleri Kemal Anadol, Hakkı Suha Okay ve Kemal Kılıçdaroğlu, konuya ilişkin basın toplantısı düzenledi.
Okay, "AKP mutfağında hazırlandığını" belirttiği anayasa değişiklik teklifin pazartesi ya da salı günü TBMM Başkanlığına sunulmasının söz konusu olduğunu belirtti. Okay, taslak metninde yer alan siyasi partilerin kapatılması, HSYK ve Anayasa Mahkemesinin yeniden yapılandırılmasına yönelik hükümlerin korunması durumunda, TBMM Başkanı Şahin'den teklifi iade etmesini istedi. Okay, "İade edin, işleme koymayın. TBMM'nin tarafsız olması gereken başkanının yapması gereken de budur" dedi.
Teklifin, anayasanın değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez maddeleri ile demokratik hukuk devleti ilkelerine aykırı olduğunu savunan Okay, kuvvetler ayrılığı, hukuk devleti, yargı bağımsızlığı yargıç teminatının ortadan kaldırıldığını ileri sürdü.
TBMM Başkanlarının "havale memuru, evrak memuru olmadığını" belirten Okay, başkanların anayasayı korumakla yükümlü olduğunu belirtti. Okay, "Böylesi bir tavır TBMM başkanının göstermesi gereken tavırdır" diye konuştu.
Okay, Eski TBMM Başkanlarından Hüsamettin Cindoruk'un benzer uygulama yaparak, anayasaya aykırı kanun tekliflerini iade ettiğini anımsattı. TBMM Başkanı Şahin'in bazı soru önergelerini İçtüzüğe aykırı olduğu görüşüyle işleme koymadan iade ettiğini anımsatan Okay, "Şimdi Meclis başkanının, bu taslak metin içeriğinde olduğu gibi, eğer anayasanın değiştirilemez maddelerine aykırı şekilde teklif gelecek olursa iade etmesini bekliyoruz. TBMM Başkanına yakışan tavır da bu olacaktır" diye konuştu.
Anadol: "Nalıncı keseri gibi..."CHP'li Kemal Anadol da, iktidarın, "nalıncı keseri gibi kendine yontacağı bir taslağa, partisinin itibar etmeyeceğini" ifade ederek, Anayasayı değiştirme konusunda, gelecek dönem parlamentosunun yetkili olduğunu savundu.
"CHP'nin demokratikleşme, Türkiye'yi çağdaş bir hukuk düzenine götürme konusunda, eline kimse su dökemez" diyen Anadol, "Tek parti diktatörlüğü kurmak için bir takım oyunlarla Anayasa maddeleri hazırlamak, adına demokratikleşme demek, asla inandırıcı değildir. Niye AKP ile masaya oturmadınız sorusunun cevabı açıktır: Anayasa Mahkemesi tarafından laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline gelmekten mahkum olmuş Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarının, kimseye sormadan, kapalı kapılar arkasında, nalıncı keseri gibi kendine yontacağı bir taslağa, CHP elbette itibar etmeyecektir. Anayasa Mahkemesi tarafından sabıkalı hale getirilmiş bir partinin, Anayasa değiştirmesine CHP razı olmayacaktır. Halkın deyimiyle, kediye ciğer emanet edilmez. 8 yıldır iktidardalar. Madem demokratikleşme diyor, neden 8 yıldır parlamentoda Anayasa değişikliğini gündeme getirip, ulusal mutabakat aramadı?" dedi.
Anadol, dokunulmazlıkların ve geçici 15. maddenin kaldırılmasını gündeme getirdiklerini anımsatarak, "Bu halk bizi karşılıksız çek imzalasın, hosteslere sarkıntılık yapsın, polislere tokat atsın, ihaleye fesat karıştırsın, görevi kötüye kullansın, rüşvet alsın diye mi seçti? Hangi çağdaş parlamentoda bu kadar dosya birikmiş?" diye sordu.
Milletvekili sayısından daha fazla dokunulmazlık dosyası bulunduğunu, bu ayıbın TBMM'nin saygınlığını ortadan kaldırdığını belirten Anadol, "Biz dokunulmazlık derken, başta Başbakan Erdoğan, pencereden dışarı bakmayı tercih ediyor" dedi.
Kılıçdaroğlu: Parti dokunulmazlığı getiriliyor
CHP Grup Başkanvekili Kılıçdaroğlu da, Türkiye'de siyasetin en ciddi handikaplarından birinin, milletvekili dokunulmazlığı olduğunu belirterek, dokunulmazlığın bu şekilde Anayasada yer almasının, siyasete güveni sarstığını söyledi. Kılıçdaroğlu, "Yapılacak değişiklikle, milletvekili dokunulmazlığı yetmezmiş gibi parti dokunulmazlığı getiriliyor. Çok vahim, siyasete olan güveni temelinden sarsan bir olay. Parti dokunulmazlığı olmaz. Yöneticiler istediklerini yapacak, siz partilere dokunmayacaksınız. Acaba ülkeyi kimler yönetecek" diye konuştu.